21 Oca 2023 21:53 Son Güncelleme: 21 Oca 2023 23:53

Meral Akşener, HDP'nin kalesi Diyarbakır'da böyle seslendi: "Buraya rızanızı almaya geldim"

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Diyarbakır 2. Olağan İl Kongresi'nde konuştu. Diyarbakırlılara seslenen Akşener, "Ben buraya çalmadan gireceğim kapım olduğunu bildim ve onun için geldim. Buraya rızanızı almaya geldim" dedi.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener Diyarbakır'da konuştu. Partisinin il kongresinde açıklamalar yapan Akşener, AK Parti'yi eleştirip Diyarbakırlılara çağrı yaptı.

"YENİ BİR ŞEYLER SÖYLEMEK İÇİN YOLA ÇIKTIK"

Akşener, "Tarihimizin, kültürümüzün, medeniyetimizin şehri, Diyarbakır'ımızın iyi ve cesur evlatları, kadınlarımız ve gençlerimiz…Türkiye'nin bu döneminde en büyük acıyı, zorluğu çeken kadınlar sizleri selamlıyorum" dedi. Akşener, Diyarbakır'ın ilçelerini teker teker sayarak selam yolladı, "Bundan 5 yıl önce güçlü ve zengin Türkiye hayalime ortak olan kardeşlerime selam olsun. Önümüzde bir çöl var, aşmalıyız' diyen, 'Kardeşliğimize karşı bir tuzak var bozmalıyız' diyen dava arkadaşlarıma selam olsun. Ülkemizin yorgun düştüğü, devletimizin yıprandığı son yıllarda Türkiye için yeni bir şeyler söylemek için yola çıktık" diye konuştu.

"İYİ PARTİ'Yİ BU VATANIN HAS EVLATLARI KURDU"

Konuşması sırasında sık sık sloganlar ve alkışlar alan Akşener, "İYİ Parti'yi bu vatanın has evlatları Kürtler kurdu, Türkler kurdu, Zazalar kurdu. Eşitliğe, güvenliğe ulaşma idealiyle milletimizin her renginden cesur insanlarımız kurdu. Salonlara sığmadık meydanlara aktık, meydanlara sığmadık memleketimize aktık. İYİ Parti'nin bu destansı hikayesinde Diyarbakırlı kardeşlerimin de büyük katkısı var." dedi.

"BURAYA KUCAKLAŞMAYA GELDİM"

"Her türlü iftiraya inat Diyarbakır'ın partisine kalbini açtığını" söyleyen Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İlk günden beri uçurumun kenarındaki ülkemizi kurtarmak için yanımdasınız. Adalet, huzur, mutluluk için yanımdasınız. Zulme rağmen, baskılara rağmen aslanlar gibi yanımdasınız. Bu topraklar misafirperverliğin topraklarıdır, mertliğin topraklarıdır. Buraya boş sözler hamasi nutuklar için gelmedim ben buraya bu topraklar kurumasın diye Dicle'de bir damla su olmaya geldim. Hevsel'in çiçekleri solmasın diye bir avuç güneş olmaya, bu tepelerde maral olmaya marazları kovmaya geldim. Ben buraya çalmadan gireceğim kapım olduğunu bildim ve onun için geldim. Buraya rızanızı almaya geldim. Karanlık gölgeleri yırtmaya geldim. Ben buraya kucaklaşmaya geldim çünkü düşmanlar barışır ama kan kardeşler kucaklaşır. Bugün gök mavi, dağ yeşil, tarla sınır olan memleketimizde gök gri, dağ delik deşik tarla ise boş duruyor.

"ARTIK TÜRKİYE'DE AK PARTİLİLER VE DİĞERLERİ VAR"

Devletimizin başında ne yazık ki milletimizin dertlerini görmezden gelen, sesini duymayan vicdansız bir iktidar var. Kendini ağa, milletimizi de maraba gören çirkin bir anlayış var. Milletin iradesini tek bir kişinin dudağı arasına sıkıştıran ucube bir sistem var. Bugün devlet zorbaların eline kalmıştır, bugün bayrak şuursuzların eline kalmıştır. Bugün artık ülkemizde Türk Kürt yok, Sünni Alevi yok, sağcı solcu yok. Bugün artık Türkiye'de AK Partililer ve diğerleri var. Bir yanda suç işleme özgürlüğü olanlar var bir yanda nefes alması suç olanlar var.

"MİLLETİMİZİ AÇLIKTA, MUTSUZLUKTA EŞİTLEDİLER"

Kasaptan üç parça pirzolayı hediye olarak alan anneler var çocuğuna hediye alan. Ama tuhaf pantolonlu, bin dolarlık ayakkabı giyen, 5 bin dolarlık kıyafet giyen pudracılar var. Görgüsüz arabasıyla, teknesiyle fotoğraf çektirip gencecik umutsuz çocuklarımızın gözüne sokan saygısız yetiştirilmiş nesiller var. Biz bu çileyi bitirmeye geldik. Cumhuriyetimizin eşitleyen değerleriyle geldik. Sayın Erdoğan ve arkadaşları yolsuzluğu, yasakları, yoksulluğu kaldırmak için demokrasi trenine binmişlerdi ama sonra ne oldu ilk durakta o trenden indiler. Milletimizi açlıkta, mutsuzlukta eşitlediler. Kanayan yaralarımızı bıçakla deştiler, yeni yaralar açtılar. Buradaki kadınların günlük hayatta çektiği pek çok acıyı, öfkeyi inanın Türkiye'nin her yerindeki kadınlar, şu anda size hitap eden kadın da yaşadı, yaşamaya devam ediyor.

"BU UCUBE SİSTEMİ DEĞİŞTİRECEĞİZ"

İslam'da iftira yoktur. Karşınızda duran bu kişiye ateistten tutun kafire kadar her şey dendi. Acıda, zulümde, yoklukta, eziyette eşitlendik ama her şeye rağmen yaralarımızın bir merhemi var, o merhem bizdedir. 1915'te Çanakkale'de omuz omuza şehit olurken o merhemi bulduk. 1922'de Sakarya'da namahremin bileğini bükerken o merhemi bulduk. 1923'te Ankara'da ışıl ışıl bir hayali birlikte kurarken o merhemi bulduk. Biz o yaraları 2023'te de aynı mübarek merhemle İstanbul'da, İzmir'de, Adana'da, Trabzon'da, Erzurum'da, Diyarbakır'da, Bitlis'te, Siirt'te, Mardin'de tıpkı bundan 100 yıl önce olduğu gibi bugün de bayrağımızın altında yaşamaktan gurur duyan herkesle, vatanımızın toprağında alın teri olan, Cumhuriyetimizin bekçisi olan herkesle Kürt'üyle, Türk'üyle herkesle devletimizi vasatlığa mahkum eden bu ucube sistemi değiştireceğiz.

"DEVLET VATANDAŞINI KORKUTMAK İÇİN DEĞİL ONA GÜVEN VERMEK İÇİN VARDIR"

Hiçbir devlet yoktur ki vatandaşına korku saçarak yükselsin. Çünkü devlet vatandaşını korkutmak için değil ona güven vermek için vardır. Aranızda daha mutluyum, daha huzurluyum, daha zenginim diyebileniniz var mı? Kurumlarımızın, paramızın, vatandaşlığımızın bile değer kaybettiği bugünlerde her yeni güne bir krizle uyanan Türkiye'nin nereye gittiğini görebileniniz var mı? Yok. Türkiye zengin bir ülkedir, bizim isyanımız bu iş bilmezliğidir. Bizim isyanımız bu memleketi zulümle yönetenlerdir.

"SESİ ÇIKMAYANLARI SESİ OLACAĞIZ"

Bugün geldiğimiz noktalarla keşkelerle bir yere varamayız. Gün el ele güneşin doğduğu yere bakma günüdür. Omuz omuza verip burçların üzerinden Hevsel'in üzerinde güneşi izleme günüdür. Soframızdan, hakkımızda, vatandaşlığımızdan, insanlıktan çaldılar. Gün hırsızlardan hesap sorma günüdür. Sesi çıkmayanların sesi olacağız. Fakirin, fukaranın ezilmesini engelleyeceğimize söz verdik. Milletimizin hakkını rant peşinde koşan yandaşlara yedirmeyeceğimizi söz verdik. İnsanımızı esir almaya çalışan tüm tahakkümleri yıkacağımıza 'yeter söz milletindir' diyerek toplumumuzu hürriyete kavuşturacağımıza söz verdik. Sözümü söz, dün olduğu gibi bugün de arkasındayız.

"ARAMIZA GİREBİLECEKLERİNİ ZANNETTİLER, ÇOK YANILDILAR"

Tehditle, korkuyla aramıza girebileceklerini zannettiler, yalandan bir tarih yazarak aramıza girebileceklerini zannettiler, çok yanıldılar. İYİ Parti yolsuzluğa, yoksulluğa, yalanlara karşı mücadeledir. Kimse merak etmesin biz bu çarpık düzeni değiştirecek vizyona sahibiz. Bugüne kadar karşılaştığımız zorlukları devlet millet el ele verip çözdük. İftiraları, yalanları boşa çıkarttık. Bizim tek kriterimiz milletin oyunu milleti temsil etmek için kullanan sahici siyasetçilerle muhatap olmaktır. Halka rağmen değil, halka doğru, halk için hareket eden siyasetçilerle rekabet etmektir. Mesele cumhuriyeti sözde özde sahiplenmekse, mesele silahlara veda kan dökmeye de tövbe etmekse, mesele her türlü musibetin karşısında çelikten sarsılmaz bir biz olmaksa, biz varız. Biz konuşan Türkiye'den yanayız.

"1923'ÜN KIYMETİNİ BİLEMEZSEK 2023'Ü KAYBEDERİZ"

Bugün çocuklarımız aç, gençlerimiz umutsuz, haneler bereketsiz, memleket bayram sofrasını unutmuş. O bayram sofrasını birlikte kuracağız. Bu ülke nevruzundan, baharından kopartılmış. 1920'nin kıymetini bilemedik 2020'yi kaybettik, 1923'ün kıymetini bilemezsek 2023'ü kaybederiz. Bu cendereden çıkışımızın tek yolu konuşan bir Türkiye, konuşan bir millettir. Kardeşlikte buluşmuş, meşverette birleşmiş bir millet. Aynı ateşin üzerinden birlikte atlayabilen bir millet.

"GELİN BU DEMİRİ BERABER DÖVELİM"

Ben bugüne kadar ne elin sıtmasını kabul ettim ne de ötekinin öldürmesine razı geldim. Ne kimsenin örsü oldum ne de başkasının çekici olmaya razı geldim. O halde diyorum ki; gelin bu demiri beraber dövelim, zulmün çekicini zalimin elinden alalım. O çekiçle istibdadın zincirlerini kırıp, o kırık zincirden kardeşliğin demirini birlikte dövelim. İyilik memleketin her yerine ulaşacak. 14 Mayıs işte bunun miladı olacak. Kurtla öldüren, çobanla yiyen, sahibiyle ağlayanlara hep birlikte hep bir ağızdan 'Yeter söz milletindir' diyeceğimiz mukaddes bir milat olacak. Çünkü istibdat onlarınsa hürriyet bizimdir, saray onlarınsa sandık bizimdir, zulüm onlarınsa mayıslar bizimdir."