"Serdar Çakır'ın gücü büyük"
Serdar Çakır’ın hakem ailesi içinde etkisi çok büyüktür. “Gücü nereden geliyor?” derseniz, Bülent Yavuz döneminde inanılmaz bir yapılanma oluşturdu. Gelecek vadeden hakemler kasten biçildi. Pek çok hakem tek tek engellendi. Onun döneminde, yan bakana bile maç vermediler. Adeta, “Bizden olmayan ölsün” dediler. Serdar Çakır, oğlu Cüneyt Çakır hakemlikte ilerlesin diye önünü açtı. Ona rakip olanların önünü kesti. Ve Cüneyt’i koruma altına aldı.
"Hakemlikte yükselmek istiyorsan onlardan olmalısın"
Baba Serdar Çakır, oğlu Cüneyt’i hiçbir zaman tartışmalara, hakem derneği çatışmalarına bulaştırmadı. Gözlemci raporları da çok önemli rol oynadı bu dönemde. O dönemde 17 maça çıkan bir hakemi 2-3 gözlemci izlerdi. Ve onların notu hep en yüksek olurdu.
Yani hakemlikte yükselmek istiyorsan ‘o taraftan’ olmak zorundaydın. Derneğin sosyal tesislerine gelmeyen hakemler bile fişlenir, maç alamazdı. Serdar Çakır’ın etki alanı genişledikçe, Cüneyt Çakır’ın etki alanı ve büyümesi devam etti.
Hakemler ne diyor, MHK ne diyor?
Hakem tarafı: Suç üretmeye çalışıyorlar
Önce bizi astılar. Şimdi ise suç üretmeye çalışıyorlar. “Temizle kendini” diyorlar.
Bir hakem çıkıp medyaya konuşsa disipline verecekler.
İki taraflı bir kıskaçla bizi köşeye sıkıştırıyorlar.
‘Cüneyt abi mektubu’ da bu operasyonunun bir parçası.
Cüneyt Çakır’ı, İsviçre istiyor. Eğer oraya giderse 2022 Dünya Kupası’nda maç yönetecek. MHK bunu istemiyor.
‘Cüneyt abi mektubu’ için neden 1 ay bekledi MHK? Yeni suç üretiyorlar.
MHK tarafı: İsviçre teklifini bile Çakır ayarladı
Cüneyt Çakır hakemleri MHK’ya karşı örgütlüyor.
Bu yapıyı kırmadan hakem camiası düzelmeyecek
Hakemlere, “Bu MHK gidici, bizim ekip gelecek” mesajı veriyor.
İsviçre’nin talebi doğrudan bir menajer aracılığı ile Cüneyt Çakır’ın organize ettiği bir istek.
Bu talebe, bu sorunu çözmeden yanıt vermek mümkün değil.
Sadece Cüneyt Çakır değil, diğer birkaç isim de bu yapının içinde.