05 Mayıs 2014 15:26
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 16:08
Le Nuri, Le Bilge, Le Ceylan...
Nuri Bilge Ceylan'ın yeni filminin fragmanını önce Fransızlar izledi! Yoksa filmlerini artık onlar için mi çekiyor? Murat Tolga Şen yazıyor.
Nuri Bilge Ceylan'ın merakla beklenen yeni filmi Kış Uykusu'nun fragmanı geçtiğimiz günlerde yayınlandı. Ben de Twitter'dan haberdar olup herkes gibi elin Fransızının sitesinde izledim, 196 dakikalık hali neye benzer tahmin edilemez ama fragmana sinmiş ruh halini sevdim. Seyri zor ama iyi bir yönetmen sineması örneğiyle daha karşı karşıya olduğumuzu düşünüyorum.
Fragmanı kişisel hesabım üzerinden Twitter'dan paylaştıktan sonra bir şey farkettim ve buruldum. Fransa'da bir festivalde yarışacak olan Kış Uykusu'nun fragmanı sadece Fransız medyasına servis edilmişti, onun "güzel ve yalnız ülkesinin" insanı olarak ulusal olanı aşmaktan ziyade ona burun kıvıran bir yaklaşım olarak algıladım bunu...
Nuri Bilge Ceylan, uluslararası alanda en başarılı yönetmenimiz, ünü ülke sınırlarını çoktan aştı. O da son birkaç yıldır bunun farkında... Herkesin yarıştığı Altın Koza'da yarışsa tüm ödülleri toplayacak olan Bir Zamanlar Anadoluda'yı sadece göstermekle (6 salonda birden) yetindi.
Böylelikle ülkenin tüm sinemacılarına, "siz kendi aranızda kapışın, benim bu ödüle ihtiyacım yok" dedi. Sonra, Siyad'ın ödüllerine hırkası üstünde gelip ödülünü alıp gitti. Bu da bir "umursamıyorum" tavrıydı, başka şekilde de algılanmadı. Festivallerdeki tavrını, jürilerin hısım-akraba- ideoloji kollayan kararlarının dışında kalmak olarak yorumluyorum ama Türkiye'de, Türk oyuncularla çekilmiş bir filmin fragmanının Türk sinema seyircisinden esirgenmesi...
O yüzden şu soruyu sorma noktasındayım; Nuri Bilge Ceylan kimin sinemacısı? Cannes fetişizmi ve Avrupalı sanat çevrelerinde önemsenme telaşı onun sinemasını nasıl etkileyecek? Ortada bir Asghar Farhadi örneği varken hele... Bir Ayrılık ile yaşattığı heyecandan sonra Farhadi Fransa'da, Fransız bir cast ve teknik ekip ile çalışarak Geçmiş'i çekti. İyi bir film olmakla birlikte seyirci için yönetmenin kendisini tekrar etmesinden öte bir anlam yüklemek mümkün değil. Umarım Nuri Bilge Ceylan' sinemasında aynı Avrupalılaşma merakından muzdarip sıkıntılar yaşanmaz.
Kış Uykusu'nun fragmanı bizlere ise ancak bugün servis edildi. Şimdi, duygusal bir sinemasever olarak Ceylan'a, "ülkeyi siz de yalnız bırakırsanız ne güzelliği kalacak?" diye sormak istiyorum. Ülkenizde de, gişenin tüm yozluğuna direnen ve sizin filmlerinizi salonlarda izleyen sinemaseverler var. Sanatınızı herkesten önce onlar fark etti ve Cannes kadar havalı olmasa da festivallerde ödüllendirdiler. Filmlerinizde kullandığınız bakanlık sinema destekleme fonu da yine Türkiyeli sinemaseverlerin cebinden çıkıyor. Türk/iye sinemasının kalanını, memlekette düzenlenen film festivallerini, sizinle aynı dili konuşan sinema yazarlarının verdiği ödülleri önemsizleştirebilirsiniz ancak seyirciyi hor görmeyin. Kendinizi ve sanatınızı "ülkenin" insanlarından esirgemeyin. Zaten, hiç olmadığımız kadar yalnızız...
MURAT TOLGA ŞEN / [email protected]