Yalçınkaya sevmediği karides işini "En sevmediğim iş karides temizlemekti! ‘Çimçim karides’ dediğimiz küçük karideslerden 6-7 kasa temizlerdik. Çok zor bir işti. Küçük olduklarından ayıklamak bir Çin işkencesiydi! Bu mesleğin bir sabır işi olduğunu orada anladım" sözleriyle anlattı.
Süreyya tecrübesinden sonra Yalçınkaya’nın rotası Katar oldu. Türkiye’de ilk olarak minimalist ve butik bir çalışma olan kişiye özel servis konseptini geliştiren Yalçınkaya, 2009’da özel bir davetle Katar Başbakanlığı Konutları’nda çalıştı ve kraliyet ailesinin ‘Al Mırgab’ isimli özel yatında misafirlere hizmet verdi.
Berlin Film Festivali, Grune Woche I.T.B Turizm Fuarı gibi pek çok uluslararası organizasyonda yer aldı. Kariyeri boyunca ulusal ve uluslararası alanlarda birçok ödüle layık görüldü.
Kısa zamandaki uzun kariyerinde kendisi için dönüm noktası olan bir başka Yalçınkaya “Katar Kraliyet Ailesi’ne çalışırken Fransız şef Marcel Carlos ile tanıştım. Bana Anadolu’nun yerel ürünlerini araştırarak farklı aroma ve tatları bir araya getirmemi önerdi. Klasikleşmiş yemeklere yeni yorumlar katmayı ondan öğrendim." sözleriyle anlattı.