Hüseyin Çelik yazdı, Arınç retweet etti: Tuvaletlerin kapısına bile yazılamayacak...
AKP’ye karşı bayrak açan ekipte yer alan Hüseyin Çelik, “İstişare, eleştiri ve linç” başlıklı yazı kaleme aldı.
Eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı
hedef alan açıklamalarının ardından, Arınç’a destek veren isimlerin
başında gelen Hüseyin Çelik eleştirilere yazıyla yanıt verdi.
"İstişare, eleştiri ve linç " başlıklı yazısında Çelik,
"Tuvaletlerin kapısının arkasına bile yazılamayacak ifadelerle bize
saldırılmasının akıl tutulmasından başka izahı yoktur" dedi.
“Bir yerde eleştiri ve tartışma varsa orada gelişme vardır, ortak
akıl vardır, hayır ve bereket vardır” diyen Çelik, şöyle devam
etti:
“ŞAK ŞAKA, KÜLAH KAPMAK İÇİN TABASBUS VE YALAKALIĞA
BIRAKMIŞSA…”
“Eğer eleştiri ve tartışma yerini kayıtsız şartsız tasdik etmeye,
ululamaya, şak şaka, külah kapmak için tabasbus ve yalakalığa
bırakmışsa orada ortak akıl kaybolmuştur, hayır ve bereket yok
olmuş demektir. Eleştiri ve tartışmanın olmadığı yerde önce
durağanlık, sonra çürüme başlar.
Yanlış anlaşılmasın istişare, önceden biri veya birileri tarafından
kararlaştırılan konuların bir heyete tasdik ettirilmesi değildir.
İstişare, her türlü peşin kabulden arınmış bir tartışmayı ve fikir
alışverişini gerektirir. Yani miş gibi yapmak istişare olmaz.”
“AK PARTİ GENÇLİĞİNİ BUNDAN TENZİH EDERİM”
Hüseyin Çelik, “Sayın Arınç’ın, benim veya başka bir arkadaşımızın
söyledikleri, yazdıkları bazı Ak Partili arkadaşların, bazı
kapıkulu gazetecilerinin veya sosyal medya kullanıcısı sözümona
troll ve troliçelerin hoşuna gitmeyebilir” dedi.
Linç kampanyasının insanlıkla ve İslamlıkla bağdaşmadığını söyleyen
Çelik, şöyle devam etti:
“Bizi bundan dolayı eleştirmek de en tabii haklarıdır. Ancak
tuvaletlerin kapısının arkasına bile yazılamayacak ifadelerle bize
saldırılmasının akıl tutulmasından başka izahı yoktur. Ben Ak
Partilileri ve Ak Parti gençliğini bundan tenzih ederim. Çünkü Ak
Parti gençliğinin böyle bir seviyesizliğe alet olmayacağına
inanıyorum. Eleştirmekle hakaret etmek, haysiyet cellatlığı yapmak,
işi şahsiyata dökmek, insanların aile fertlerine saldırmak, onları
paralelci ilan etmek ve nihayet bütün bunları fikrini söyleyen,
itirazını medeni bir şekilde dillendiren kişiye karşı bir linç
kampanyasına dönüştürmek demokrasiyle de insanlıkla da, islamlıkla
da bağdaşmaz.”
ERDOĞAN’A “GÜÇ ZEHİRLENMESİ” GÖNDERMESİ
“Özgüven patlaması ve güç zehirlenmesi” diyerek Cumhurbaşkanı
Erdoğan’a göndermede bulunduğu yorumlanan Hüseyin Çelik, “Sitem
eden, kırgın olan veya zarar vermemek adına kenarda duran herkese
‘sanki kunduramdan bir çivi düşmüş’ muamelesi yaparsa gün gelir
yalın ayak kalmak mukadder olur. Bizden söylemesi” diye
yüklendi.
‘NİYE AHMET HAKAN, NİYE HÜRRİYET?’
Hüseyin Çelik, yazısının “Not” düşerek şunları kaleme aldı:
“Ahmet Hakan, geçen Perşembe günü benimle bir söyleşi yaptı ve
geçen Cumartesi günü Hürriyet’teki köşesinde bana sorduğu bazı
soruları zikredip söyleşinin önümüzdeki Çarşamba günü Hürriyet’te
yayımlanacağını yazdı. Bunun üzerine bazı Ak Partili arkadaşlarım
beni arayarak ‘niye Ahmet Hakan, niye Hürriyet?’ diye sordular. Ben
de onlara ‘diğerlerinden teklif geldi de biz mi red ettik.’
dedim.”
SADULLAH ERGİN DE PAYLAŞTI
AKP’li eski Bakan Sadullah Ergin de Hüseyin Çelik’in yazısını
“Dostça serzenişler” mesajıyla Twitter’da paylaştı.