07 Eki 2013 11:45 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 15:41

KARAALİOĞLU'NDAN YILMAZ ÖZDİL TEPKİSİ! MAHALLE BASKISINA DUYARSIZ KALAMAYIZ

Yılmaz Özdil'in kendi okurlarından aldığı sert tepkileri köşesine taşıyan Mustafa Karaalioğlu ulusalcı-laik çevrelerdeki mahalle baskısını eleştirdi...

Star gazetesi yazarı Mustafa Karaalioğlu, Hürriyet yazarı Yılmaz Özdil’in okurlarından gördüğü tepkiyi yorumladığı yazısında karşı mahalleye yardım eli uzattı.

Özdil’in Beşar Esad karşısında Başbakan Erdoğan’a destek verdiği sözleri nedeniyle ulusalcı çevrelerden çok sert tepkiler alan Yılmaz Özdil’in durumuna dikkat çeken Karaalioğlu, "Kemalist­ laik­ ulusalcı kitlelerin" kurduğu mahalle baskısını eleştirdi. Can Dündar, Şafak Sezeri Şahan Gökbakar gibi isimlerin de benzer durunmlarda benzer tepkiler alarak zor durumda kaldığını hatırlatan Star yazarı "O gettodaki mahalle baskısına duyarsız kalamayız" dedi.

İşte Karaalioğlu’nun yazısındaki ilgili bölüm:

Malum, Hürriyet gazetesi yazarı Yılmaz Özdil, Suriye diktatörünün Başbakan Erdoğan’a yönelik hakaretamiz sözlerine tepki gösterdi. Doğrusunu yaptı. Tam hepimiz “Kim olsa bunu yapardı” düşüncesine kapılacaktık ki Özdil’in köşesinden okuduğumuza göre öyle değilmiş. Hürriyet yazarı sadece, bir diktatörün Türkiye Başbakanı’na laf edemeyeceğini söyledi diye okurlarından ağır hakaretler işitti. Bir anda inanılması güç bir mahalle baskısı ve dışlama sahnesi yaşandı.
Hakaretler, bir kalemde silmeler, ihanet ve satılmışlık komploları...
Mahalle baskısı çığlıkları artıyor
Özdil gibi Cumhuriyet mitinglerinden beri Kemalist­ laik­ ulusalcı kitlelerin idolleştirdiği bir isim bile bir cümleyle ötekileştirilip, hedefe konuluyorsa mesele sandığımızdan da büyük demektir. Laik­Kemalist­ulusalcı kesimdeki bu büyük probleme duyarsız kalamayız...
Üstelik bu ilk de değil. Şimdiye kadar birçok çığlık duyduk.
Can Dündar, Mustafa filminde yapıp Atatürk’ün insani taraflarından birkaçına şöyle bir değindiğinde başına gelenleri biliyoruz. Atatürk’ün karanlıktan, fareden falan korktuğunu söylemesi, elinde sigarayla göstermesi bile onu öteki ve hain yapmaya yetmişti. Onyıllardır doğal parçası olduğu çevrelerin tek bir farklı bilgiye tahammül gösteremeyip patlattıkları öfkenin Can’ı nasıl çaresiz bıraktığını çok iyi hatırlıyorum. Korku gözlerinden okunuyordu. Bir daha da o bahse giremedi.
Kanaatim o ki, bugünlerde sergilediği sınırsız Kemalist performans biraz da yaşadığı o travmanın sonucudur. Haklı da.
Bir daha o baskı ve ötekileştirilme riskini nasıl alabilir?

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN