03 Nis 2010 18:14 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 11:12

KİM DEMİŞ İZLEYİCİ TELEVİZYONDA KAVGA İSTİYOR DİYE!..

Magazinin ağına takılanlar, stüdyoda kavgaya tutuşanlar, yarışmalardan arta kalan kavgalar... Sabah kuşağında programlar yıllarca böyle yapıldı.

Son dönemde sabahları ekranı açar açmaz ya Sabahların Sultanı Seda Sayan’ı, ya Müge Anlı’yı ya da Çağla Şikel-Alişan’lı programlarla geçirir olmuştuk. Sunucular yıllarca hep aynıydı ama içerik zamanla değişiyordu. Sabah şekeri tadında başlayan programlarda nelere şahit olmadık ki! Şarkı söyleyip konuğuyla sohbet eden programcılar zamanla bunun artık yeteri kadar reyting getirmediğine karar verdi. Bu yüzden de yenilenmek, sabah kuşağında farklılıkları denemek şarttı. Söz konusu reyting olunca her şey de mübahtı. Bu yüzden magazin programları ya da çeşitli yarışmalarda ünlü birer figür haline gelen isimleri bir de sabah kuşağına taşımak lazım geldi. Kaynana Semra, sulu gözlü Caner bu vesileyle her gün ekrana çıktı. Bu furya Ahu Tuğba ve Banu Alkan’ı da içine aldı. ’Arkası yarın’ tarzında sunulan programlarda onlar da oynamaya ve kavga etmeye devam etti. Sabah kuşağı artık bol kavgalı, yüksek gerilimli ve sonuçsuz tartışmaların sürdüğü yerler haline geldi. Ama bu bir sorun değildi, ne de olsa izleyeni de reytingi de boldu.

Fakat ekranlarda her şeyin bir dönemi vardı, bir program miadını doldurdu mu onu rafa kaldırmak lazımdı. Sabah kuşağındaki programlar için de çoktan milat doldu bile. İzleyici kavgadan, dövüşten, icat edilmiş tartışmalardan, uydurulmuş senaryolardan sıkıldı. Hatta ünlülerin hayatını dahi eskisi kadar merak etmez duruma geldi. Yıllarca ekranda boy gösteren Seda Sayan’ın artık yaptığı sabah işlerinin tutmamasının da bir nedeni bu oldu. Yapımcılar için yeni bir süreç ve arayış başladı. Tematik kanallarda yayınlanan programları ulusal kanallara taşıma da çıkış yollarından biri. Sabahları ekranı açan izleyici yıllarca Seda Sayan’ı izlediği kuşakta artık Doktorum’u izlemeye başladı. Hemen ardından yine insanları bilgilendiren, günlük hayatlarında kullanabilecekleri pratik bilgiler veren "Ne Yapmalı?" programı başladı.

Önümüzdeki sezon sayısı artacak

Programı ilk yayınlamaya başladıkları zaman izleyicinin kendilerini kabul etmediğini söyleyen ’Doktorum’ programının yapımcısı Erkan Öz, 1-2 ay sonra beklentilerinin çok daha üzerinde bir izleyici kitlesinin ilgisiyle karşılaştıklarını söylüyor. Televizyon eleştirmeni Yüksel Aytuğ, çivisi çıkmış kaçma-kovalamaca, sobeleme ve ağız dalaşının hüküm sürdüğü programları yapımcıların RTÜK’ün de tavsiyesiyle yayından çekme kararı aldığını belirtiyor. Boşalan bu programların yerine de yenilerinin arandığını ve ’Doktorum’ ve ’Ne Yapmalı?’ gibi yapımlara önümüzdeki sezon birçok kanalda rastlanacağını söylüyor. İzleyicinin kavgalı-dövüşlü programları bırakıp bu tür yayınlara yönelip yönelmeyeceğini ise zaman gösterecek.


Doktoruma katılmak prestij oldu
Erkan Öz-Doktorum programının yapımcısı: Zamanla Doktorum programının çok ciddi bir izleyici kitlesi oluştu. Biz geçen sezondan itibaren sabah programlarının formatını değiştirmeye başladık, hatta çok uzun süre ekranda olan isimler bu yüzden artık ekranda görünmez oldu. Kadın kuşağında iş yapmak Doktorum gibi bir program yapmaya göre çok kolay. Orada iki vakayı bütün hafta işleyebiliyorsunuz. Fakat biz her gün yeni bir konunun üzerinde çalışıyoruz. Daha önce doktorları davet ettiğimizde gelmek istemiyorlardı. Fakat artık Doktorum’a katılmak onlar için de prestij olmaya başladı.

***


Her şey reyting değil
Filiz Erdoğan-Samanyolu TV Program yapımcısı: Reyting amacı olmadan bilgi içerikli programlara ihtiyacımız var. Doktorum ve Ne Yapmalı? gibi bilgi veren programlar gerekli. Zira bu programlar insanları bilgilendiriyor ve fayda amaçlı izlenen yapımlar. Fakat izleyici de her zaman fayda için ekran karşısına geçmiyor, kendisine hiçbir yararı olmayan programları da uzun süre izleyebiliyor.

***


Programların çivisi çıkmıştı
Yüksel Aytuğ-TV eleştirmeni: Bu tür programların ekrana gelmesi olumlu bir gelişme. Uzun süredir çivisi çıkmış bir şekilde süren yayınların yerini böyle yapımlara bırakması güzel. Fakat Doktorum gibi yapımları insanlar bedava check-up gibi görüp doktora gitmek yerine ekran karşısında kendini tedavi etmeye kalkabilir. Ama ucuz magazin programlarına göre bilgilendirme açısından bu tür programlar çok daha faydalı

Rahime Sezgin-Zaman