11 Haz 2014 09:44
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 16:17
Kemal Burkay'dan şok açıklama; Bayrak indirme olayının arkasında MİT olabilir!
HAK-PAR Genel Başkanı Kemal Burkay, bayrak indirme olayına ilişkin, 'Bunu bir çocuk değil, ancak komando eğitimi görmüş genç biri yapabilir' dedi
HAK-PAR Genel Başkanı Kemal Burkay, bayrak olayının arkasında PKK içine sızmış istihbarat kuruluşları olabileceğini öne sürdü. “Bayrağı indiren, her halinden eğitimli bir komando olduğu belli kişi kim? Niçin derdest edilmedi? Şu anda nerede?” diyen Burkay, "KCK içinde yaklaşık bin MİT mensubu olduğunun medyaya yansıdığını" hatırlatarak, "Bu kişilerin şimdi ne yaptıklarının bilinmediğini" ifade etti.
Burkay, yüzü maskeli bir kişinin direğe çıkıp bayrağı indirdiğini ve kayıplara karıştığını hatırlattı. Burkay, “Kışlanın yüksek duvarından ve iç kısımdaki tel engelin üzerinden atlamasına, yüksek direğe tırmanıp bayrağı indirmesine bakılırsa, bunu bir çocuk değil, ancak komando eğitimi görmüş genç biri yapabilir. Bu kişi şu anda nerede? Nasıl olur da silahlı nöbetçilerin ve özel timcilerin arasında bütün bunları böyle rahatça yapabildi, kendisine karışılmadı ve kolayca çekip gitti? ” diye konuştu. Olayın üzerinde ciddi şüpheler olduğunu, yapılanın kamuoyunu kışkırtmaya, gerilimi büyütmeye yönelik bir provokasyon olduğunu gösterdiğini anlattı. Daha önce Mersin’de de böyle bir provokasyon yaşandığını ve sonrasında ülke genelinde olaylar yaşandığını hatırlattı. Burkay, “Böylesi provokasyonları yapanlar eğer biliniyorsa hemen yakalanmalı. Yoksa bu türden yeni provokasyonlar yaşanacak, ortam çok daha gerilecek ve kitleler kışkırtılıp çok daha kötü gelişmelere yol açılacak.” ifadelerini kullandı.
Kemal Burkay, geçmişte "KCK ve bazı başka örgütler adına sokakları karıştıran, sağa sola molotof bombası ve bomba atan, ölümlere yol açan gruplar içinde MİT elemanlarının, provokatörlerin olduğunu da bildiklerini" kaydetti. Burkay, “Birkaç yıl öncesi İstanbul’da otobüse molotof kokteyli atıp bir genç kızın ölümüne yol açan kişinin bir MİT elemanı olduğu anlaşıldı. Batman’da böylesi bir bombacının yakalandıktan sonra emniyetin elinden çekilip alındığını bizzat emniyet müdürü açıkladı. Daha birkaç yıl öncesi KCK içinde 1.000 dolayında MİT elemanı olduğu medyaya yansımıştı. Ne oldu bu kişiler? Ergenekon örgütü kurumlardan temizlendi mi, yoksa bir dizi ‘uyuyan hücre’ harekete geçmek için uygun zamanı mı bekliyor? Ve şu anda indirilen bayrak olayında da işin içinde, Genelkurmay’ın ‘sabrını zorlayan’ böylesi hücreler olamaz mı?” sorularını yöneltti.
Burkay, yüzü maskeli bir kişinin direğe çıkıp bayrağı indirdiğini ve kayıplara karıştığını hatırlattı. Burkay, “Kışlanın yüksek duvarından ve iç kısımdaki tel engelin üzerinden atlamasına, yüksek direğe tırmanıp bayrağı indirmesine bakılırsa, bunu bir çocuk değil, ancak komando eğitimi görmüş genç biri yapabilir. Bu kişi şu anda nerede? Nasıl olur da silahlı nöbetçilerin ve özel timcilerin arasında bütün bunları böyle rahatça yapabildi, kendisine karışılmadı ve kolayca çekip gitti? ” diye konuştu. Olayın üzerinde ciddi şüpheler olduğunu, yapılanın kamuoyunu kışkırtmaya, gerilimi büyütmeye yönelik bir provokasyon olduğunu gösterdiğini anlattı. Daha önce Mersin’de de böyle bir provokasyon yaşandığını ve sonrasında ülke genelinde olaylar yaşandığını hatırlattı. Burkay, “Böylesi provokasyonları yapanlar eğer biliniyorsa hemen yakalanmalı. Yoksa bu türden yeni provokasyonlar yaşanacak, ortam çok daha gerilecek ve kitleler kışkırtılıp çok daha kötü gelişmelere yol açılacak.” ifadelerini kullandı.
Kemal Burkay, geçmişte "KCK ve bazı başka örgütler adına sokakları karıştıran, sağa sola molotof bombası ve bomba atan, ölümlere yol açan gruplar içinde MİT elemanlarının, provokatörlerin olduğunu da bildiklerini" kaydetti. Burkay, “Birkaç yıl öncesi İstanbul’da otobüse molotof kokteyli atıp bir genç kızın ölümüne yol açan kişinin bir MİT elemanı olduğu anlaşıldı. Batman’da böylesi bir bombacının yakalandıktan sonra emniyetin elinden çekilip alındığını bizzat emniyet müdürü açıkladı. Daha birkaç yıl öncesi KCK içinde 1.000 dolayında MİT elemanı olduğu medyaya yansımıştı. Ne oldu bu kişiler? Ergenekon örgütü kurumlardan temizlendi mi, yoksa bir dizi ‘uyuyan hücre’ harekete geçmek için uygun zamanı mı bekliyor? Ve şu anda indirilen bayrak olayında da işin içinde, Genelkurmay’ın ‘sabrını zorlayan’ böylesi hücreler olamaz mı?” sorularını yöneltti.