KURTLAR VADİSİ'NE MHP CEZASI!.. İŞTE CEZANIN NEDENİ!..
RTÜK, Kurtlar Vadisi dizisindeki, şiddet dolu üç cinayet sahnesine cezaya gerek görmedi.Kurulun MHP kontenjanından seçilen yeni üyesi Esat Çıplak ise karara karşı çıkıp ceza istedi.
Parfüm reklamlarından, dizi filmlere kadar, öpüşme sahnelerine bile ceza veren, bira şişesini de `´İçki reklamı´´ olarak değerlendiren RTÜK, Kurtlar Vadisi dizisindeki, şiddet dolu üç cinayet sahnesine cezaya gerek görmedi. Kurulun MHP kontenjanından seçilen üyesi Esat Çıplak ise `´Dizinin henüz ilk 10 dakikasındaki üç cinayet, şiddet içeriği konusunda yoruma yer bırakmamaktadır´´ dedi ve bu karara karşı çıktı.
GAZETEPORT´un edindiği bilgiye göre, Kanal 7 TV´de eski bölümleri yayınlanmaya başlanan Kurtlar Vadisi dizisinin 19 Mayıs 2009 gecesi gösterilen bölümündeki cinayet sahneleri, RTÜK gündemine geldi. Kurulun son toplantısında bu konudaki değerlendirme raporu ele alındı.
BEHİÇ TÜRKCAN´IN İNFAZI
Dizinin bu bölümünde `´Konsey üyesi´´ Behiç Türkcan´ın, `´Çakır´´ rolündeki Oktay Kaynarca tarafından demir bir kafes içinde, denizde boğularak öldürülmesi ve ardından `´Memati´´ karakterinin iki kişiyi öldürmesi sahneleri tartışıldı. Bölümdeki şiddet sahneleri nedeniyle Kanal 7´ye uyarı cezası verilmesi istendi. Ancak RTÜK oy çokluğu ile bu istemi reddetti ve cezaya gerek görmedi...
ÇIPLAK CEZA İSTEDİ
Kurulun MHP kontenjanından seçilen üyesi Esat Çıplak ise bu karara karşı çıktı ve yazdığı muhalefet şerhinde `´ Medyadaki şiddetin çocuklar ve gençler üzerinde ki son derece olumsuz etkileri nerdeyse sayısız araştırmayla ispatlanmış ve literatüre girmiş hususlardır´´ dedi ve şöyle devam etti:
`´ Bu dizideki karakterler, şiddet uygulatmakta, işkence yaptırmakta, adam öldürtmektedir. Dizide pozitif olarak takdim edilen karakterlerin uyguladığı şiddetin nicelik ve nitelik açısından negatif karakterlere nazaran hiçbir farkı yokken, toplumsal kabule sahip değerlerin bir nevi istismar edilerek gayrimeşru kabul edilen olayları meşrulaştıran bir payanda vazifesi gördüğünü düşündürmektedir. Şiddetin, cinayetin, işkencenin bir usul olarak genç toplum zihninde meşrulaştırılmasının, toplumsal barışa demokrasi ve hukuk devleti ideallerine halel getirmeyeceği iddia edilemez. İşkenceye karşı müsamahasız bir toplum, aile içi şiddete ve kadına karşı şiddete son vermek istiyorsak kurum olarak şiddete karşı sıfır tolerans göstermemiz gerekir´´ (GAZETEPORT)