MEHMET BARLAS, "KODU MU OTURTAN" GENERALLERİN SERÜVENLERİNİ YAZDI
Futbol yorumcusu Erman Toroğlu´nun,Orgeneral Hilmi Özkök´ün "demokratlığını" eleştirerek "Benim askerim kodu mu oturtacak" sözüyle başlayan tartışma sürüyor.Sabah başyazarı Mehmet Barlas,tarihte kodu mu oturtan generallerin başlarına gelenleri yazdı.
Kodu mu oturtan generallerin serüvenleri
Dünyanın her ülkesinde ve tarihin her döneminde toplumların bazı kesimleri "Kodu mu oturtan" generallere özlem duymuşlardır. Bunu yaşadığımız dönemde Türkiye'de seslendirenlere öfkelenmek yerine, benzer özlemlerin konu mankeni olan isimleri hatırlamak daha aydınlatıcı olur.
Demokrasinin ve sivilliğin simgesi olan İngiltere'de bile, Harold Wilson liderliğindeki İşçi Partisi'nin 1960'larda iktidar olması üzerine, aralarında medya patronlarının da bulunduğu bir grup İngiliz sermaye sahibinin, Mareşal Montgomery'yi başbakan yapacak bir askeri darbe için hazırlık yaptıklarını, o dönemin İçişleri Bakanı James Callaghan yıllar sonra açıklamadı mı?
Ancak Wilson Hükümeti bu darbe girişimini ciddiye almadığı için, darbe heveslilerini sadece izlemek ve dinlemekle yetinmiş. O girişimdeki medya patronu Lord Thomson'un da sonunda gazetelerini Murdoch'a satarak, basından çıktığını biliyoruz.
Fransa'da kodu mu oturtan general modeline yakın tarihteki en iyi örnek General Ernest Boulanger (1837-99) değil midir? Çeşitli cephelerde ve Fransız kolonilerinde görev yapan Boulanger, 1871'deki Alman (Veya Prusya) yenilgisi ertesinde Clemenceau tarafından desteklenerek Savaş Bakanı olarak atanır. Ancak aşırı milliyetçi eğilimlileri peşine takarak yenilginin rövanşını almak istemesi ve Fransa'nın diktatörü olmaya dönük hevesleri yüzünden önce bakanlıktan, sonra da komutanlıktan azledilir. 1899'da katıldığı seçimde Paris'ten milletvekili seçilince, at sırtında bir darbe girişimini başlatır. Başarısız olunca tutuklanmamak için Belçika'ya kaçar ve orada intihar eder.
MC ARTHUR
Fransa'da 1958'de Cezayir'in bağımsızlığına karşı De Gaulle'e karşı çıkan, kodu mu oturtan iki generalin (General Salan ve General Massu), darbe yapıp Cezayir'de yönetime el koymaları da, yakın tarihten bir başka örnektir.
Amerikan yakın tarihinin kodu mu oturtan en önemli generali, Douglas MacArthur'dur (1880-1964).
General MacArthur Japonların işgali ile terk etmek zorunda kaldığı Filipinler'e, ABD Pasifik Komutanı olarak zaferle geri dönmüş, sonra Japonya'ya askeri genel vali olmuştur. Japon ırkını bir daha askeri güç sahibi ve sanayi toplumu olmaktan uzak tutmak üzere şartlanan MacArthur'a rağmen, Japonlar hem imparatorlarını korumuş, hem "Zaibatsu" denilen kartellerini canlandırmış, hem de kalkınmalarını tamamlamışlardır.
Kore Savaşı çıkınca MacArthur, BM Gücü'nün komutanlığına atanmış ve bu sırada Kuzey Kore'ye destek veren Çin'e atom bombası atmak içerikli projesi yüzünden, Başkan Truman tarafından görevinden azledilmiş, emekliye sevk edilmiştir.
Amerika'ya dönüşünde bir kahraman olarak karşılanmış, Başkan adaylığı gündeme gelmiştir. Ama toplum global gerçeklerle karşı karşıya kalınca MacArthur'un da yıldızı sönmüş, Truman'dan sonra Başkan seçilen Eisenhower ona görev vermemiş ve bir özel şirketin yönetim kurulu üyesi olarak hayata veda etmiştir.
ENVER PAŞA
Bizim yakın tarihimizde kodu mu oturtan generallere en iyi örnek, herhalde Enver Paşa'dır. Enver Paşa, Balkan Savaşı yenilgisi üzerine kurulan yeni hükümeti devirmek için 23 Ocak 1913 günü, beyaz bir atın sırtında ve peşindeki silahşorları ile Bab-ı Ali'yi basmıştır. O silahşorlardan biri (Yakup Cemil) baskında Harbiye Nazırı Nazım Paşa'yı vurmuş, yönetimi eline geçiren İttihat ve Terakki, sonunda Osmanlı İmparatorluğu'nu 1'inci Dünya Savaşı'na sokmuştur.
Enver Paşa'nı