KÖŞE YAZARINIZA YILLARCA BİR SANDALYEYİ BİLE LAYIK GÖRMEDİNİZ! BU İHTARNAME MEDYA TARİHİNE GEÇECEK! (MEDYARADAR/ÖZEL)
Yıllarca görev yaptığı gazeteden istifa eden köşe yazarının olay yaratacak istifa ihtarnamesi yalnızca MEDYARADAR'da...
Medyaradar, yaptığı çok önemli açıklamalar
eşliğinde önceki gün Yeni Şafak’tan istifa eden Ali Murat
Güven’in noter kanalıyla gazetesine gönderdiği istifa
mektubuna ulaştı.
Güven’in avukatı Ömer Kuvat tarafından, İş
Kanunu’nun ilgili maddeleri uyarınca “İş Akdini Tek Taraflı
Fesih” formatında yazılan dilekçe, muhafazakar basına 27
yılını vermiş sevilen bir gazeteci-yazarın ‘inanç
eksenli’ yayıncılık yapan bir gazetede yıllarca hangi
koşullarda görev yaptığını bütün çıplaklığıyla gözler önüne
seriyor.
Basın davaları konusundaki uzmanlığıyla tanınan ve bugüne kadar
basın-yayın kuruluşları aleyhine açtığı pek çok davayı kazanan
Kuvat, “Türk basınında herkesçe malum bir politik çizgiye
bütün ömrünü vermiş olan müvekkilimin yıllarca gaspedilmiş
haklarını aramak üzere yazdığım bu ihtarname ve akabinde İş
Mahkemesi’ne açacağımız haklı fesih davası, sistem içinde yıllardır
varlığını sürdüren bazı kemikleşmiş sömürü mekanizmalarının da
kökten değişmesi için emsal teşkil edecektir” diye
konuştu. Kuvat, ellerinde iddialarının tümünü ispat edecek
nitelikte deliller ve şahitler bulunduğunu da belirtti.
Ali Murat Güven gibi ülke çapında tanınan saygın bir köşe yazarını
istihdam ederken başvurulan hukuk dışı uygulamaların bir değil
birden fazla sayıda olduğunu savunan Kuvat, açacakları bir davayı
kazanacaklarından ve mücadelelerinin de Yargıtay’ın da bu konuda
emsal kararlar almasına yol açacağından şimdiden emin
görünüyor.
İşte Ömer Kuvat’ın noter kanalıyla Yeni Şafak’a gönderdiği, ülke
çapında yayın yapan ulusal bir gazetede yıllarca en popüler
kalemlerden biri olarak görev yapmış cefakar bir gazetecinin
arka plandaki çilesini gözler önüne seren ihtarnamenin tam
metni:
* * *
İŞ AKDİNİ FESİH VE İHTARNAME
İHTAR EDEN: Ali Murat Güven
VEKİLİ: Av. Ömer KUVAT
Osmaniye Mah. Şirin Sok. No: 5 D: 1 Bakırköy / İST
MUHATAP: Diyalog Gazetecilik A.Ş (Yeni Şafak
Gazetesi)
Yenidoğan Mahallesi Kızılay Sokak No: 39 Bayrampaşa / İstanbul
KONUSU: Haklı nedenlerle müvekkilin iş akdini
derhal feshettiğinin bildirilmesi ile, ücret ve tazminat olarak tüm
alacaklarının hemen ödenmesi ihtarıdır.
AÇIKLAMALAR:
1. Müvekkil, gazeteniz Yeni Şafak bünyesinde 1995-1996
yıllarında “istihbarat şefi” sıfatıyla; 12.04.2001 tarihinden
itibaren bugüne kadar da kesintisiz bir şekilde önce “özel haber
muhabiri”, ardından “sinema sayfaları editörü” ve “köşe yazarı”
olarak görev yapmıştır.
2. Bilindiği üzere, Basın İş Yasası’na göre gazeteciye ücreti her
ay peşin olarak ödenmek zorundadır. Bugün itibariyle müvekkile ekim
ayının maaşı ödenmesi gerekir iken, halen ağustos ve eylül
aylarının ücretleri dahi ödenmemiştir; yani şu an müvekkilin 3
aylık maaş alacağı doğmuş durumdadır. Bu durum yıllardır devam
etmekte ve her geçen gün de daha kötüye gitmektedir. Ayrıca,
müvekkile yasa gereği ödenmesi gereken ikramiye de
ödenmemiştir.
3. Seçkin bir mesleğin mensupları olarak, kurumunuzda “fikir
işçisi” pozisyonunda görev yapan gazeteci ve yazarların ekonomik ve
sosyal hayatlarını, cemiyet içindeki prestijlerini, buna bağlı
olarak da ruh ve beden sağlıklarını altüst edeceği âşikâr olan bu
kronik düzensizlik, yani maaşların çok geç ödenmesi durumu, Türkiye
kamuoyunun gazeteci, yazar, politik aktivist ve sinema tarihçisi
olarak yakından tanıdığı, kıdem ve şöhret açısından mesleğinde
zirve noktasına ulaşmış müvekkilimi de (tıbbî raporlarla sabit
olan) bir dizi bedensel ve ruhsal rahatsızlıklara sürüklemiş,
kendisi sırf bu nedenden dolayı son yıllarda çeşitli hastalıklara
düçâr olup ciddi bir ameliyat geçirmiş, düzenli olarak bazı
yatıştırıcı ilaçlar kullanmaya başlamış, bir aile reisi olarak
yıllardır ev kirasını zamanında ödeyemediği için mal sahibi
konumundaki muhataplarıyla sorunlar yaşayarak eşi ve çocuklarıyla
birlikte yalnızca son dört yıl içinde ardarda 4 kez ikametgâh
değiştirmek zorunda kalmış, hiç bir düzenli fatura ödemesini
zamanında yapamaz duruma geldiği için sık sık elektriği, suyu,
interneti, doğalgazı, ev ve cep telefonları kesilmiş, evine ve
maaşına yönelik haciz kararlarıyla uğraşmak zorunda kalmış,
bakmakla yükümlü olduğu ailesinin üyelerine karşı en temel
sorumluluklarını bile zaman içinde yerine getiremez olmuş, hem aile
üyeleri hem de sosyal çevresinde meslekî kıdemi ve kamuoyundaki
şöhretiyle hiç bağdaşmayan onur kırıcı durumlara düşmüş, özel
hayatının dışında profesyonel çalışma hayatını da doğrudan
etkileyen bu kesintisiz ekonomik tâkatsizlik nedeniyle,
yükseköğrenimini gördüğü, 27 yıldır sürdüregeldiği, uzmanı olduğu
ve şimdiye kadar pek çok ödüller kazandığı gazetecilik-yazarlık
mesleğini artık yüksek bir beden ve ruh sağlığı eşliğinde ifâ
edemez duruma gelmiştir.
4. Ayrıca, yıllarca müvekkilimin aldığı gerçek brüt maaşın yakın
bir zamana kadar (01.06.2010) Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarında
gerçekte olduğundan çok daha düşük gösterildiği; primlerin düşük
yattığı bunun neticesinde ise özellikle emeklilik dönemine etki
edecek ciddi bir hak kaybına yol açıldığı da bir başka gerçektir.
Primlerin eksik gösterildiği dönemlerdeki bu eksiklik de halen
tarafınızca giderilmemiştir.
5. Öte yandan, 2007 yılından itibaren müvekkilime yönelik olarak
sergilenen, maaş zamlarındaki ayrımcı tutumdan başlayarak gazetenin
İstanbul-Bayrampaşa’daki yönetim merkezi bünyesinde kendisine
-meslekî kıdemi ve unvanlarına uygun düşecek şekilde- küçük bir
oda, fizikî şartlar nedeniyle bu yönde bir taltif mümkün olamıyorsa
bile en azından bir masa, sandalye ve bilgisayar verilmemiş;
müvekkilim bu konuda defalarca sözlü ve yazılı talepte bulunmasına
rağmen görevini bizzat gazete binası içinde yürütebileceği,
ziyarete gelen okurlarını ve meslekten konuklarını ağırlayabileceği
mütevazı bir çalışma ortamı dahi sağlanmamıştır.
Özellikle 2007 yılından bu yana, yukarıda anılan ve anılmayan,
meslekî kanun ve geleneklere bütünüyle aykırı, bir kısmı da tamamen
hukuk dışı uygulamalarıyla, müvekkilimin en sonunda yetersiz
çalışma şartlarından dolayı pes ederek, herhangi bir kıdem
tazminatı talebinde de bulunmaksızın görevini bırakması için onun
üzerinde özel bir “yıldırma politikası” uygulandığı
görülmektedir.
6. Yukarıda anlatılan haksız ve hukuksuz uygulamalar, müvekkile
haklı nedenle fesih hakkı tanımaktadır ve müvekkil bu hakkını
kullanarak, tek taraflı olarak haklı nedenle iş akdini
feshetmiştir.
SONUÇ VE İSTEK: Yukarda izah edilen nedenlerle,
müvekkilin iş akdini tek taraflı olarak haklı nedenle feshettiğini
bildirir, kıdem tazminatı, ödenmeyen maaşları, yıllık izin,
ikramiye ve ödenmeyen ücretlerin günlük yüzde beş fazlaları ile
birlikte hemen ödenmesini aksi halde yasal yollara başvurulacağını
vekaleten ihtar ederim. 02.10.2012
SAYIN NOTER, işbu ihtarnamenin bir nüshasının muhataba APS ile
gönderilmesini, bir nüshasının tarafıma verilmesini ve bir
nüshasının da dairenizde saklanmasını rica ederim.
ALİ MURAT GÜVEN
VEKİLİ
Av. ÖMER KUVAT
MEDYARADAR/ÖZEL