İncecik, "Hava kalitesini belli standartlarla beraber tutturmamız gerekiyor. İstanbul’da hava kirliliği seviyelerine baktığımızda özellikle partikül seviyeleri standartların çok üzerinde. İstanbul’un pek çok yerinde yılın yarısından fazla bir zaman standartları aşıyor. Esenyurt’ta, Göztepe’de. İstanbul’u da içine alan, Marmaray’ı da hatta Anadolu’yu da içine alana büyük bir yüksek basınç merkezini yaşıyoruz. Bu yüksek basınç alanı sadece Türkiye’yi değil Yunanistan’ı da etkiliyor. Yüksek basıncın hava kalitesinin bozulmasına maalesef bir katkı var. Rüzgar olmayınca da kirleticilerin dağılmasına, yayılması gerçekleşemiyor ve birikmeye yol açıyor" dedi.
Prof. Dr. İncecik, "Sisli, yüksek basınçlı günlerde İstanbul’un Büyükada, Boğaziçi dışında hemen hemen her yerinde standartların aşıldığını görüyoruz. Esenyurt’ta, çok dramatik seviyeler var. 200 mikrogram bölü metreküpü aşan, 250 mikrogram metreküpe ulaşan partikül konsantrasyonları var. Anadolu Yakası’nda Göztepe’de çok ciddi bir kirlilik yoğunluğu var. O bölgede insanların pencere bile açmaması lazım. Çarşamba günü öğlene kadar devam edecek. Hava kirliliği giderek daha da artıyor. Çünkü trafik yoğunluğunda artış var" ifadelerini kullandı.
Çok yüksek partiküllerin solunduğunu dile getiren Prof. Dr. İncecik, "Yapılması gereken çok daha radikal çözümler var. Bütün otobüslerin elektrikli olması lazım. Ağır tonajlı, dizel araçların şehir merkezlerine girişlerine sınırlamalar getirilmesi gerekiyor. Şehir merkezlerinde, ana arterlerde yürümek bile tehlikeli. Birikmeler aynı bölgede oluyor. Metro ağı İstanbul’da çok yavaş ilerliyor. Elektrikli araçların artık hızlı bir şekilde devreye girmesi lazım. Yağışların partikülleri temizleme konusunda önemli bir katkısı var. Her şeyden önce doğal temizleyici. Havada partikülün kalmadığını dolasıyla o kirli havayı solumadan yere ulaştığını söyleyebiliyoruz" diye konuştu.
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Bilun Gemicioğlu ise, "Hava kirliliği maalesef bu dönemde çok artmış durumda. Özellikle solunum yolu hastalığı olan, astım, KOAH ve ya kronik hava yolu hastalıkları olan hastalarımız solunum güçlüğü çekmekteler. Aynı şekilde kalp rahatsızlığı bulunanlarda özellikle bu durumdan çok rahatsızlar.