Keskin Kalem bombayı patlatıyor: Demirören Medya'da neresi satılacak?

Medyaradar'ın gizemli yazarı Keskin Kalem yine medya dünyasında ses getirecek bir yazıya imza attı.

Bir lağım patladı.
Yıllardır sessiz sedasız, medyamızın altından geçen…
Tüm pisliklerin biriktiği bir lağımdı bu…

Zaman zaman çok pis kokular yayardı.
Ancak herkes burnunu kapatır yoluna devam ederdi.
Neden?
Çünkü medyada çalışan büyük başların büyük çoğunluğunun, bu lağımda payı olduğu için…

Lağım derinleşti, büyüdü, pislikler biriktikçe birikti.
Ve en sonunda infilak etti.

Sedat Peker’in ifşalarıyla başlayan bu infilak, katlanarak sürüyor.
Her gün öyle şeyler işitiyoruz ki, emin olun sokaktaki insanın medyaya olan biraz güveni varsa o da yerle bir oluyor.
Gazetecilik mesleği hiç bu kadar rezaletle anılır olmamıştı…
Bir gazeteci emeklisi olarak, açık söylüyorum, ‘gazeteciyim’ demeye utanır oldum.

Eminim yoldaşlar, şu uzuuuun peşrevimi okurken bana katılıyorsunuz.
Katılıyorsunuz ammaaaaaa ‘eeee mesele Demirören medya, neresi satılıyor, bırak bu işleri de sadede gel’ dediğinizi duyar gibiyim.

Kusuruma bakmayın, lafı uzattım ama anlatacağım kulis tam da bu skandallarla alakalı.
Biliyorsunuz Peker, Demirören ailesiyle ilgili çok önemli iddialar ortaya attı.
İşin hem özel hayatı hem de kamuoyunu ilgilendiren kısımları var.
İddiaları bir kez de buradan tekrarlamayacağım.

Sanırım Demirören meselesiyle ilgili kamuyonu en çok ilgilendiren şey, Ziraat Bankası ve Halk Bankası’ndan medya grubunun Aydın Doğan’dan devri için alınan, ve ödenmeyen kredilerdir.
Sadece bu da değil, devletin ajansı olan Anadolu Ajansı’na amiyane tabirle takılan borçtur.
Ve tabii ki gazeteden tazminatsız kovulan 45 gazetecidir.

Bu meseleler zaten devletin üst düzey yetkililerini uzun süredir rahatsız ediyordu.
Kulislerde hep konuşuluyordu…
Demirören meselesinin git gide artan bir yüke dönüştüğü, Ankara’da çok dillendirildi.

Hatta medyanın Demirören ailesinden alınacağı ve başka bir satıcı arandığı da, yine iddialar arasındaydı.
Keskin kulaklarıma gelenlere göre ortaya çıkan son skandallar silsilesi, bu arayış ve girişimleri hızlandırmış.

Öyle ki artık yeni bir alıcı ve satış, ismiyle cismiyle kulislere düştü.
Düşer düşmez de, siz sırdaşlarıma duyurmak, bana düştü.
Fakat kulisleri aktarmadan önce altını çizeyim: Anlatacaklarımın kaynağı sağlam ancak hepsi birer iddia.
Kesinleşmiş bir durum yok.

Şimdiiii eğilin, fısıldayayım…
İddiaya göre, Demirören Medya’nın en azından bir kısmı, bir başka aileye satılacak.
Masada şimdilik Hürriyet gazetesi var.
Daha fazlası da olabilir…
İstişareler sürüyor…

Peki alıcı kim?
Tosyalı Holding.

Bilen bilir…
Holdingin tepe ismi Fuat Tosyalı devletle güçlü ilişkileri olan bir isim.
Çelik sektörünün en büyüğü, daha önce medya sektöründe yer almadılar.

Kulislere yansıyanlara göre, satış için görüşmeler son birkaç gün içerisinde iyiden iyiye hızlandı.
Bakalım, neler yaşanacak?
Hürriyet gazetesi el değiştirecek mi?
Demirören ailesi daha fazla skandalla sarsılacak mı?
Göreceğiz…

Keskin Kalem bombayı patlatıyor: Demirören Medya'da neresi satılacak? - Resim : 1

CAFER MAHİROĞLU CHP’DEN NE İSTİYOR?

‘CHP lideri Kılıçdaroğlu, Halk TV’nin yayın çizgisinden rahatsız.’
Ben bu cümleyi yazalı aylar geçti.
Ve eminim o zaman kimse inanmadı.
Şimdiyse, Halk TV hakkında yazdıklarım nedeniyle, tebrik telefonu üzerine tebrik telefonu alıyoruz.

Türkiye değişik bir ülke vesselam sırdaşlar.
En olmaz dediğiniz aslında gerçeğe en yakın senaryo.
Neyse haftalardır yazıyorum, lafı çok uzatmayacağım.

Kanalın Davutoğlu kliğinin elinde olması dediğim gibi Kılıçdaroğlu’nu dahi bir süredir rahatsız ediyordu.
Son olarak muhabir Seyhan Avşar’ın itirafçı olan bir Ak trolle yaptığı röportajda, trolün ‘trol ordusunu Davutoğlu başlattı’ demesi krize neden olmuştu.
Avşar’ın röportajının ikinci kısmı, sansüre uğramıştı ve Ak trol, kanalın GYY’si Suat Toktaş’ın- röportaj öncesi- telkiniyle, Davutoğlu’nu övmüştü.

Deli Keskin Kalem bunları yazdı biliyorsunuz geçen hafta.
Yazının Halk TV koridorlarını sallayacağını hepimiz tahmin etmiştik.
Öyle de oldu.
Kanal içinde Toktaş’ın getirdiği ekip ve diğerleri arasında bir gerilim yaşandığı konuşuluyor.

Fakat daha ilginci şu: Kılıçdaroğlu ve ekibi en sonunda duruma müdahale etmeye karar vermiş.
Kılıçdaroğlu’nun daha önce müdahaleye soğuk baktığı konuşuluyordu.
Ancak seçimin yaklaşması ve Kılıçdaroğlu ekibinin medya etkinliğinden memnun olmaması,
fikirleri değiştirmiş.

Ve sonunda kanalın sahibi Cafer Mahiroğlu’yla masaya oturulmuş.
Keskin radarlarıma takılanlara göre, Mahiroğlu Kılıçdaroğlu’ndan Bakırköy belediye başkanlığını istemiş.
Yani sonraki yerel seçimlerde, başkan adayı gösterilmeyi…
Karşılığında da Halk TV’nin Kılıçdaroğlu ekibinin kontrolünde olması bekleniliyor.
Görüşmelerden ne çıkar kestirmek zor.
Ancak benim anladığım Halk TV seçime, bu yönetim kadrosuyla gitmeyecek.
Çünkü rahatsızlık had safhada…
Bir gelişme olursa, emin olun yine benden duyarsınız sırdaşlar.
Takipteyim…

Keskin Kalem bombayı patlatıyor: Demirören Medya'da neresi satılacak? - Resim : 2

İLETİŞİM BAŞKANI ALTUN'A MEDYADA ZAM ÇAĞRISI

Onca dil döktüm.
Neredeyse yalvardım.
Emekçilerin çığlığını sayfama taşıdım.
Ama gördüğüm kadarıyla medya patronlarının bazılarının yüreği bile sızlamamış.
Bu zihniyet nedeniyle ilan ediyorum:
TÜRKİYE’DE MEDYANIN RUHUNA EL-FATİHA!

Sırdaşlar geçen yazımda medya patronlarının, ara zam için asgari ücret zammını beklediğini yazmıştım.
Asgari ücrete ara zam açıklanınca, ben de medya kuruluşlarının zam senaryolarının peşine düştüm.
Hangi medya grubu hangi oranda zam yapacak diye…
Aldığım kulis bilgiler şöyle:

Turkuaz Grubu: Ara zam asgari ücret düzeyinde yapılacak
Demirören Grubu: Ara zamma yanaşmıyor
Ciner Grubu: Zam gündemde ama oran belli değil
Doğuş Grubu: Zam gündemde ama oran belli değil
Haber Global: Asgari ücrete zam oranına yakın ara zam yapılacak

Tablo bu.
Hala oranların tartışıldığı bir hal…
Kimi vakalarda ise zam gündemde bile değil.

Umarım bu iddialar doğru değildir ve tüm patronlar en az, asgari ücrete yapılan zam oranı kadar yani yüzde 30 ara zam yapar.
Hala vicdanlarına seslenebileceğimiz bir noktada olduğumuza inanıyorum.
O nokta geçildiğinde, medyamızdaki büyük çöküşü hep beraber izleyeceğiz.
Görün, bakın.

Tam da bu nedenle, İletişim Başkanlığı’nın devreye girmesi gerektiğini düşünüyorum.
Ve en önemlisi de muhalefet partilerinin…
Bu meseleyi hakkınca çözenin, medya emekçisinin desteğini sonuna kadar arkasında hissedeceğini biliyorum.

Siz emekçi kardeşlerim de sıkılmadan utanmadan geçim derdinizi lütfen benimle paylaşmaya devam edin.

[email protected]