09 Kas 2016 15:40
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 21:39
Hükümetten Cumhuriyet'e 'kayyum' açıklaması: "Kanunda bu görev ve yetki var"
Başbakan Yardımcısı Kaynak, TBMM'de sorular üzerine Cumhuriyet Vakfı'yla ilgili açıklamalarda bulundu.
Geçen gün toplanan TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Cumhuriyet gazetesinin vakıf yönetim yapısı gündeme geldi. Vakıflar Genel Müdürlüğü'nden sorumlu Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, komisyonda Cumhuriyet Vakfı'ndaki seçimlerde neyin sorun olduğuna dair ayrıntılı bir açıklama yaptı.
Amaçlarının gazeteye kayyum atamak olmadığını belirten Veysi Kaynak, tartışmanın çıktığı noktanın vakıf senedindeki, “Toplantı nisabı yarıdan 1 fazla üyenin katılmasıyla oluşur, kararlar oy çokluğuyla alınır” şeklindeki hükmü ile, fiilî üye sayısı mı yoksa senedin 10’uncu maddesinde belirtilen “Yönetim kurulu 12 kişiden oluşur” şeklinde bahsedilen 12 kişilik üye sayısının mı esas alınacağına ilişkin olduğunu vurguladı.
“BURAYA BİR KAYYUM ATAYIN DİYEBİLİRDİK”
Başbakan Yardımcısı, vakıf yönetim kurulundaki tartışmaya ilişkin mahkemeye sunulan bilirkişi raporunu da aktardı. Veysi Kaynak komisyonda şunları söyledi:
“Burada, tabii, mevcut soruşturmanın vakfın yönetiminin usulsüz bir şekilde ele geçirildiğine ilişkin bir şikâyet üzerine yapılan bir soruşturma var, daha sonra hepinizin, belki Sayın Bekaroğlu’nun ve Musa Bey’in de söylediği gibi, ifade etmeye çalıştığı gibi Cumhuriyet gazetesinin yayın politikasıyla bunun birbiriyle ilişkilendirilme meselesi de ayrı bir konudur. Bizim Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak 2’nci kısma ilişkin ben yargıdaki yürüyen bir işle ilgili bir şey söylemeyi doğru bulmam ama 1’inci kısımla ilgili biz şunu yapabilirdik çok değerli milletvekilleri; biz Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak asliye hukuk mahkemesine müracaat edebilirdik, diyebilirdik ki: ‘Cumhuriyet gazetesinin yönetim kurulu üyeleri usulüne uygun seçilmemiştir, vakıf senedine aykırıdır ve Vakıflar Kanunu’muzun bize verdiği görev mucibince Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ‘Buraya bir kayyum atayın.’’ diyebilirdik. Ama biz bunu söylemedik. İstiyoruz ki Cumhuriyet gazetesi yönetimi kendi yanlışını kendisi gidersin.”
“KANUNDA BU GÖREV VE YETKİ VAR”
Kaynak ayrıca “Ancak Cumhuriyet gazetesinin vakfın yönetimi el değiştirdikten sonra yayın politikasında bir değişiklik olup olmadığı, yayın politikasındaki değişikliğin bir suç unsuru oluşturup oluşturmadığı hususundaki takdir tamamıyla ve tabiatıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma çerçevesinde yargı mercilerinindir. Tekrar ediyorum: Biz buna politik bir müdahale yapmış olsaydık zaten ‘Kayyum ata’ derdik, kanunda bu görev ve yetki var. Ama bizim isteğimiz, vakfın yönetiminin kendi kendinin o eksikliğini ya da yanlışlığını -hangisini kabul ederseniz- düzeltmesine imkân vermektir” ifadelerini kullandı.
Başbakan Yardımcısı Kaynak “Gazetenin şu andaki yönetim kurulunun aldığı kararı zaten bir önceki yönetim kurulunun şikâyet ederek başlattığı bir süreçtir bu. Bize sadece, hem şikâyet üzerine yaptırdığımız teftiş incelemesi hem de Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yaptığı bilirkişi raporu aynı şeyleri söylemektedir” dedi.
Amaçlarının gazeteye kayyum atamak olmadığını belirten Veysi Kaynak, tartışmanın çıktığı noktanın vakıf senedindeki, “Toplantı nisabı yarıdan 1 fazla üyenin katılmasıyla oluşur, kararlar oy çokluğuyla alınır” şeklindeki hükmü ile, fiilî üye sayısı mı yoksa senedin 10’uncu maddesinde belirtilen “Yönetim kurulu 12 kişiden oluşur” şeklinde bahsedilen 12 kişilik üye sayısının mı esas alınacağına ilişkin olduğunu vurguladı.
“BURAYA BİR KAYYUM ATAYIN DİYEBİLİRDİK”
Başbakan Yardımcısı, vakıf yönetim kurulundaki tartışmaya ilişkin mahkemeye sunulan bilirkişi raporunu da aktardı. Veysi Kaynak komisyonda şunları söyledi:
“Burada, tabii, mevcut soruşturmanın vakfın yönetiminin usulsüz bir şekilde ele geçirildiğine ilişkin bir şikâyet üzerine yapılan bir soruşturma var, daha sonra hepinizin, belki Sayın Bekaroğlu’nun ve Musa Bey’in de söylediği gibi, ifade etmeye çalıştığı gibi Cumhuriyet gazetesinin yayın politikasıyla bunun birbiriyle ilişkilendirilme meselesi de ayrı bir konudur. Bizim Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak 2’nci kısma ilişkin ben yargıdaki yürüyen bir işle ilgili bir şey söylemeyi doğru bulmam ama 1’inci kısımla ilgili biz şunu yapabilirdik çok değerli milletvekilleri; biz Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak asliye hukuk mahkemesine müracaat edebilirdik, diyebilirdik ki: ‘Cumhuriyet gazetesinin yönetim kurulu üyeleri usulüne uygun seçilmemiştir, vakıf senedine aykırıdır ve Vakıflar Kanunu’muzun bize verdiği görev mucibince Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ‘Buraya bir kayyum atayın.’’ diyebilirdik. Ama biz bunu söylemedik. İstiyoruz ki Cumhuriyet gazetesi yönetimi kendi yanlışını kendisi gidersin.”
“KANUNDA BU GÖREV VE YETKİ VAR”
Kaynak ayrıca “Ancak Cumhuriyet gazetesinin vakfın yönetimi el değiştirdikten sonra yayın politikasında bir değişiklik olup olmadığı, yayın politikasındaki değişikliğin bir suç unsuru oluşturup oluşturmadığı hususundaki takdir tamamıyla ve tabiatıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma çerçevesinde yargı mercilerinindir. Tekrar ediyorum: Biz buna politik bir müdahale yapmış olsaydık zaten ‘Kayyum ata’ derdik, kanunda bu görev ve yetki var. Ama bizim isteğimiz, vakfın yönetiminin kendi kendinin o eksikliğini ya da yanlışlığını -hangisini kabul ederseniz- düzeltmesine imkân vermektir” ifadelerini kullandı.
Başbakan Yardımcısı Kaynak “Gazetenin şu andaki yönetim kurulunun aldığı kararı zaten bir önceki yönetim kurulunun şikâyet ederek başlattığı bir süreçtir bu. Bize sadece, hem şikâyet üzerine yaptırdığımız teftiş incelemesi hem de Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yaptığı bilirkişi raporu aynı şeyleri söylemektedir” dedi.