13 Nis 2018 10:28
Son Güncelleme: 24 Kas 2018 02:09
Hüseyin Gülerce açıkladı! FETÖ Muhsin Yazıcıoğlu'nu neden öldürdü?
BBP Kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun ölümüne ilişkin soruşturmada, savcılığın takipsizlik kararı bazı şüpheliler yönünden kaldırıldı.
"Gülen, Yazıcıoğlu’nu neden öldürdü" başlıklı köşesinde yeni
gelişmeyi değerlendiren Hüseyin Gülerce, şüphelilerin FETÖ
bağlantılarına dikkat çekti.
Kahramanmaraş 2. Sulh Ceza Hakimliği, Büyük Birlik Partisi (BBP) Kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ve 5 arkadaşının ölümüne ilişkin soruşturmada, savcılık tarafından FETÖ darbe girişiminden 1 ay önce verilen verilen "kovuşturmaya yer olmadığına" dair kararı, bazı şüpheliler yönünden kaldırdı.
GÜLEN'İN KAZADAN SONRAKİ SÖZLERİ
FETÖ'nün elebaşı Fetullah Gülen'in baş şüpheli olduğu bu yeni soruşturma dosyasına, Fetullah Gülen'in kazadan 5 gün sonra çekilen; "Bir ilahi tokatla dışarı atıldı" ve "Bir perşembe günü vefat edip cuma günü cenazesine ulaşıldı" sözlerinin yer aldığı görüntüler de kondu.
KONTROLÜNE GİRMEDİĞİ İÇİN
Çarpıcı gelişmeyi köşesinde ele alan Star gazetesi yazarı Hüseyin Gülerce, "FETÖ elebaşı Gülen Muhsin Yazıcıoğlu’nu tek bir sebepten; kontrolüne girmeyen ve ileride kendisinin önünü kesecek lider şahsiyetlerden biri olduğu için öldürtmüştür" dedi.
"3 gün önce alınan kovuşturulması gerekenler kararındaki 20 isimden bazılarının aşağıdaki FETÖ bağlantıları, infaz emrinin bizzat Gülen tarafından verildiğini kanıtlıyor. Bu isimlerin 15 Temmuz’dan sonra ortaya çıkan FETÖ bağlantılarına bakalım" diye yazan Gülerce, yazısında şüphelilerin FETÖ bağlantılarına yer verdi.
İŞTE O ŞÜPHELİLER VE FETÖ BAĞLANTILARI
"Helikopterde inceleme yapan kaza kırım ekibinde yer alan eski Yarbay Davut Uçum ve eski astsubay Aydın Özsıcak, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a suikast girişimi ve 2 polisin şehit edilmesine ilişkin Muğla'da görülen davada, ağırlaştırılmış müebbet ve müebbet hapis cezalarına çarptırılmıştı.
Şüphelilerden Dursun Özmen ise kaza tarihinde Kahramanmaraş Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdür Yardımcısıydı. FETÖ/PDY soruşturması kapsamında Isparta'da "anayasal düzeni ihlal" suçundan tutuklanan Özmen, Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu kararıyla görevden ihraç edilmişti.
Şüphelilerden olay tarihinde Ankara İstihbarat Şube Müdürlüğünde görevli Mehmet Gül'ün ise kaza günü Özmen ile birçok kez telefon görüşmesi yaptığı ortaya çıkmıştı.
Eski istihbaratçı emniyet müdürü Tamer Bülent Demirel, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesi ve eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve bazı MHP'li yöneticilere yönelik "kaset komplosu" davalarının sanıkları arasında yer alıyor. Demirel'in, Ağustos 2014'ten itibaren üç ayrı hattından FETÖ'nün kriptolu haberleşme programı ByLock'u kullandığı belirtiliyor.
Ali Orhan Dinç, kazanın olduğu tarihte Kayseri Emniyet Müdürlüğü'nde İstihbarat Müdürü olarak görev yapıyordu. Dinç hakkında FETÖ kapsamında dava açılmış, ByLock kullandığı kaydedilmişti.
Eski emniyet müdürü Mehmet Karatekin de "kaset komplosu" davasında yargılanıyor. 2009-2014 arasında Kahramanmaraş İstihbarat Şube Müdürlüğünde görevde bulunan Karatekin, Aksaray Emniyet Müdürlüğü'nde şube müdürüyken 2016'da meslekten ihraç edilmişti. Karatekin'in ByLock kullanıcısı olduğu bildirilmişti.
Eski hava tuğgeneral Mehmet Yalınalp, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Almanya'daki NATO üssünde görevliydi. Türkiye'ye dönmesi yönündeki çağrılara uymayarak Almanya'ya sığındı.
İsmail Duman olay tarihinde Kahramanmaraş İstihbarat Şube Müdürü'ydü. Duman, FETÖ'nün usulsüz dinlemelerine ilişkin Ankara'da yargılanıyor.
Ali Poyraz da usulsüz dinleme ile Hrant Dink cinayeti davasının sanıkları arasında bulunuyor.
Mazlum Koçoğlu, kaza tarihinde Jandarma Alay Komutanı, Ali Armağan ise Yalova Hava Meydan Komutanı'ydı.
Orhan Özdemir, kaza tarihinde Kayseri Emniyet Müdürü'ydü.
Nusret Memiş, kazaya ilişkin olay yeri görüntülerini çeken astsubaydı.
Helikopter kazasıyla ilgili dosyaya 3 yıl süreyle Malatya'da bakan dönemin 2 özel yetkili cumhuriyet savcısı Özden Doğan ve Şeref Gürkan da FETÖ üyesi oldukları gerekçesiyle tutuklanmışlardı.
Kahramanmaraş 2. Sulh Ceza Hakimliği, Büyük Birlik Partisi (BBP) Kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ve 5 arkadaşının ölümüne ilişkin soruşturmada, savcılık tarafından FETÖ darbe girişiminden 1 ay önce verilen verilen "kovuşturmaya yer olmadığına" dair kararı, bazı şüpheliler yönünden kaldırdı.
GÜLEN'İN KAZADAN SONRAKİ SÖZLERİ
FETÖ'nün elebaşı Fetullah Gülen'in baş şüpheli olduğu bu yeni soruşturma dosyasına, Fetullah Gülen'in kazadan 5 gün sonra çekilen; "Bir ilahi tokatla dışarı atıldı" ve "Bir perşembe günü vefat edip cuma günü cenazesine ulaşıldı" sözlerinin yer aldığı görüntüler de kondu.
KONTROLÜNE GİRMEDİĞİ İÇİN
Çarpıcı gelişmeyi köşesinde ele alan Star gazetesi yazarı Hüseyin Gülerce, "FETÖ elebaşı Gülen Muhsin Yazıcıoğlu’nu tek bir sebepten; kontrolüne girmeyen ve ileride kendisinin önünü kesecek lider şahsiyetlerden biri olduğu için öldürtmüştür" dedi.
"3 gün önce alınan kovuşturulması gerekenler kararındaki 20 isimden bazılarının aşağıdaki FETÖ bağlantıları, infaz emrinin bizzat Gülen tarafından verildiğini kanıtlıyor. Bu isimlerin 15 Temmuz’dan sonra ortaya çıkan FETÖ bağlantılarına bakalım" diye yazan Gülerce, yazısında şüphelilerin FETÖ bağlantılarına yer verdi.
İŞTE O ŞÜPHELİLER VE FETÖ BAĞLANTILARI
"Helikopterde inceleme yapan kaza kırım ekibinde yer alan eski Yarbay Davut Uçum ve eski astsubay Aydın Özsıcak, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a suikast girişimi ve 2 polisin şehit edilmesine ilişkin Muğla'da görülen davada, ağırlaştırılmış müebbet ve müebbet hapis cezalarına çarptırılmıştı.
Şüphelilerden Dursun Özmen ise kaza tarihinde Kahramanmaraş Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdür Yardımcısıydı. FETÖ/PDY soruşturması kapsamında Isparta'da "anayasal düzeni ihlal" suçundan tutuklanan Özmen, Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu kararıyla görevden ihraç edilmişti.
Şüphelilerden olay tarihinde Ankara İstihbarat Şube Müdürlüğünde görevli Mehmet Gül'ün ise kaza günü Özmen ile birçok kez telefon görüşmesi yaptığı ortaya çıkmıştı.
Eski istihbaratçı emniyet müdürü Tamer Bülent Demirel, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesi ve eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve bazı MHP'li yöneticilere yönelik "kaset komplosu" davalarının sanıkları arasında yer alıyor. Demirel'in, Ağustos 2014'ten itibaren üç ayrı hattından FETÖ'nün kriptolu haberleşme programı ByLock'u kullandığı belirtiliyor.
Ali Orhan Dinç, kazanın olduğu tarihte Kayseri Emniyet Müdürlüğü'nde İstihbarat Müdürü olarak görev yapıyordu. Dinç hakkında FETÖ kapsamında dava açılmış, ByLock kullandığı kaydedilmişti.
Eski emniyet müdürü Mehmet Karatekin de "kaset komplosu" davasında yargılanıyor. 2009-2014 arasında Kahramanmaraş İstihbarat Şube Müdürlüğünde görevde bulunan Karatekin, Aksaray Emniyet Müdürlüğü'nde şube müdürüyken 2016'da meslekten ihraç edilmişti. Karatekin'in ByLock kullanıcısı olduğu bildirilmişti.
Eski hava tuğgeneral Mehmet Yalınalp, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Almanya'daki NATO üssünde görevliydi. Türkiye'ye dönmesi yönündeki çağrılara uymayarak Almanya'ya sığındı.
İsmail Duman olay tarihinde Kahramanmaraş İstihbarat Şube Müdürü'ydü. Duman, FETÖ'nün usulsüz dinlemelerine ilişkin Ankara'da yargılanıyor.
Ali Poyraz da usulsüz dinleme ile Hrant Dink cinayeti davasının sanıkları arasında bulunuyor.
Mazlum Koçoğlu, kaza tarihinde Jandarma Alay Komutanı, Ali Armağan ise Yalova Hava Meydan Komutanı'ydı.
Orhan Özdemir, kaza tarihinde Kayseri Emniyet Müdürü'ydü.
Nusret Memiş, kazaya ilişkin olay yeri görüntülerini çeken astsubaydı.
Helikopter kazasıyla ilgili dosyaya 3 yıl süreyle Malatya'da bakan dönemin 2 özel yetkili cumhuriyet savcısı Özden Doğan ve Şeref Gürkan da FETÖ üyesi oldukları gerekçesiyle tutuklanmışlardı.