Küllerinden Doğan Bir ANKA: Haberlerin Ölümsüz Ruhu

Türkiye’nin habercilik tarihinde önemli bir yere sahip olan ANKA Haber Ajansı’nı hatırlatmak istedim. Tıpkı mitolojik isim kardeşi gibi, ANKA da küllerinden yeniden doğmuş bir kurum.

Anka… Mitolojinin büyülü dünyasından bize miras kalan, ölümsüzlüğün ve yeniden doğuşun sembolü. Efsaneye göre, bu efsanevi kuş yaşlanıp güçten düştüğünde kendini alevlere teslim eder ve küllerinden yeniden doğar. Peki, durup dururken neden ‘Anka Kuşu’ndan bahsediyorum? Merak eden dostlar olacaktır. Anlatayım, sevgili okur.

Türkiye’nin habercilik tarihinde önemli bir yere sahip olan ANKA Haber Ajansı’nı hatırlatmak istedim. Tıpkı mitolojik isim kardeşi gibi, ANKA da küllerinden yeniden doğmuş bir kurum. Tam 46 yıl boyunca, aralıksız ve özveriyle bu ülkeye hizmet etti. Ancak 2018’in sonlarında, bir dönemin sonu geldi ve ANKA kapılarını kapattı. Fakat, efsaneler asla tamamen yok olmaz. 2019 İstanbul ara yerel seçim sürecinde yeniden doğdu. Bugün, haberleriyle, canlı yayınlarıyla ve köklü habercilik anlayışıyla yeniden parlayan bir yıldız gibi ışıldıyor.

Benim kuşağım için ANKA, ajans haberciliğinin simgelerinden biridir. Onun adını duyduğumuzda, güvenilir haberciliği, emeği ve özveriyi hatırlarız.

Bildiğiniz üzere Türkiye'yi derinden sarsan asrın felaketinin üzerinden tam 2 yıl geçti… 11 ilde etkisini gösteren deprem 53 bin kişiyi hayattan kopardı, geriye kalan kalplerde ise unutulmayacak bir iz bıraktı... O gün, hepimiz bir kez daha hayatın ne kadar kırılgan olduğunu gördük. Kaybettiğimiz canları bugün de saygıyla, özlemle anıyorum. Acılarını yüreğimizde taşımaya devam ediyoruz.

Değerli okur,

Asrın felaketinin 2. yıldönümünde bendeniz sabahın erken saatlerinden itibaren haber kanalları ve internet siteleri arasında gezindim durdum. Malum, benim için emeklilik günlerinin vazgeçilmez aktivitesi…

Bu gezintim sırasında özellikle muhalif medyada sıkça ANKA’nın logosuna rastladım. Özellikle depremzedelerin feryatlarını ekranlara taşımaları, siyasilerin anlık açıklamalarını canlı olarak vermeleri alkışa değerdi.

Ajans haberciliği, değerli okur, dışarıdan göründüğü kadar kolay bir iş değildir. Her görüntü, her haber birkaç aşamadan geçmeden, onay almadan servise verilmez. Haberin doğruluğu, yazım dili ve tarafsızlığı, ajans çalışanları için büyük bir dikkat ve hassasiyet gerektirir. Bu süreç, adeta bir kuyumcunun değerli bir taşı işlerken gösterdiği özen gibidir. Her detay önemlidir, her kelime titizlikle seçilir.

Ben bugüne özel olarak ANKA Haber Ajansı’na depremi sormak istedim. Sağ olsun değerli meslektaşım Genel Yayın Yönetmeni Kenan Şener, beni kırmadı ve günlerdir bugüne nasıl hazırlandıklarını kısaca anlattı. Ben de sizinle paylaşmak istedim.

Ekran Kedisi: ANKA deprem yıldönümüne nasıl hazırlandı?

Kenan Şener: Yıl boyunca olduğu gibi 6 Şubat yaklaşırken, deprem davalarını günlerce çalışarak derledik, kayıp yakınlarının sesini, konteynerde yaşam mücadelesi verenleri, hak arayan yurttaşları kamuoyuyla buluşturmaya çalıştık. Bu haberlerimizi abonelerimiz de çok iyi değerlendirdi ve bölgenin sesine ses kattığımızı hissettik.

Ekran Kedisi: Deprem bölgesine geniş bir ekiple çıkartma yapmış olmalısınız?

Kenan Şener: Depremin yıl dönümünden iki hafta önce bölgeye ekiplerimiz gitti. En çok yıkılan dört kentteki muhabirlerimizle birlikte bölgenin nabzını tutan onlarca röportaj ve haber çalıştık. Deprem kentlerinden 100’e yakın özel haberi yerinde ürettik ve gün gün abonemize servis ettik. 26 Ocak’tan 6 Şubat öğlen saatlerine kadar, 10 günde yüzde 90’ı özel haber olmak üzere 147 haber yayına verdik. Bu haberlerle birlikte 5-6 Şubat gecesi 40’tan fazla canlı yayınla bölgenin sesi olmaya çalıştık. Depremin yıl dönümü gecesini Hatay ve Adıyaman’dan ikişer noktadan olmak üzere Malatya ve Kahramanmaraş dahil en çok yıkılan dört ilden canlı yayınlar, Adana, Osmaniye, Şanlıurfa, Diyarbakır’dan muhabir ve kameramanlarla takip ettik.

Ekran Kedisi: Merkezde de yoğun bir mesai yapmış olmalısınız?

Kenan Şener: Ankara merkezimizde ve İstanbul büromuzda ben, Haber Koordinatörümüz Demircan Ülger ve Haber Müdürümüz Meriç Tafolar dahil 28 kişi görev başındaydık. 24 saat esasıyla sahada çalışan muhabir ve kameraman arkadaşlarımızdan en iyi görüntü ve haberleri en iyi şekilde abonelerimize ve okurlara sunmak için çalıştık. Ekipler hala görev yerlerinde. Bizim elimizden gelen buydu, görevimizi yerine getirmeye çalıştık. Hem bu nedenlerle hem de yaşamını yitirenleri anmak için o videoyu hazırladık.

Ekran Kedisi: Ortalama kaç haber geçtiğinizi hatırlıyor musunuz?

Kenan Şener: Bugüne özel yani sadece 100’den fazla deprem haberine imza attık atmaya da devam ediyoruz. Sizin nezdinizde tüm ekip arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.

Değerli okur,

ANKA’nın yeniden doğuş hikâyesine bakınca, bu emeğin ve özverinin değerini bir kez daha anlıyorum. Tıpkı mitolojik Anka Kuşu gibi, küllerinden doğarak habercilikteki yerini yeniden aldı. Bugün ekranlarda gördüğümüz her haber, her görüntü, bu büyük emeğin bir yansımasıdır.

Bu yüzden, ajans haberciliğinde çalışan herkese kocaman bir alkış gönderiyorum. Çünkü onların titiz çalışmaları sayesinde bizler doğru bilgiye ulaşabiliyoruz.

Evet, 6 Şubat Depremi'ni unutmadık, unutmayacağız. Hem kaybettiğimiz canları, hem de yeniden dirilmenin verdiği umudu…

Bu topraklarda emek veren, direnen ve yeniden doğan herkese bir selam gönderiyorum. Çünkü bazı efsaneler, hep yaşar.

Kaybettiğimiz canları saygı ve özlemle anıyor, acılarını paylaşıyorum.