13 Ağu 2017 17:31 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 23:03

İslamcı yazardan skandala sert tepki: “Ya Fuat Uğur'un işine son verilmeli ya da tedavi görmeli”

Türkiye gazetesi yazarı Fuat Uğur'un tarihi skandalına en sert tepkiyi o gösterdi.

Türkiye gazetesi yazarı Fuat Uğur, tarihi bir skandala imza attı. Uğur, yayımladığı fotoğraftaki kişiyi CHP milletvekili İlhan Kesici olmamasına rağmen öyle ilan etti, ardından da Kesici'nin ağzından sözler uydurdu.

Tartışma yaratan olayla ilgili yazar Kerime Yıldız, AKP Milletvekili Selçuk Özdağ’ın sitesi “Enpolitik”te dikkat çeken bir yazı kaleme aldı. Kerime Yıldız, Fuat Uğur’a “Rezâlet ortaya çıkınca Türkiye gazetesi, köşe yazısını internet sayfasından kaldırdı. Yâni gazete yönetimi, rezâleti kabul etti. Şimdi… O kişi İlhan Kesici olmadığına göre Fuat Uğur’un hatırladığı dâvûdî ses neyin nesi? Dâvûdî sesin söylediklerini nereden duydu?” sorularını yöneltti.

“ERDOĞAN’A DESTEK VERMEDİ HATIRLAYACAĞINI HİÇ ZANNETMİYORUM”

Fuat Uğur’un uydurduğu görüşmeyle ilgili iki ihtimal öne süren Kerime Yıldız, şunları yazdı:

“1-Fuat Uğur, yalan haberini kuvvetlendirmek için bunu uydurdu.

2-Fuat Uğur, haberin şehvetine kapıldı ve aynen böyle hatırladı.

Birinci ihtimâl doğru ise Fuat Uğur’un işine son verilmeli ve yalan haberden yargılanmalıdır. Bu kısım, İlhan Kesici’nin bileceği iş.

İkinci ihtimâl doğru ise zâten bu hâfıza ile gazetecilik yapmamalı ve tedâvi görmelidir. En başta kendi iyiliği, sonra bizim iyiliğimiz için…

Kendisinin de olduğu fotoğraftaki insanları teşhis edemeyen Fuat Uğur’un, 1994 belediye seçimlerinde Türkiye gazetesinin Erdoğan’a destek vermediğini ve karşısına aday çıkardığını hatırlayacağını hiç zannetmiyorum.”

“BİR OKUYUCU OLARAK FUAT UĞUR’DAN AÇIKLAMA BEKLİYORUM”

Kerime Yıldız, herkesin Fuat Uğur’dan özür beklerken Twitter’da “Yeminli düşmanlar tek tek ortaya çıktı. Başlarını soktukları karanlık mahzenlerden dışarıya çıkardılar. Hepsinin kuyruk acısı var” diye yazdığına dikkat çekerek şöyle devam etti:

“Fuat Uğur, yalan haberinin peşine düşenleri böyle tanımlıyor. Allah Allah! Sen kargaların güleceği yalan haber yap; fark edenler hatâlı olsun. Ben, yeminli düşman değilim. Başımı karanlık mahzenlere hiç sokmadığım için çıkarmam da söz konusu değil. Kuyruk acım da yok. Bir okuyucu olarak Fuat Uğur’dan açıklama bekliyorum. Eskiden, haber uydurmak diğer mahallenin basınına mahsûs zannederdik. Keçisi çalınan müftünün, Cumhuriyet gazetesi tarafından ‘Müftü keçi çaldı.’ şeklinde haber yapılması, en bilinen örnekti. Şimdi karşı mahallenin basını, bizim yalanlarımızı ortaya çıkarıyor. Yazık, çok yazık!”