Hüseyin Gülerce'den olay cemaat yazısı: Tayyip Erdoğan'a nasıl ihanet ettiler?
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın önceki gün söylediği "onlar Tayyip Erdoğan’a ihanet ettiler" sözü gündeme oturdu.
Gülen Cemaati ile son 2-3 yıldır yaşananların perde arkasını bir dönem Cemaat içinde önemli görevler üstlenmiş Hüseyin Gülerce yazdı.
17-25 Aralık operasyonlar sürecinde Zaman gazetesi ile yollarını ayıran Gülerce, Star gazetesindeki köşesinde ihanetle suçlanan Cemaat'i ayrıntılarıyla ele aldı.
2012'deki 7 Şubat MİT krizine kadar eğitim yoluyla gençliğe sahip çıktığı için Hizmet hareketine iktidarın tüm gücüyle destek verdiğini hatırlatan yazar, yazısına şöyle devam ediyor:
MİT KRİZİ VE GEZİ OLAYLARI
"Nereye kadar? 7 Şubat 2012’de bir savcı marifetiyle başlatılan MİT krizine kadar. Sonra 2013 Mayıs sonunda İstanbul’da Gezi Parkı olaylarındaki savrulmaları var. Gezicilere destek çıkmakla kalmadılar, Gülen “onlara çapulcu demeyin” diye sahiplenirken, hiç yapmadıkları bir üslupsuzluğa cür’et ettiler.
Zaman gazetesinde, Today’s Zaman’da Erdoğan’a hakaretler başladı. Gülen’in yol verdiği kendini bilmezler, sosyal medyada küfürler etme ahlâksızlığını bile yaptılar.
Erdoğan, itibarsızlaştırma saldırısının boy hedefiydi. Halkın seçtiği, sevdiği bir insana bu saldırının kaynağı kimlerdi, hangi odaklardı? Şaşıranların başında gelenlerden biri de bendim.
7 Şubat’ta devlete savaş açıldığı gün tepki verdim. “O savcıyı yabancı istihbarat merkezleri mi kullanıyor?” diye sordum. Gezi olayları için “Erdoğan gitsin, AK Parti kalsın Planı” ile karşı karşıya olduğumuzu Zaman’da yazdım.
SİYASİ DARBE İLE YENİ KABİNE
Devamı geldi. 17/25 Aralık’ta Başbakanın oğlunu, başbakanın evinde tutuklamaya kalkan bir siyasi darbeye teşebbüs ettiler. O gün bu tutuklama gerçekleşseydi, bizzat bana söylendiği gibi (isim de verdiler) bir ismin başkanlığında yeni kabine kurulacaktı. Kendilerine göre Bakanlar kurulu listesi bile hazırdı...
CHP VE HDP'YE DESTEK
Darbeleri başarısız olunca paniklediler, savrulmaya başladılar. Üç ay sonra 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde, kendilerine en büyük desteği vermiş olan Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlarını değiştirmeyi gözlerine kestirdiler. Onlar giderse AK Parti tökezler, Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığının önü kesilir hesabını yaptılar. Var güçleriyle CHP’li adayları desteklediler. Yine başaramadılar. Sonra cumhurbaşkanlığı seçiminde muhalefetin ortak adayına destek verdiler. Bir daha başarısız oldular. En sonunda 7 Haziran ve 1 Kasım’da HDP’yi desteklediler. 7 Haziran’dan sonra CHP-MHP-HDP hükümeti isteyecek kadar, yani PKK’nın siyasi temsilcisinin hükümet ortağı olması için çabalamaya kadar, kendilerini kaybettiler.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “bana ihanet ettiler” çıkışını iyi anlamak lazım. Samimiyetle her yardımı yaptığınız insanların ihaneti var.
ABD SENATOSUNDA İMZA TOPLADILAR
Erdoğan, ihanete uğrayan bir insanın haklı tepkisini veriyor. Aynı tepkiyi ben de veriyorum. Legal zeminde, mana boyutlu demokrasiyi savunarak bütün samimiyetinizle gönüllü olarak yer alıyorsunuz. Sonra bir bakıyorsunuz, Masonlukta bile olmayan bir gizlilikle ihanete doğru adım adım gidilmiş. Öyle ki, “Türkiye’nin MİT TIR’ları ile teröre destek verdiği”ni dünyaya jurnallemeye kadar. Öyle ki, ABD’de 100 senatörden 80’inden Yahudi lobisinin desteği ile Türkiye’nin Cumhurbaşkanı ve hükümeti aleyhinde imza toplamaya kadar...
İhanet karşısında iki şey söylenir: Kimsenin hatırına bakılmaz, Hakk’ın hatırı âlidir. Milletin hakkını gasp edenlerden bunun hesabı sorulur.