KENTTEN KENT BÖLGEYE: İSTANBUL'DAN MARMARA'YA: Türkiye nüfusunun yüzde 18,34’ünün ikamet ettiği İstanbul’daki değişimler artık alternatif bir tanımla anlaşılabilir: Kent bölge. 11 kentli Marmara Bölgesi, Türkiye nüfusunun yüzde 30,93’üne ev sahipliği yapıyor. İstanbul’un nüfusu azalırken veya nüfus artış hızı yavaşlarken, Marmara Bölgesi'nde nüfus son 20 yılda artma eğilimindedir. Ekonomik nedenlerle emeklilerin ve yaşam tarzı göçü nedeniyle İstanbul’dan ayrılanların Marmara Bölgesi'ndeki farklı kentlere yöneldiği söylenebilir. İstanbul sanayisinin, istihdam alanlarının, Marmara Bölgesi'ne kayması da göçün önemli sebeplerinden biridir.
ORTA VE ORTA ÜST GELİR GRUBUNDAKİLER FARKLI KENTLERE YÖNELDİ: Hem konut ve yaşam maliyetlerinin artmasıyla ilişkili olarak hem de kentteki diğer zorluklarla -başta trafik yoğunluğu, çevre kirliliği ve benzeri sorunlarla- mücadele etmekten yorulan orta ve orta üst gelir grubundaki bireyler farklı kentlere yerleşiyor. Önceden istihdam için İstanbul’a yönelen nüfus, Marmara Bölgesi'nde üretimin ve ticaretin yaygınlaşması ve turizmin genişlemesi nedeniyle bölgedeki diğer kentlere yöneldi. Ayrıca Türkiye’de kent bölge gelişimiyle bölgesel ölçekte bazı kentsel merkezler giderek daha fazla göç aldı.
İzmir ve kent bölgesindeki Aydın ve Manisa, Adana ve kent bölgesindeki Mersin ve Konya bu türden kent bölgelere örnek olarak gösterilebilir. İstanbul hem kendi etrafındaki hem de Türkiye’deki kent bölge gelişiminden etkileniyor. Kent bölgeler geçmişteki kentsel gelişmelerden farklı olarak ekonomik, kültürel, toplumsal ve mekansal olanaklara sahip yeni cazibe merkezlerinin oluşmasını içerdiğinden nüfus hareketlerinin sadece tek bir kente değil ülkedeki farklı kent bölgelere yönelmesine olanak tanıyor.
MERKEZDEN ÇEPERE: KADİM KENTTEN KIRSAL NİTELİKLİ/DOĞAL ALANLARA: Arnavutköy, Çatalca, Çekmeköy, Sancaktepe, Silivri, Sultanbeyli, Şile ve Tuzla gibi İstanbul’un çeperinde kalan yerleşimlerde nüfus artıyor. 2000’li yılların başından itibaren kentin çeperine yönelen nüfus giderek daha fazla kırsal nitelik taşıyan alanlara yerleşiyor. Şile ve Çatalca’daki nüfus artış hızı, İstanbul’un kadim kent merkezindeki nüfusun giderek kent dışındaki, kırsal nitelik taşıyan alanlara yerleştiğini gösteriyor. Bu yaşam tarzı göçü kentteki diğer nüfus eğilimlerinin açıklanmasında da kullanılabilir. Kent merkezindeki yoğun nüfusa sahip ilçelerden kent çeperindeki ilçelere gidecek ekonomik sermayeye sahip olmayan nüfusun bir kısmı da kentin komşusu olan diğer kentlere doğru bir yöneliş içerisindedir. Başta kentin doğusundaki Kocaeli, Sakarya, Yalova ve batısındaki Tekirdağ, Edirne, Kırklareli gibi kentler olmak üzere nüfus, bölgedeki diğer yerleşim alanlarına doğru hareket ediyor. Ayrıca Güney Marmara bölgesindeki Bursa, Balıkesir, Çanakkale gibi kentlere doğru da özellikle emekliler tarafından yapılan bir göçten söz edilebilir.