13 Eki 2009 12:37 Son Güncelleme: 19 Kas 2018 13:53

KORKUSUZ YAZAR İŞBAŞINDA!..EMİN ÇÖLAŞAN SÖZCÜ OKURLARINA "MERHABA" DEDİ!..İŞTE ÇÖLAŞAN'IN İLK YAZISI!..

Hürriyet Gazetesindeki işine son verilen Emin Çölaşan bugün Sözcü Gazetesinde köşe yazılarına başladı.Çölaşan 'Merhaba' başlıklı yazısında,Sözcü'nün korkusuz ve iktidara karşı duruşunu övdü.

Yaklaşık iki yıl önce Hürriyet Gazetesindeki işine son verilen yazar Emin Çölaşan bugün Sözcü Gazetesinde köşe yazılarına başladı. Çölaşan haftada 5 gün yazacak.İşte ilk yazı...


MERHABA!


Sevgili Sözcü okuyucuları, sizlere bu `İlk´ yazımda `Merhaba´ diyorum. Belki diyeceksiniz ki `Yav arkadaş, biz iki yıldan bu yana Sözcü´de senin nice yazılarını okuduk, bu nasıl ilk yazın oluyor!´
Haklısınız. Ancak onlar benim eski yazılarımdı. Yani Hürriyet gazetesinde çıkmış olan yazılarımdı ve hepsinin üzerinde eski tarihleri vardı. Bundan sonra günlük yazılarla haftanın beş günü karşınızda olacağım... Ve sizlerle birlikte gazetecilik yapacağız.
Sözcü gazetesi değil Türkiye´de, dünyada bile bir ilk´i gerçekleştirdi. AKP iktidarının baskısı ve gazetesinin korkmasıyla, gazetesinden kovulan bir yazarın eski yazılarını iki yıl boyunca yeniden yayınladı... Ve bu yazılar bile büyük ilgi gördü. Yazdıklarımın çoğunu ben bile unutmuştum. Yazılarımı Sözcü seçiyordu. Eski yazılarımı bu gazetede yıllar sonra yeniden okurken, itiraf edeyim, çoğu zaman `Valla güzel yazmışım, bugün olacakları yıllar öncesinden aynen görmüşüm´ diye kendi kendime böbürlendim!
AKP iktidarının hışmına uğramış, korkan medya patronu ve onun kalfası tarafından görevine son verilmiş bir gazeteci idim. Türkiye´nin en çok okunan köşe yazarlarından biriydim. Ne ilginçtir, medyada korku dağları bürümüştü! Bana yazı yazdıracak bir tek babayiğit gazete bile yoktu. Hepsi Tayyip iktidarından korkuyordu... Çünkü devletten ve hükümetten milyarlarca dolarlık çok büyük beklentileri vardı. Emin Çölaşan´a yazdırıp başlarına bela almayı elbette istemezlerdi.
Hürriyet´ten ağustos 2007´de kovulduğumdan bu yana iki yılı aşkın süre geçti. Bana yazı yazdıracak tek gazetenin Sözcü olduğu da ortaya çıktı. Sözcü beni en baştan beri istiyordu. Ancak benim o kovulma sürecini, öncesinde ve sonrasında yaşadıklarımı anlatmam, pisliği, rezaleti, tanık olduğum korkaklık ve kepazelikleri Türk milletine duyurmam, birebir açıklamam gerekiyordu... Ve bu durumda oturup üç kitap yazdım, yaşadıklarımı anlattım.
Bilgi Yayınevi tarafından basılan Kovulduk Ey Halkım Unutma Bizi, Her Kuşun Eti Yenmez ve Sakıncalı Gazeteci. Bu üç kitabım toplam 97 baskı yaptı. Korsanları daha da fazla sattı, yazdıklarımı bir milyondan fazla insan okudu ve acı gerçekleri öğrendi!
***
Kitap işini şimdilik bitirince düşündüm. Benim artık gazetede yazmam gerekiyordu... Çünkü herkes aynı şeyi söylüyordu: "Emin Bey yazılarınızı özledik''... ''Arkadaş, ülkenin bu ortamında yazmak zorundasın''... ''Emin abi yoksa sen de korktun mu?..''
Ve yazmaya karar verdim. O kararın sonucunda, işte şimdi, ilk yazımla karşınızdayım.
Burada size Sözcü gazetesinden de biraz söz etmek istiyorum. Türkiye´nin en genç, en dinamik gazetelerinden biri. Ek yok, promosyon yok, kura, çekiliş, lotarya, örneğin benzin istasyonlarında beleş dağıtım yok! Sadece gazete var. Gazetenin sahibi Burak Akbay. Geçmişin ünlü gazetecilerinden arkadaşımız Ertuğrul Akbay´ın oğlu. Türkiye´nin en genç gazete patronu. Ayrıca Foto Gol, Gırgır gibi yayın organlarının sahibi. Sadece gazeteci. Devletle, hükümetle ve dolayısıyla Tayyip´le hiçbir işi olmadığı için, korkusu yok. Baskıya açık değil. O nedenle bana gazetesinde yazdırabiliyor. Bunu yapabilen tek medya patronu.
Bu gazetede çok değerli arkadaşlarım ve köşe yazarları var. Genel Yayın Yönetmeni Metin Yılmaz. Köşe yazarları Mehmet Şehirli, Yekta Güngör Özden, Vural Savaş, Mehmet Türker, Ufuk Söylemez, Ahmet Tan, Kadri Yamaç, Aytun Çıray, Kemal Baytaş...
Sözcü şu sıralar 125 bin net satıyor. Çok önemli bir rakamdır. İlk amacımız bu gazeteyi promosyon, kupon, lotarya, çekiliş, ekler vesaire olmadan, yani hormonsuz ve saygın kimliği ile çok daha yüksek rakamlara ulaştırmak... Ve daha da önemlisi, AKP iktidarının Türkiye´yi nerelere sürüklediğini bundan önce olduğu gibi gözler önüne sermeye devam etmek. Bunu yapacağız ve başaracağız.
Din tüccarlarının, din sömürücülerinin, hırsızların, vatanımızı yerli ve yabancı işbirlikçilerine, dış güçlere ve kendi adamlarına peşkeş çekip rezil edenlerin, ülkemizi dışarıdan gelen direktiflerle yönetenlerin, bölücülere çanak tutanların, Kürt ve Ermeni tezgahı kuranların, Türkiye Cumhuriyeti´nin temel ilkelerini yavaş yavaş ve sinsice yok etmeye kalkışanların ipliğini hep birlikte, sizlerle beraber pazara çıkaracağız.
Cumhuriyet ilkelerinin şaşmaz savunucusu olarak, Mustafa Kemal Atatürk´ün aydın izinden yürüyeceğiz... Ve mücadelemizi elbirliği ile, er veya geç kazanacağız.
***
Sevgili okuyucularım, ben sizlere açık, sizlerden gelen belge, bilgi ve mesajları dikkate alan, okuyup mutlaka değerlendiren bir gazeteciyim. Bana fikirlerinizi, duygularınızı, yaşadıklarınızı, elinize geçen ayıp ve yolsuzluk belgelerini iletirseniz sevinirim. Gönderdiklerinizin altına mutlaka telefon numaranızı yazın ki, gerektiğinde sizi aramam mümkün olsun. Siz açıklanmasını istemediğiniz takdirde, isminiz kesinlikle gizli kalacaktır. Ancak hemen bir şey söyleyeyim, benden lütfen yanıt beklemeyin. Mutlaka yanıt vereceğimi söylersem size yalan söylemiş, sizi kandırmış olurum. Bugüne kadar hiçbir okuyucumu kandırmadım.
Yukarıda da vurgulamıştım, gazeteciliği korkmadan, çekinmeden, sizlerle birlikte yapacağız. Aşağıda iletişim adreslerimi veriyorum. Lütfen şimdiden not alın:
Mektup adresi: Sözcü Gazetesi. İran Cad. 15/11. Kavaklıdere-Ankara.
Faks: (0 312) 426 99 95.
Elektronik posta: [email protected]
Yarın Türkiye gündeminde buluşmak üzere sizlere yeniden merhaba!