Raif Efendi'nin içsel yolculuğunu aşk ile sarıp sarmalayarak okuyucuya sunan roman, ilk olarak 1940 yılında Hakikat gazetesinde “Büyük Hikaye” başlığı altında 48 bölüm olarak yayımlandı, sonra 1943 yılında Remzi Kitabevi tarafından basıldı.
Romanda, 20'li yaşlarında babasının isteği üzerine gittiği Berlin'de, sanata olan ilgisi sayesinde bir sanat galerisini ziyaret eden Raif Efendi, galerideki tablolar arasında bir sanatçının otoportresini görür ve tablodaki kadını hiç tanımamasına rağmen platonik olarak aşık olur. Bu tablo onda daha önce hiç hissetmediği duygular uyandırır. Raif Efendi tablodaki portrenin, Andrea Del Sarto tarafından yapılmış "Madonna delle Arpie" isimli tablodaki Madonna'nın portresine benzediğini düşünür. Tabloya o kadar hayran olur ki fırsat buldukça tabloyu görmeye gider, fakat başka gözlerin onu takip ettiğini fark etmez. Artık ritüel halini alan bu tabloyu seyretme seansınlarından birinde bir kadın onun yanına gelir. Bu kadın, tablonun sahibi olan sanatçı Maria Puder'dir. Bir tablodan başlayan aşkı anlatan roman için Sabahattin Ali’nin Andrea Del Sarto imzalı "Madonna delle Arpie" tablosundan ilham aldığı biliniyor.
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof.Dr. Ali Şükrü Çoruk ise sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşımla Kürk Mantolu Madonna'nın Franz Kafka'nın 1915'te yayımlanan Dönüşüm kitabıyla arasındaki ilginç bağı dile getirdi.
Çoruk, paylaşımında "Kürk Mantolu Madonna, Dönüşüm'de Gregor Samsa'nın hayran olduğu ve odası boşaltılırken almasınlar diye sıkı sıkı sarıldığı tablodaki kadın olabilir mi? Bana başarılı bir metinlerarasılık örneği olarak göründü." ifadelerini kullandı.