"MEDYADA EGEMEN ANLAYIŞ 'KADINSAN HAREMİME GİRECEKSİN,ERKEKSEN KAPIMDA KÖLE OLACAKSIN' ANLAYIŞIDIR"!..UZMAN MUHABİRDEN ŞOK AÇIKLAMALAR!..
Haber kanalı 24'te uzman muhabir olarak anchormanlik yapan Fuat Kozluklu,"Meslektaşını andıçlamış, yıllarca işsiz bırakmış olanlar ölünce timsahın gözyaşları misali ikiyüzlü söylemler dile getiriyorlar" dedi.
Fuat Kozluklu, 24'te uzman muhabir olarak anchormanlik yapıyor. Yıllardır Türk medyasında bazı güç odakları tarafından, birçok gazetecinin andıçlandığını ileri sürerek, gazetecilerin de kendi aralarında birbirini andıçlayacak kadar garip bir hale geldiğini eddia etti. Türkiye'de yalan haber yazan ve yalan köşe yazısı yazan insanlarla çalıştığını anlatan Kozluklu, Cihan Haber Dergisi'ne çok tartışılacak açıklamalar yaptı.
Türk medyasına nasıl bakıyorsunuz?
Açık açık söylüyorum zaten her yerde, burada da vurgulamalıyım ki; evrensel basın etiğinden hayli uzak bir medyamız var. Günümüz medya çalışanlarının büyük çoğunluğu mutsuz zaten. Hak-hukuk kaygısı gözeten birkaç gazete ve televizyon var maalesef. Bugünkü Türk medyasında yönetici koltuğunda oturanlar daha çok benden uzak dururlar ve beni sevmezler. Ve ben de bugün birçok meslektaşımı sevmiyorum. Mecbur da değilim. Benim kuşağımdan olanlar mesleki çekememezlikten ve de kendilerini pek de geliştiremediklerinden garip ve gülünç bir duruma düşüyor, koltuklarından kaygı duyuyorlar. Oysa benim koltuklarla işim olsaydı kurallarını az çok biliyordum, ona göre oynardım. 25 yıl önce neysem bugün de kişilik olarak aynıyım. Tek cümleyle özetlersek, bugünün medyası beni sevmiyor, anarşist buluyor. Selam vermediklerim sevmediğim kişilerdir. Genel olarak Türk medyasının mantığını saygın da bulmuyorum; gerçekten içler acısı halde. Yurt dışında da güvenilir bulunan ya bir ya da iki yayın organımız var. Gerisi hikâye.
Niye geri döndünüz o zaman böyle bir Türk medyasına?
Ben habere hastayım, tarihe tanıklığa tutkunum. En son yaptığım iş Hollanda'da pizza ve hamburger satmaktı. Orada eski bir gazeteci arkadaşımla beraber bir pizzacı dükkânı satın aldık. Ve meslekteki 24'ncü yılımda pizza yapmaya başladım. Müşterileri karşılıyor, masaları siliyordum. Şimdi ise sunuculuk yapıyorum. Hem de haberi bilen, birçok ülkede tarihi tanıklıkları olan, uluslararası deneyimlere sahip bir sunucuyum.
Bu işleri gazetecilikten bıktığınız için mi yoksa ekstradan mı yapıyordunuz?
Gazetecilikten bıkılmaz. Türk medyasında iş bulamadığım için bu işleri yaptım. Ben uluslararası medya kuruluşlarında iş buldum. Ama Türk medyasında bana iş vermiyorlardı. Şayet Mustafa Hoş ve Cengiz Er gibi bu mesleğin özel ve de birikim sahibi iki ismi olmasaydı Türk medyasına bir daha sokulmayacak sözde geçimsiz adamdım. Onlara teşekkür etmek yetersiz kalıyor benim için.
Neden iş vermiyorlar size?
"Çok konuşuyorsun ve çok eleştiriyorsun" diyorlar. Ben de diyorum ki "bildiğini söylemeyen dilsiz şeytandır." Gazeteci elbette konuşacak ve eleştirecek. Kimilerine göre dilimin kemiği yok, dilimde kemik olmasın. Ama dilimde saygı olsun, uygarlık olsun, dilimde bir birikimin yansıması olsun, dilimde gerçek olsun... Ben onu satmaya çalışıyorum, sattığım tek şey de bu. Gazetecinin görevi, birilerinin tetikçiliğini yapmak, yöneticilerin askeri olmak, apoletle dolaşmak değildir.
Birbiriyle rekabet içinde olan bunca yayın grubunun belirli kişileri çalıştırmamak konusunda ortak davranması habercilik mi?
Medyanın kendi içerisinde andıç listesi var. Ancak Genelkurmay'ın hazırladığı andıçları eleştirenler, medya baronlarının hazırladığı andıçları nedense görmezden geliyorlar. Çünkü medyada maalesef egemen olan anlayış "kadınsan haremime gireceksin, erkeksen kapımda köle olacaksın" diye özetleyebile