"HÜRRİYET GAZETESİ'NİN UTANMA DUYGUSUNU KAYBETMİŞ TETİKÇİSİ!.." YAVUZ SEMERCİ MEHMET Y.YILMAZ'A CEVABI 'BABASININ MALI OLAN YERDEN' VERDİ!..
Hürriyet Gazetesi´nin tetikçi unvanını büyük bir başarı ile devam ettiren Mehmet Y.Yılmaz, geçmişte Fatih Altaylı ile kavgamızı gündeme getirip, şimdi onunla birlikte olup Doğan´a "salladığımızı" yazmış.
Babamın malı olan yerden yanıt vereceğim!
Diyorlar ki, "Danıştay´da Doğan´ın lehine bir karar verileceğini ilk sen yazdın ve bu bilgiyi büyütmedin, neden?
Büyütmedim, çünkü kim olursa olsun yargıyı etki altına alacak haberlerden hep kaçındım. Yargıya intikal etmiş konuların soğukkanlı ve yorumdan uzak bir şekilde okura verilmesi gerektiğine inanırım.
Nitekim Danıştay´ın verdiği karar, Doğan´dan istenen 3.7 milyarlık teminatı da ortadan kaldıracak niteliklere sahip. En azından anladığım bu. Konuyu detaylı işleyecektim ama olmadı. Çünkü;
***
Dün Hürriyet Gazetesi´nin tetikçi unvanını büyük bir başarı ile devam ettiren Mehmet Y.Yılmaz, geçmişte Fatih Altaylı ile (yanlış anlama üzerine kurulu) kavgamızı gündeme getirip, şimdi onunla birlikte olup Doğan´a "salladığımızı" yazmış. Birkaç yıl önce gerçekten çok ağır bir yazı yazmıştım. Çünkü iftiraya uğramıştım ve yazının daha da ağır olmasını Zafer Mutlu engellemişti.
Yazarlık dönemim boyunca sadece ve sadece kendi analizlerim sonucunda ulaştığım verileri savundum ve nerede olursam olayım doğru bildiğimi yazdım. Benim için en zor olan medya sektörüne yönelik analiz ve haberlerdir. Çünkü yazınıza bilgi yerine çamur ile yanıt alma olasılığınız yüksektir. Nitekim, bu köşeden Mehmet Y. Yılmaz´a geçmişte yargıyı etki altına alan yazılarını hatırlattım. Ve bugün bu tip yazılardan şikayet etmemesi gereken tek medya kuruluşunun Doğan Grubu olduğu söyledim.
İstedim ki rakipleri (aslında kim olursa olsun) hakkında yazı yazan herkese, bir gün kendisinin de bu yargısız infazlara uğrayacağını göstermekti. Utanalım istedim!
Ancak "utanma duygusunu" kaybetmiş Mehmet Y. Yılmaz gibileri, olayın özünü tartışmaktan çok, rakibine küfür etmeyi seviyor.
Yanıldığı nokta şu: Benim kendisine veya patronuna sallamam için Habertürk´e ve bu köşeye ihtiyacım yok. Ayrıca bu köşeler babamızın malı değil.
O yüzden kendisine ve yazısını teşvik eden patronuna yönelik yaklaşımlarımı babamın malı olan yer, yani gazeteport.com´dan vereceğim. Günde 100 bin kişinin ziyaret ettiği, link siteleriyle birlikte günde yaklaşık 500 bin kişinin haberlerimizi okuduğu sitede bu hafta yeni bir diziye başlamaya karar verdim.
***
Fatih Altaylı, yayınlarımızı değerli bulursa, Habertürk´ten yayınlar...
Öncelikle ABD´de olsa, elleri kelepçeli mahkemeye çıkarılması gereken ve hapislerde sürünmesi mümkün bir ailenin borsa operasyonlarını dile getireceğiz.
Gerçekten yakın geçmişi çabuk unutuyoruz.
Türk medya sektöründe rekabeti yok eden pazar payları ve rekabet yasalarına aykırı durumları ortaya koyacağız.
Tetikçi yazarların insanlara ahlak dersi verirken kendi ahlaksızlıklarını okurla paylaşacağız. Hatta onlar için köşeler açacağız.
Bir de önümüzdeki hafta "Doğan Grubu´nun en tetikçi yazarını yapacağımız anket ile okurlara" seçtireceğiz. Öncelikle bu ankette yer alacak yazarları okurların oyları ile seçeceğiz. Sonra en iyisini tespit edeceğiz. Kabul edilirse elbette, birinci gelene 5 bin TL vereceğiz.
Nasıl olsa babamızın parası!
***
Anlayacağınız, ben babamın malından (gerçeklerden sapmadan) istediğimi yazarım ama Mehmet Y. Yılmaz gibileri köşelerinden patronlarının istedikleri yazabilir.
Aydın Doğan ile de farkım var. Ben onun hakkında yazarken birine ihtiyacım yok. O ise her zaman bir tetikçi bulmak zorunda. Şu anda yaptığı gibi...
Yavuz SEMERCİ/Gazeteport