İlknur Hanım uzun süredir ekranlardan uzaksınız, neler yapıyorsunuz?
Gelen teklifler oluyor, senaryolar okuyorum. Bu doğrultuda çalışmalar yapıyorum.
Oyunculuğu bırakmadınız yani...
Tabii ki bırakmadım. Ekrandan uzak kaldığım dönemde teklifler geldi ama beni heyecanlandıran işler olmadı. Kariyerimin ilk yıllarında, gençlik dönemlerinde senaryoları pek okumazdım ama şansıma hemen hemen her işim tuttu. Şimdi ise aksine senaryoyu okuduğumda işin tutup tutmayacağını daha iyi görebiliyorum. Çok göz önünde olup da her işi kabul etmenin doğru olmadığını düşünüyorum. Gelen teklifleri kabul etmeyince de şöyle bir durum oluyor; 'İlknur iş beğenmiyor', 'Oyunculuğu bıraktı' gibi algı oluşuyor... Durum tabi bundan çok daha farklı.
Ekranlardan uzak kaldığınız dönemde neler yaptınız?
Belli bir saatten sonra insanların bazen biraz geri çekilip, kendini dinleyip daha gelişmesi gerektiğini düşünüyorum. Ben de öyle yaptım. Kendimde eksik gördüğüm şeyleri tamamlamaya çalıştım. Uzun süredir görünmeyince, bir de sosyal medya kullanmayınca oyunculuğu bıraktığımı düşünenler oldu. Sosyal medya hesabını açtıktan sonra gelen güzel mesajlar beni çok mutlu etti. İnsanların beni yeniden ekranlarda görmek istediğini öğrendim.
Sizin döneminize göre dizi saatleri çok uzadı...
Ekranlarda olduğum dönemlerde diziler daha kısa süreliydi ama şartlarımız şimdiye göre zordu. İnsan eğer işini seviyorsa oynar. 48 saat uykusuz kaldığım çok zamanlarım oldu. İnsan sevdiği işi yaptığı zaman yorulmuyor. Daha çok şeyler yapıp, katmak istiyor. Bu dizi saatlerine verilen aşırı tepkileri şımarıklık gibi görüyorum. Türkan Şoray kanunları gibi geliyor bana.
Şöyle bir karakter gelse de canlandırsam dediğiniz bir rol var mı?
Sert ve iz bıraksın isterim. Gülen yüzlü İlknur'dan ziyade kötü kadın rolü istiyorum. Maalesef kötü roller daha çok akıllarda kalıyor. (Gülüyor)