Kabine revizyonu kapıda! Cumhurbaşkanı Erdoğan hangi bakan ile gerilim yaşadı?
Korkusuz gazetesi yazarı Ümit Zileli, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Sağlık Bakanı Koca arasında gerilim yaşandığını yazdı. Zileli, kabine revizyonun kapıda olduğunu ifade etti.
Ümit Zileli, Korkusuz gazetesindeki bugünkü köşe yazısında Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Sağlık Bakanı Fahrettin Koca arasında aşı gerilimi yaşandığını ifade etti.
ERDOĞAN, KOCA'YA FENA ÇIKIŞTI
Aşı tedariği konusunda farklı açıklamalar yapıldığını ifade eden Ümit Zileli, "Fahrettin Bey Amca her gün yeni bir masal anlatıyor, millet çıldırıyor, hayat devam ediyordu! Nasıl olsa ahalinin ne dediğinin pek önemi yoktu; bağırırlar, haykırırlar sonunda susarlardı! Ancak sahneye AKP’li Cumhurbaşkanı çıkıverdi! Fahrettin Bey Amca’ya fena çıkışarak şöyle dedi: 'Aşı tedariğinde ben herhangi bir sıkıntı yaşayacağımızı kabul etmiyorum!..' " değerlendirmesinde bulundu.
KABİNE REVİZYONU MU GELİYOR?
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Sağlık Bakanı Fahrettin Koca arasında yaşanan gerilim sonrası bakanlıkta değişim olabileceğini ifade eden Korkusuz gazetesi yazarı Ümit Zileli, "Bi tek Fahrettin Bey Amca için üzüldüm; bu açıklamalardan sonra o koltukta nasıl oturacak? Amaan benim de dert ettiğim şeye bakın, nasıl olsa gelene de gidene de Cumhurbaşkanı karar veriyor, “gel” diyor geliyor, “git” diyor, gidiyor…" yazdı.
İşte, Korkusuz gazetesi yazarı Ümit Zileli'nin "Fahrettin Bey Amca’dan masallar!" başlıklı yazısı:
"Aylar boyu, birilerinin “ne kadar güven verici”, “ne kadar da tonton” dediği Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’dan “aşı masalları” dinledik!
O kadar ki, bir zamanlar Adile Teyze’nin, miniklere ekranlardan anlattığı “Uykudan Önce” masallarına taş çıkarttı! Sevgili Yılmaz Özdil kardeşim, bu duruma köşesinde, konuşmalarında defalarca “Fahrettin’den masallar” diyerek yer verdi! Ben ise şöyle yaklaşmaya karar verdim:
–Fahrettin Bey Amca’dan masallar!..
Söyledikleri o kadar masaldı ki, Pinokyo ile rahatlıkla yarışabilirdi! Sadece şu birkaç örnek bile durumu gösteriyor:
–11 şubat 20021. 50+50 milyon Sinovac talebimiz vardı, 130 milyona yakın aşının sözleşmesini yaptık…
-17 Şubat 2021: Nisan sonuna kadar 100 milyon doz aşı elimizde olacak…
-11 Mart 2021: Nüfusumuzun 50 milyonluk kısmını sonbahardan önce aşılamak istiyoruz…
-11 Mart 2021: Aşı programımız muazzam şekilde yürüyor
-25 Mart 2021: Mayıs sonuna kadar 105 milyon aşıya erişeceğiz…
-01 Nisan 2021: Yerli aşımız en kısa sürede tamamlanacak…
-13 Nisan 2021: Biontec aşısı Haziranda 30 milyon doz gelecek…
-22 Nisan 2021; Çok yakında Sputnik V aşısı da devreye girecek!
-26 Nisan 2021: Sinovac sözünde durmadı!..
-28 Nisan 2021: Aşı tedariki önümüzdeki 2 ay güçleşiyor. Sonra aşı bolluğu bekleniyor!..
Yalnızca bir bölümünü aldım masallar dizisinin! Koskoca Fahrettin Bey Amca’nın, o tonton adamın sayın halkımızı nasıl ayakta uyuttuğunu göstermesi açısından fazla bile! Bırakın aşı gelmesini, daha geçen gün Sağlık Bakanlığı BioNTech aşısının ilk dozunu olanların 28 gün yerine 6-8 hafta bekleyeceğini açıkladı, ortalık birbirine girdi, iyi mi! Baktılar ki tepki çığ gibi büyüyor o açıklamayı iptal edip, ilk dozu olanların normal zamanda ikinci aşılarının yapılacağını, yeni randevu alanların 6-8 hafta bekleyeceğini açıkladılar! Tam bu noktada Demirel’in o meşhur sözleri geldi aklıma:
–Bunlar iki kazı bile güdemezler!..
Cumhurbaşkanı bilimsel olarak açıkladı!
İşler bu minvalde kör topal yürüyordu…
Fahrettin Bey Amca her gün yeni bir masal anlatıyor, millet çıldırıyor, hayat devam ediyordu! Nasıl olsa ahalinin ne dediğinin pek önemi yoktu; bağırırlar, haykırırlar sonunda susarlardı!
Ancak sahneye AKP’li Cumhurbaşkanı çıkıverdi! Fahrettin Bey Amca’ya fena çıkışarak şöyle dedi:
–Aşı tedariğinde ben herhangi bir sıkıntı yaşayacağımızı kabul etmiyorum!..
Cumhurbaşkanı bununla da yetinmedi, şöyle konuştu:
–Şu anda elimizde yeterince aşı var!
Ahali iyice şaşırdı doğal olarak, “Ne yani Fahrettin Bey Amca yalan mı söylüyordu?” Aşı varsa neredeydi? O halde Sağlık Merkezleri, hastaneler niçin “sinek avlıyor”, insanlar niçin randevu alamıyordu? Cumhurbaşkanı onu da gayet bilimsel olarak açıkladı:
–Şu anda bir defa yaptığımız görüşmelerle Sputnik aşısı inşallah geliyor, gelecek. BioNTech’in verilmiş sözü var o da inşallah gelecek. Çin ile de önümüzdeki ayın ilk yarısında bir görüşmemiz olacak, oradan da tekrar ciddi bir aşının gelmesiyle bu sayıyı yakalamış olacağız.
İşte bu kadar! Çarpın, bölün üç vakte kadar her türlü aşının bolluğu içinde olacağımız gayet net ortaya çıkıyor!..
–Bundan iyisi Şam’da kayısı valla!..
Şahane sorular ferahlatan cevaplar!
Müjde bitmedi henüz; “gazeteci” kılıklı biri şu suyu yöneltti Cumhurbaşkanına:
–Efendim liderliğinizde Türkiye aşı konusunda büyük ilerleme kaydetti, yerli aşı ne zaman?
Şu sorunun güzelliğine bakın; hemen yanıt geldi tabii:
-Çalışmalarımız devam ediyor. Eylül-Ekim gibi üretime geçeklerine inanıyorum…
Cumhurbaşkanı, kapanma dönemini İstanbul’da mı geçireceğine dair soruya ise şu cevabı verdi:
–Tam kapanmada şimdilik buradayım, en kötü ihtimalle Türkiye’deyim!..
İşte böyle; artık sızlanmayı bırakıp rahatlayın! Tüm aşılar yolda, yerli aşı da öyle… Bolluk içinde yüzeceksiniz daha ne olsun!..
Bi tek Fahrettin Bey Amca için üzüldüm; bu açıklamalardan sonra o koltukta nasıl oturacak? Amaan benim de dert ettiğim şeye bakın, nasıl olsa gelene de gidene de Cumhurbaşkanı karar veriyor, “gel” diyor geliyor, “git” diyor, gidiyor…
