İNTERNET MEDYASI FEDERASYONU'NDAN CENGİZ SEMERCİOĞLU'NA SERT TEPKİ!
Semercioğlu'nun internet medyasına yönelik tavrı nedeniyle İnternet Medyası Federasyonu bir bildiri yayınladı
İşte İnternet Medyası Federasyonu tarafından yapılan açıklama:
Hürriyet Kelebek Yazarı Cengiz Semercioğlu 10 gün önce bazı
internet sitelerinde, “hediye karşılığı haber yazmakla” itham
edildi. Bu ithama kanıt olarak da Semercioğlu’nun bir firmanın
davet ettiği geziden sonra o firmaya ait ürünleri köşesinde övmesi
gösterildi. Ve en son Hürriyet Okur Temsilcisi Faruk Bildirici,
Semercioğlu’nun bu tutumunu köşesinde eleştirerek, “Hürriyet
ilkeleriyle bağdaşmıyor” şeklinde bir değerlendirme yaptı. Cengiz
Semercioğlu, 11 Temmuz 2012 tarihli Hürriyet Kelebek ekinde bu
iddialara yanıt verirken Bildirici’nin kendisini aramadığını ifade
etti.
Oysa, Bildirici söz konusu yazısında tam aksini yazdı. Şöyle
diyordu Bildirici;
“Bu eleştiri ve iddiayı Semercioğlu’na aktardım. Özetle ‘Bana test
etmem için neredeyse her yeni telefon gelir. Ben de bu tür
karşılaştırmaları yıllardır yazarım’ yanıtını verdi. Arşivi
taradım, haklıydı. Daha önce de benzer yazılar yazmıştı. Örneğin,
11 Ağustos 2009 tarihli yazısı da ‘N97, iPhone’a karşı’ idi; o
yazıda da ‘iPhone ve Blackberry Bold’u bir kenara bıraktım, Nokia
N97 modelini kullanıyorum bir süredir" diyordu.
Söz konusu yazının muhatabı her ne kadar Faruk Bildirici gibi
gözükse de Semercioğlu’nun internet medyasına yönelik tavrı
nedeniyle İnternet Medyası Federasyonu olarak aşağıdaki soruları
sormak ve yanıtını istemek durumundayız.
Semercioğlu, Bildirici’ye yaptığı açıklamada, “Bana test etmem için
her yeni telefon gelir” diyerek, telefonun test amacıyla kendisine
geldiğini, dolayısıyla üstü örtülü olarak köşesinde yer verdiği o
telefonun da bu anlamda ona gelmesinin normal olduğunu ifade
ediyor. Ancak daha sonra fatura göstererek satın aldım diyor. Bu
iki tavırdan hangisi doğru?
2. Semercioğlu, köşesinde bir markayı övmesini
meslek etiğini anımsatarak eleştiren sitelere “Çapulcu siteler”
diye hakaret ediyor. Ama kendi ortağı olduğu bir medya sitesi var.
Semercioğlu’nun yükseldiği ve halen üzerinde sörf yaptığı dalgaya
hakaret etmesi, sözde küçük görmesi bir üste çıkma tavrı mıdır?
3. Semercioğlu’nun yazısı internet siteleriyle
birlikte sosyal medyada da milyonlarca okuyucu tarafından izlendi.
Semercioğlu’nun milyonlarca kişi tarafından kamuoyu oluşturulan bir
habere 10 gün tepkisiz kalmasını, “Ben onları ciddiye almam”
mantığı ile açıklanabilir mi? Eğer internet medyası ciddiye
alınmayacak bir mecraysa Semercioğlu neden hala bu mecrada da
faaliyet gösteriyor?
4. Telefon gerçekten de ücreti karşılığı alınmış
olsa bile, bir köşe yazarının köşesinden bir firmanın/markanın
reklamını yapması ne kadar doğru? Daha önce başka markalarının da
reklamını yapmıştım demek bir hafifletici neden olabilir mi? Bu
tavır gazetecilik etiğinin neresine düşmektedir?
İnternet Medyası Federasyonu olarak her fırsatta internet medyasını
kötüleyen, küçük gören ve hakaret etmekte bir beis görmeyen klasik
tavrı üzülerek izlerken aynı tavrı internet medyasının bir
temsilcisinin de göstermesini kınıyor ve hakaret yerine
sorularımıza yanıt bekliyoruz.
İNTERNET MEDYASI FEDERASYONU GENEL BAŞKANI TALAT
ATİLLA