Kemal Sunal filmlerinin vazgeçilmez ismiydi! Yeşilçam yıldızının oğlu da televizyon starı çıktı - Sayfa 12

Hatta jüride o da vardı. O zamanlar sıkı yönetim dönemiydi ve komutanlar da yer alıyordu jüride. Bu arada babam sınava girdiğim an jüriden çıktı. Hatta uzun bir süre benimle konuşmadı. ‘Başarmak çok zordur, başaramazsan alkolik olursun’ diyordu bana. Ve ben, 10 kişilik kontenjanda 3’üncü olarak sınavı kazandım.”

1218
Kemal Sunal filmlerinin vazgeçilmez ismiydi! Yeşilçam yıldızının oğlu da televizyon starı çıktı - Sayfa 13

Dümer, sınavı kazandıktan 2 yıl sonra Şehir Tiyatrosu ve sinemadaki ilk başrol teklifini aynı anda alır: “Şehir Tiyatrosu’ndaki bir oyunun başrol oyuncusu sakatlandı. O rol bana teklif edildi. Aynı anda da ilk başrol film teklifimi de aldım. Müjde Ar ile ‘Asılacak Kadın’... İki hayalimi gerçekleştirmiş oldum. Tiyatrodaki ikinci başrolüm ise ‘İki Efendinin Uşağı’ oyunuydu.

1318
Kemal Sunal filmlerinin vazgeçilmez ismiydi! Yeşilçam yıldızının oğlu da televizyon starı çıktı - Sayfa 14

O oyunla kadroya direkt girdim. Oyunu sergilediğimiz ilk gün ‘Asılacak Kadın’ın galası da vardı. Oyunu oynayıp koşa koşa Emek Sineması’na gittim ve kendimi ilk kez perdede gördüm. Heyecan vericiydi. Babam o filmi gizliden izledikten sonra benimle gurur duymaya başladı. ‘Ben babamdan ileri, oğlum benden ileri olacak. Sen de yavaş yavaş başarıyorsun’ derdi. 11 yıl sürdü tiyatro... 50’den fazla filmde rol aldım. Hep başrol nasip oldu.”

1418
Kemal Sunal filmlerinin vazgeçilmez ismiydi! Yeşilçam yıldızının oğlu da televizyon starı çıktı - Sayfa 15

AMERİKA'DA HER İŞİ YAPTIM

Yalçın Dümer’in tiyatrodayken bir yıllık Amerika macerası oluyor. Oyuncu, orada her işi yaptığını dile getiriyor: “Tiyatrodan izin alarak Amerika’ya gittim. New York Üniversitesi’nde hem İngilizce hem de oyunculuk dersi aldım. Orada yapmadığım meslek kalmadı.

Benzincide çalıştım, bahçıvanlık, boyacılık, bulaşıkçılık ve garsonluk yaptım... Yeşilçam’da 4 başrol oynamıştım ve biriktirdiğim parayla gittim. Hürriyet gazetesi o dönem haberimi yapmıştı.Yalçın Dümer’in televizyon macerası ise Kanal D ile oluyor. “Hayatım boyunca hep Kanal D’de çalıştım” diyen Dümer o dönemi şöyle anlatıyor:

“Kanal D’nin ilk programlarını sunanlardanım. Ebru Cündübeyoğlu ile ‘Çalar Saat’ ve ‘Sabah Şekerleri’ni sundum. Ondan sonra ‘Televole’ye transfer oldum. ‘Televole’, o devrin en büyük programıydı. Ardından da Fanatik gazetesinin genel yayın yönetmeni Necil Ülgen, ‘Bizde yazmak ister misin?’ dedi. Rüyamdı... 16 sene Fanatik gazetesinde çalıştım.

8 yıl da gazetenin internet müdürlüğünü üstlendim. Oradan emekli oldum.” Televole’yi sunarken sokakta yürüyemediğini söylüyor: “En parlak dönemim ‘Televole’ zamanıydı. Ama hiçbir zaman burnum havada olmadı. Çünkü ben mahalle çocuğuydum. Hâlâ fotoğraf çektirip sohbet ediyorlar. Güzel anılar bırakmışım hayata. En unutamadığım filmim de Hülya Avşar’la başrolünde yer aldığım ‘Hasan Boğuldu’dur.”

1518