MAGAZİN GAZETECİLERİ DERNEĞİ, GÜNDEMDEKİ TARTIŞMAYI MASAYA YATIRDI... HÜLYA AVŞAR-SEYHAN ERDAĞ TARTIŞMASINDA KİM HAKLI? KİM HAKSIZ!..
Magazin Gazetecileri Derneği "grup" sorusuna kızarak toplantıyı yarıda kesen Hülya Avşar ile magazin muhabiri Seyhan Erdağ arasındaki tartışmayı ele aldı.
Magazin gazetecilerinin önemli isimlerinin bir bölümü, Taksim Green Park Hotel´de yapılan toplantıda, olayı enine boyuna tartıştı. MGD´nin resmi internet sitesi www.mgdmagazin.com olayın, magazin dünyasındaki yansımalarını olduğu gibi aktarıyor... Magazin dünyası, bu tartışma ile ilk kez ikiye ayrılmış durumda... İşte, olayla ilgili görüşler ve açıklamalar...
Nurettin Soydan: MGD Başkanı ve Radyo Klas Magazin Müdürü- Programcı: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) Yaşanan tartışma, gazeteci- sanatçı arasındaki ilişkileri göstermesi açısından düşündürücü, ibret verici... Magazinle var olduğunun hep altını çizen Hülya Avşar'ın, sorunlu ve kavgalı olduğu bir muhabirle, olayı hassas şekilde düşünüp bu noktaya getirmemesi gerekirdi. Gazetecinin soru sormaya, karşıdaki kişinin de cevap verme veya vermeme hakkı var. Ama hassas durumlarda bazı soruların tartılarak sorulmasında, her zaman insani bir boyut vardır... Hülya Avşar'ın, ikinci etap tartışmalardaki hışmını yadırgadım... Görmemezlikten gelip gidebilirdi. Tartışma anında gerek Seyhan'ın gerekse Hülya Avşar'ın kişilik haklarına yönelik değerlendirmeleri kabul edilemez. Gazeteci, muhatabıyla aynı davranışı sergileyemez. Öte yandan, sanatçının, "yasaklama", "çalıştığı kurumun patronuna şikayet etme" ve "tehditkar" usluplar da, asla kabul edilemez. Bu tartışma, bireysel gibi görünse de, haklı olsa da gazetecilik mesleğimize de, haklı olsa bile "sanatçı tavrı"na da gölge düşürmüştür. Bu tartışma, et-tırnak misali iletişim içinde olduğumuz gazeteci-sanatçı ilişkilerinin yeniden gözden geçirilmesini, masaya yatırılarak tartışılmasını ve haber kaynağı ile gazeteci arasındaki seviyenin mutlaka korunması gerektiğini, magazin yöneticisi arkadaşlarımızın oto-kontrolü elinden bırakmamasınını da zorunlu ve zaruri hale getirmiştir...
Fikret Ercan: Hürriyet Gazetesi yayın Koordinatörü: (www.mgdmagazin.com sordu) Gazeteci taraf olamaz. Görev yapan muhabirlere yumruk atılıyor. Ama gazeteci, karşı tarafa yumruk atamaz. Yapacağı tek şey var, yasalara sığınmak. Yaşanan tartışma, mesleki açıdan hoş bir manzara değil. Toplumda, basın mesleğine karşı artan gerginliğin artmasına sebebiyet vermişlerdir. Bundan, iki tarafın da özenle kaçınması gerek.
Erdoğan Sevgin: Atv Harika Pazar Yapım Koordinatörü: (www.mgdmagazin.com sordu) "Hoş bir tartışma değil. Soru, soru değil. Hülya Avşar, gazetecilere, Kaya ile olan ilişkilerini anlatıyor. Kaya, kızı ile yılbaşını geçirmek için orada. Kaya'nın derdi Hülya değil yani... İkisi de ebeveyn olarak medeni bir tavır içinde. Soru, aslında maksatlı değil. Bu yüzden, Hülya soruyu yanlış anlamış olabilir. Seyhan, üstüne üstüne gitmiş. O tartışmadan sonra ikinci gün Havaalanına gitmeyebilirdi. İkisinin de olayı tırmandırmaya yönelik konuşmaları yanlış... Genel olarak, Seyhan haklı.
Selim Akçin: Hürriyet Gazetesi Magazin Müdürü: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) Gazetecinin tavrı, açıkçası beni rahatsız etti. Hülya Avşar da olayın üzerine giderek tahrik etti. Ne olursa olsun, gazeteci, görevini yaparken, insanın kişiliğine yönelik böylesine ağır eleştiri yapamaz. Gazeteci, haberin bir parçası olamaz. Sadece haberin unsurlarını toplamak ve getirmekle yükümlüdür. Hülya Avşar'ın, "Seni istemiyorum, sevmiyorum" yaklaşımı da yanlış. Seyhan, ikinci gün gitmeyebilirdi havaalanına. Bu olaylar, mesleğimizi yaralar.