11 Haz 2012 12:47 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 13:46

MEDYA MAHALLESİ PROGRAMINA NEDEN HİÇ DAVET EDİL-E-MEDİM?

Medya Mahallesi programının "zorunlu tatilini" yazan Umur Talu, CNNTÜRK'te kendisine uygulanan "sansür"e değindi.

Mahalle aynı mahalde, aynı halde!

Ayşenur Arslan’ın “Medya Mahallesi” de”mahalle press’i”ne uğramış.
Farklı seslere açıla bir program, adı “uluslararası” ama soyadı “yerli” olan CNNTürk’te kesilmiş.
Kimi “muhalif kişiler yüzünden” diyor, kimi “Kürt meselesi üstüne konuşan yüzünden.”
Ne fark eder. Sansür sansürdür, yüzsüzlük yüzsüzlük!
11 yıl önce, 2001 krizinin patladığı günün gecesi, esasen kimse beni çıkarmazdı ama, Yavuz Baydar bir oldu bittiyle akşam CNN’de canlı yayına çıkardı.
Büyük medyadaki talimat şuydu: Kitapçık atan Sezer yerilecek, yerin dibine batırılacak; Ecevit hükümeti kollanacak, kolanacak!
Kanal yönetimi de bu orkestrasyon ve senkronizasyon için geç saatte nöbetteydi ama; benim gibi bir deliye bir şey diyemediler, demeye sanırım utandılar.
Herkesle böyle bir saygı sevgi vardı aramda zaten!
O grupta çalıştığım halde, canlı canlı, o partisyonun tam tersini, tam doğrusunu konuştum; yalancı, sansürcü, manipülayoncu yandaş medyaya veryansın ettim.
İki gün sonra kovuldum zaten.
O günün kimi sansürcüsü yine işbaşında. O gün iktidar ulağı olan kimi bugün muhalif ve tam tersi.
Ama olay değişmiyor!

***

Bu mahallede aldığım medya derslerinden biri şudur:
Sansür seni de vurur, onu da vurur…
Ama en kötüsü…
Sansürü kabullenmek, sansürü bizatihi vurmaktır!
Çorap sökülünce, gerisi gelir.
Bir bakmışsın, herkes yalınayak.

***

Gizli bir merakım da şöyle havada baki kaldı:
Yıllardır medya üstüne bu kadar yazan, konuşan, eh epeyce de olduğu, gördüğü, bildiği gibi konuşabilen biri olduğum halde…
Medya Mahallesi programına neden hiç davet edil-e-medim!