19 Haz 2012 14:17 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 13:48

MAFYANIN ADAMINI TURKCELL'E ADAY GÖSTERDİLER! VATAN YAZARINDAN BOMBA İDDİA!

Bir suç örgütünün üyesi olmakla itham edilen isim, Turkcell'e bağımsız üye adayı olarak önerildi.

Turkcell’de hissedarların SPK’ya sunduğu bağımsız üye adayları netleşti. TeliaSonera ve Alfa’nın maaşlı profesyonellerini ya da daha önce grupta çalışmış kişileri bağımsız üye olarak Turkcell’e önermesi dikkat çekiyor. Ancak adaylar arasında en ilgi çeken kuşkusuz Alfa’nın adayı Riccardo Ruggiero. İtalya’da ‘Atlıkarınca’ adı verilen ve Calabria Mafyası’nın da adının karıştığı 2 milyar euroluk sahtekarlık operasyonunda hakkında soruşturma başlatılan Riccardo Ruggiero, Alfa’nın bağımsız üye adayı

Türkiye henüz bağımsız yönetim kurulu üyeliği konusunda emekleme aşamasında... Sermaye Piyasası Kurulu’nun tebliğinden sonra şirketler operasyonlara bağımsız bir gözle bakacak, şirketi deneyimi ile ileriye taşıyacak bağımsız üye bulmak zorundalar. Bu ihtiyaç kuşkusuz şu an en çok Turkcell’de hissediliyor. Turkcell’in 3 ana ortağı Rus Alfa, İskandinav TeliaSonera ve Türk Çukurova Grubu yönetimde anlaşamıyor.

Anlaşamamak bir yana adeta didişerek şirketin altına dinamit koyuyorlar. Türkiye’nin en değerli şirketi Turkcell’in varlığını sürdürebilmesi için bağımsız yönetim kurulu üyeliği kritik bir hal aldı. 29 Haziran’da çok önemli bir olağanüstü genel kurul var. Bu genel kurul öncesi taraflar bağımsız aday önerilerini SPK’ya sundular. SPK şimdi bu adayları inceliyor.

Ancak bu adaylar belirlenirken yine çok özensiz davranıldığı, şirketi ele geçirme niyetini ortaya koyan isimlerin önerildiği ne yazık ki hemen dikkati çekiyor.

Yani aslında tarafların SPK tebliğine uymak, Turkcell’e kelimenin tam anlamı ile bağımsız bir üye getirmek gibi bir dertleri yok. Tek kilitlendikleri konu şirketi bir şekilde ele geçirmek.

Bağımsız üye adaylarını inceledim. Çoğu hayal kırıklığı. Hele bir aday var ki o kişinin kim olduğunu inceleyince güleyim mi ağlayayım mı bilemedim. Resmen SPK ve Türk otoritesi ile dalga geçiliyor.

Önce İtalya’da son günlerde kamuoyunun yakından takip ettiği ‘Atlıkarınca’ operasyonu ile ilgili bilgi vermek istiyorum. Bu operasyonun ayrıntıları Financial Times’a da Wall Street Journal’e de haber oldu.

İtalya’nın telekom devleri Fastweb ve Telecom Italia Sparkle’ın (TIS) adı Calabria Mafyası üyeleri tarafından düzenlendiği iddia edilen ve toplam tutarı 2 milyar euro’yu bulan bir dolandırıcılık işine karıştı. Bu arada Calabria Mafyası’nın İtalya‘nın en güçlü ve en tehlikeli organize suç örgütü olduğunu hatırlatmam lazım. Bu dolandırıcılığın İtalya tarihinin en büyük dolandırıcılık vakalarından biri olduğunu söyleyen ise Roma Mahkemesi hakimlerinden Aldo Morgigni... 56 kişi için tutuklama emri çıkarttı. Tutuklular, gerçekte var olmayan bir uluslararası telefon trafiğinin alım-satımının yanı sıra 400 milyon euroluk vergi kaçakçılığıyla itham ediliyor. Hakkında tutuklama emri çıkartılan üst düzey yöneticiler arasındaki en önemli isimlerden biri Silvio Scaglia. Mobil telefon operatörü Omnitel’in eski CEO’su olan Scaglia, pazarda kaydettiği hızlı büyüme ile dikkat çeken Fastweb’in kurucusu.

2007 yılında Fastweb’i Swisscom’a satan Scalia, bugün İtalya’nın en zengin işadamları arasında 13’üncü sırada yer alıyor. Fastweb’in şimdiki CEO’su Stefano Parisi de hakkında soruşturma açılan kişiler arasında. Şirketin eski Yönetim Kurulu Başkanı Riccardo Ruggiero de savcının peşinde olduğu bir diğer isim.

1600 sayfalık iddianamede ‘Atlıkarınca’ sahtekarlığı diye isimlendirilen dolandırıcılık anlatılıyor. İddianamede TIS ve Fastweb’in sahte anlaşma yapılan 4 İtalyan şirketten (Web Wizard, I-Globe, Planetarium ve CMC) sahte fatura kabul ettiği, var olmayan telefon hizmetleri için faturalar düzenlendiği ve böylece şirketin kaynaklarının hortumlandığı ileri sürülüyor.

İddiaya göre, bu paralar yurtdışında, Panama, Hong-Kong, Lüksemburg, İsviçre, Viyana ve Londra gibi finans merkezlerinde faaliyet gösteren şirket ve bankalar aracılığıyla aklandı. Yine iddiaya göre, oynanan bu oyunun devamında katılımcılar hükümetten KDV indirimi de talep etti. İşlenen suçun parçası olmak istemeyen şirket yöneticileri için ise devreye Calabria Mafyası girdi. Bu kişiler önce tehdit edildi, konuşacağından şüphelinenler öldürüldü. Olayı inceleyen savcılar, mahkemeden 2 şirketin de yönetimine el konmasını talep etti.

İşte böyle bir suç örgütünün üyesi olmakla itham edilen Riccardo Ruggiero, Turkcell’e bağımsız üye adayı olarak öneriliyor. Alfa yöneticilerinin ya İtalya’da olup bitenden haberi yok ya da Türkiye’yi muz cumhuriyeti sanıyorlar. Böyle ciddiyetsizlik olur mu?

Ruggiero adaylar içinde ‘bu kadarına da pes’ dedirteni. Diğer adaylara da bir göz atalım. Julian Horn Smith yine karşımızda. Hatırlayın kısa bir süre önce Colin Williams’ın yerine bağımsız üye olarak atanmaya çalışılmıştı. Alfa’nın teklif ettiği bir isim ve Altimo’nun Advisory Board’unda yer alıyor. Ancak nasıl oluyorsa bağımsız üye adayı...

Bir başka Alfa adayı da Tamjid Basunia. Küçük bir araştırma yapınca bu kişinin de Alfa’nın sahip olduğu medya şirketinde çalıştığı çıkıyor karşımıza. 20 yıla yakın PwC’de çalışmış, Rusya’nın önde gelen medya şirketi CTC Media’nın yönetim kuruluna 2006 yılında girmiş. Üyeliği halen devam ediyor. Alfa Grup, CTC Media adlı şirketteki hisselerini 1 Haziran 2011’de

Telcrest Investments Limited adlı şirkete sattı. Ancak bu durum bağımsızlık şüphesini giderir mi bilemem.

Bir tuhaf öneri de Telia’dan. Faik Çıtlak Telia’nın Turkcell’e önerdiği bağımsız yönetim kurulu üyesi adaylarından birisi.

Telia’nın bağı olan Kcell’de Radio Network Manager olarak çalışıyor. Yani maaşını Telia’dan alıyor ancak bağımsız yönetim kurulu üyesi adayı...

Görünen o ki SPK’nın bağımsız üye isteği daha uygulama fırsatı bulamadan mundar edilmek isteniyor.

Ercan İnan -Vatan