27 Mar 2012 08:58
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 13:28
'MEDYAYA AYAR VERME SIRASI ARINÇ'A GELMİŞ'
"Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da medyaya hiza vermeye kalkanlar arasına girmiş bulunuyor!"
Ayar verme sırası Arınç’a gelmiş
BAŞBAKAN Yardımcısı Bülent Arınç da medyaya hiza vermeye kalkanlar kervanında yerini sağlamlaştırma yolunda ilerliyor.
Arınç bu kez Bursa’da yayımlanan bir yerel gazetenin manşetine kızmış: “Bursa’mızda münteşir bir gazete kocaman böyle patlak gibi gözlerle başlık atmış bugün. İçinden geleni yazmış, ‘Başbakan kongreye gelmiyor’ demiş! Ayıp denen bir şey var arkadaşlar” diyor.
Niye bu kadar kızmış, anlayabilmek zor.
Başbakan’ın yoğun programı arasında Bursa kongresine zaman ayıramaması mümkün! Elbette bir zaman bulup kongreye katılabilir de, bu kadar sinirlenecek ne var?
Arınç şöyle devam ediyor:
“Başbakan Allah izin verirse kongreye gelir. Diyelim ki gelmedi, ben gelirim. Diyelim ki ben gelmedim, bu kongre yine yapılır. Sen ne demek istiyorsun arkadaş. Senin içinden geçeni ben biliyorum. Çünkü sen eski günlerin özlemi içindesin. Ayağını denk al. 22 Nisan’dan sonra seninle daha rahat konuşuruz.”
Bir yandan “niyet okuma” öte yandan “Ayağını denk al, sonra görüşürüz” gibi açık bir tehdit.
Bir gazeteci bir haber almış, onu yazıyor. Yanlış bir istihbarat almış olabilir, kaynakları tarafından yanlış yönlendirilmiş olabilir.
Böyle bir durumda Başbakan Yardımcısı makamında bulunan tecrübeli bir siyasetçinin yapacağı şey bellidir: Haber doğru değilse “Doğru değil” der, doğrusu neyse onu söyler.
“Ayağını denk al, sonra görüşürüz” türü yaklaşım en azından bu düzeydeki bir siyasetçiye yakışmayan bir durumdur.
Başbakan’ın köşe yazarları ile TBMM kürsülerinden polemiğe girişmesine alışmıştık, demek ki şimdi de öteki AKP ileri gelenlerinin medyaya ayar verme huylarına alışmamız gerekecek.
Mehmet Y . Yılmaz / HÜRRİYET
BAŞBAKAN Yardımcısı Bülent Arınç da medyaya hiza vermeye kalkanlar kervanında yerini sağlamlaştırma yolunda ilerliyor.
Arınç bu kez Bursa’da yayımlanan bir yerel gazetenin manşetine kızmış: “Bursa’mızda münteşir bir gazete kocaman böyle patlak gibi gözlerle başlık atmış bugün. İçinden geleni yazmış, ‘Başbakan kongreye gelmiyor’ demiş! Ayıp denen bir şey var arkadaşlar” diyor.
Niye bu kadar kızmış, anlayabilmek zor.
Başbakan’ın yoğun programı arasında Bursa kongresine zaman ayıramaması mümkün! Elbette bir zaman bulup kongreye katılabilir de, bu kadar sinirlenecek ne var?
Arınç şöyle devam ediyor:
“Başbakan Allah izin verirse kongreye gelir. Diyelim ki gelmedi, ben gelirim. Diyelim ki ben gelmedim, bu kongre yine yapılır. Sen ne demek istiyorsun arkadaş. Senin içinden geçeni ben biliyorum. Çünkü sen eski günlerin özlemi içindesin. Ayağını denk al. 22 Nisan’dan sonra seninle daha rahat konuşuruz.”
Bir yandan “niyet okuma” öte yandan “Ayağını denk al, sonra görüşürüz” gibi açık bir tehdit.
Bir gazeteci bir haber almış, onu yazıyor. Yanlış bir istihbarat almış olabilir, kaynakları tarafından yanlış yönlendirilmiş olabilir.
Böyle bir durumda Başbakan Yardımcısı makamında bulunan tecrübeli bir siyasetçinin yapacağı şey bellidir: Haber doğru değilse “Doğru değil” der, doğrusu neyse onu söyler.
“Ayağını denk al, sonra görüşürüz” türü yaklaşım en azından bu düzeydeki bir siyasetçiye yakışmayan bir durumdur.
Başbakan’ın köşe yazarları ile TBMM kürsülerinden polemiğe girişmesine alışmıştık, demek ki şimdi de öteki AKP ileri gelenlerinin medyaya ayar verme huylarına alışmamız gerekecek.
Mehmet Y . Yılmaz / HÜRRİYET