18 Mar 2011 14:39 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 12:08

MEHMET BARANSU'DAN ÇETİN DOĞAN'IN EŞİNE DAVA!

Taraf Gazetesi muhabiri Mehmet Baransu, canlı yayındaki sözleri mahkemeye taşıdı...

Taraf muhabiri Mehmet Baransu, emekli. Org. Çetin Doğan'ın eşi Nilgün Doğan'a tazminat davası açtı.

Baransu dava dayanak olarak da CNN Türk ekranındaki 5N1K programına konuk olan Nilgün Doğan'ın kişilik haklarına saldırmasını gösterdi. Doğan’ın eşi programda Baransu için “O küçücük beyniyle böyle mi düşünüyor” gibi hakaretlerde bulunmuştu.

İşte dava dilekçesi:

(...)

1. Taraf Gazetesi’nde muhabir olarak çalışmakta olan müvekkilim, bugüne kadar toplumu yakından ilgilendiren birçok önemli habere imza atmıştır. Haberlerinin içeriğinde yer alan belgeler ve iddialardan dolayı Türkiye’nin en çok tanınan gazetecileri arasında yer almıştır. Bu yüzden ismi kamuoyuna mâl olmuş, görsel ve yazılı medyanın yanı sıra birçok tartışma ve tez oluşturulma konusunda üzerinde fikir yürütülen şahıs haline gelmiştir. Özellikle “Balyoz Darbe Planı” ile ilgili olarak savcılık makamına bir bavul içerisinde haberlerine konu olan belgeleri teslim etmesiyle de dikkatleri üzerine çekmiştir. Bununla birlikte Sedat Simavi Gazetecilik Ödülü sahibi de olan müvekkilimin, “Karargah” ve “Mösyö Hanefi Avcı’nın Yazamadıkları” isimli kitapları da onlarca baskı yaparak okur tarafından kabul görmüştür.

2. Davaya dayanak oluşturan 17.02.2011 tarihli olayda CNN Türk adlı özel bir televizyon kanalına 5N1K programında konuk olan Org. Çetin Doğan’ın eşi Nilgül Doğan müvekkilimin kişilik haklarına saldırmış ve ağır hakaretlerde bulunmuştur. Söz konusu televizyon programına konuk olan Nilgül Doğan müvekkilime ifadesinde bulunmuş aynı zamanda el kol hareketleri ile alaycı bir tavır takınmıştır. Nilgül Doğan bu kelimeyi kullanarak KASITLI VE ALENEN kamuoyunun saygınlığını kazanmış müvekkilime medyayı araç olarak kullanarak toplum içinde rencide etmek maksadıyla hareket etmiştir.

3. Yargıtay yerleşik içtihatlarında da görüldüğü üzere kullanılan kelime müvekkilimi kamuoyu nezdinde küçük düşürerek rencide etmek amacıyla sarf edilmiş, ciddi bir hakaret boyutuna ulaşmıştır.

4. Yapılan hakaret, yazılı ve görsel basında yankı uyandırmış, uzun zaman kamuoyu gündeminde kalmış, müvekkilim sürekli olarak bu aşağılayıcı tavrın olumsuzluklarına maruz kalmış, son derece rahatsız olmuştur.

Hakaretamiz sözlerle basın yoluyla saldırıya uğrayan müvekkilim bulunduğu konum ve mesleği itibariyle tanınmış bir kişi olduğundan son derece mağdur bir duruma düşmüştür. Davalının bir televizyon programında sarf etmiş olduğu sözler nedeniyle müvekkilimin kişilik haklarına saldırılmış, manevi yönden büyük zarara uğramış, işbu nedenle manevi tazminat davası açmak zorunluluk haline gelmiştir.

5. Davalının sarf etmiş olduğu söz ve takınmış olduğu hakaretamiz tavrın içeriğini oluşturacak müvekkilime ait hiçbir kusur yoktur. Kendisini hedef alan söz davalı tarafın tamamen kötü niyetinden kaynaklanmaktadır.

YASAL MEVZUAT : Suça konu fiilin işlendiği televizyon programı kayıtları, Gazete ve televizyon haberleri, tanık, bilirkişi ve sair deliller.

SÜBUT DELİLLER : Borçlar Kanunu, Basın Kanunu, HUMK ve ilgili mevzuat.

SONUÇ : Yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle, Davamızın kabulü ile müvekkilimin uğradığı zararı karşılayamayacak olsa da cüzi bir miktar olan 10.000 TL’ nin haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka faizi ile birlikte davalıdan alınarak tarafımıza verilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı uhdesinde bırakılmasına karar verilmesini saygıyla talep ederiz.