16 Ağu 2010 08:56 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 11:33

MARKUS MERK ERMAN TOROĞLU'NA KARŞI!

‘Erman hoca ile Markus Merk ters düşüyorlar' gibilerinden haberler çıkarsa hiç şaşmamak lazım!

Neden böyle bir başlık attım? Öyle hissettim. Bir şekilde bu yıl hatta, buna Ahmet Çakar da dahil olur bu üçlü, basında yer alacak. ‘Maraton’da Erman hocanın yerinde Markus abi var. Eee, Erman hoca da programa başladı. Mesela ilk benden gelsin. Markus Merk, Bucaspor - Beşiktaş maçının hakemini, özellikle Bucasporlu Ediz’e gösterdiği kırmızı kartla başarısını taçlandırdığını söyledi. Erman hoca İzmir’den canlı yayına bağlandığı Kanaltürk’te ise “Her iki maçın hakemi de kötüydü” dedi. Şimdi ben size söyleyeyim ‘Erman hoca ile Markus Merk ters düşüyorlar’ gibilerinden haberler çıkarsa, hocam valla Alman’ın maçlarından bir demet sunabilir bizlere... Bunlara şimdi gülersiniz, ama lig maçları ilerleyince göreceksiniz.

Kalite tamam da ruh gitmiş
Markus Merk, gayet düzgün, alengirli laflardan uzak, bir yorumcu. Ama biz öyle fazla ciddiyete de gelmiyoruz. Şöyle örnek vereyim, Markus Merk gibi üç tane daha adam olduğunu düşünün kim izler? Halbuki, böyle hafif kahve sohbeti tadında olanlar, mesela bu teşkilat nerde kuruldu? Kanaltürk’te. Takım tam dayı takımı; Ziya hoca, Erman hoca, Gökmen Özdenak ve Ahmet Çakar. Bunların arasında Markus Merk olsa, sudan çıkmış balığa dönerdi. Gelelim ‘Maraton’ programına. Bir kere ruh gitmiş. Stüdyo uzay merkezi gibi. Bir de kadın spiker almışlar, o da gelen mesajları okuyor. Mustafa hoca tamam, ama o da çok efendi. Ciddi, pozisyonların konuşulduğu, hani Lig TV’nin ‘kaliteyi arttıracağız’ sloganını yakalayan bir ortam. Tamam da bizde de bir ‘jargon’ var. Külhanbeyli bir üslupta, doğrusunu söylemek gerekirse fena da gitmiyordu ‘Maraton’. Ben mutlaka izleyeceğim ve Markus hoca ne demiş bakacağım. Ama dediğim gibi kalite tamam da, ruh gitmiş!

Sivas-Galatasaray maçı, yönetmeni çıldırttı!
Yönetmeni için en zor maçlardan biriydi. O kadar çok hareket ve pozisyon vardı ki, tekrarları vermekle, maçı takip etmek arasında yönetmen acayip zorlandı. Faul üstüne faul. Tam gösteriyor, ama maç devam ediyor. Tekrarını göstermesi de lazım. Bir de buna ‘gollerin fazla tekrarları’ eklenince ortaya şöyle bir yayın çıktı; tekrarıyla oynanan eşit bir canlı yayın maç.

Stadlar HD kalitesine uygun mu?
İngiltere ligi başladı. Gündüz kuşağında NTV spor kanalı yayınlamaya başladı. Sonra bizim ligin maçları başladı. Güya HD kalitesine uygun ışık saha ve tribün olacak. Sivas’ın stadının çimleri güzeldi. Ama yine sahanın kenarında ambulans duruyordu! İzmir’de felaket bir çim vardı. Kalıp, kalıp kalktı. Eskişehir maçında stadın elektrikleri kesilmiş. Tam 15 dakika. Mesela üç büyüklerden birinin bu statta maç yaptığını düşünelim? Tam HD kalitesi değil mi?

İzmir ile Sivas farkları
Malum kameralar maç kadar tribünlerdeki neşeyi ya da ilginç yüzleri verir maç yayınlarında. İzmir’de, güzel kadın resmi geçidi vardı. Sivas’ta ise bıyıklı esmer adam resmi geçidi.

Özet görüntü isyanı
Serdar Ulueren, isyandaydı. Çünkü özet görüntüler sadece TRT’de aynı gün ekrana geliyordu. Diğer isteyen kanallara bu görüntüler pazartesi de maç olduğu için, salı günü verilecekti. Bu durumda stüdyoda görüntüsüz bir sohbet toplantısı olacağından, Ulueren şikayetçiydi; ‘Parasını veriyoruz ‘ diyor. Bence haklı.

TRT ne alemde?
Bir kere görüntü yayınlama üstünlüğü var. Digitürk’ü olmayanlar - ki büyük çoğunluk- maç özetlerini geçen yıl olduğu gibi yine TRT’de izleyecek. Görüntüler geçtiğimiz yıl diğer kanallara da aynı gün vereliyordu. Bu yıl tek kalem TRT. Feyyaz ile Hakan Şükür yorumları. Bilmem bu ikiliyi görüntü önceliğini bir kenara bırakın, izler misiniz?


Sina KOLOĞLU / MİLLİYET