Hrant Dink'in Tuzla Ermeni Yetimhanesi yıkılıyor
Tuzla’daki Ermeni yetimhanesi yıkılıyor. Hrant Dink ile yetimhanede kalan Garabet Orunöz, alana havuzlu villaların yapılacağını söyledi.
Suikaste kurban giden Agos gazetesinin kurucu genel yayın yönetmeni
Hrant Dink ve eşi Rakel Dink ile birçok Ermeni yetimin kaldığı
Tuzla'daki Ermeni yetimhanesi (Kamp Armen) yıkılıyor.
79 yıl önce el konulan Azınlık vakıflarının taşınmazları için 4 yıl
önce iade kanunu çıkarken, Gedikpaşa Ermeni Yetimhanesi'ne bağlı
Tuzla'daki yaz kampı listede yer almamıştı.
Binanın, 1950'de bir Ermeni vatandaş tarafından bağışlandığı için,
36 beyannamesinde tapuya tescil ettirilmediği ifade
edilmişti.
Hrant Dink ile beraber aynı dönem kampta kalan arkadaşı Garabet
Orunöz, 8 bin 552 metrekarelik alanda havuzlu villalar yapılacağını
söyleyerek, "Bu alan 1961'de Gedikpaşa Ermeni Protestan Kilisesi
Vakfı tarafından satın alındı. 1962'de de kampın temeli atıldı.
Vakıflar Genel Müdürlüğü'nden de izin alındı. Arsa sahibi de Sait
Durmaz ailesiydi ve bedel ödenerek arsa alındı. Durmaz'ın
çocuklarından o alanda 600 metrekarelik bir arazi alındı. 1977
yılında 600 metrekarelik alanı satın alan müteahhit tapu
birleştirme davası açıp kampın arazisi ile kendi tapusunu
birleştirdi. 1974'te çıkarılan azınlık vakıfları mülk edinemez
yasasına dayanarak alana el konuldu" dedi.
İMZA KAMPANYASI BAŞLATILDI
Tuzla Ermeni Yetimhanesi Kamp Armen'in bu mayıs ayı sonunda tahliye
edilmesi gündemde.
Buna karşın, Kamp Armen’den kalan son izlerin de yok edilmemesi
için bir imza kampanyası başlatıldı.
ÇOCUKLAR HAYAT VERDİ
Bir zamanlar Gedikpaşa Ermeni Yetimhanesi'ne bağlı olarak Ermeni
çocuklarının gittiği bir yaz kampı olan Kamp Armen çocukların
emeğiyle var edilmiş bir yapıydı.
Kampta kalan çocuklar inşa sürecinde de katılmış, denizden kum
taşımış; içinde yaşarken kendine yeten bir dünya yaratmıştı.
Kamp Armen içinde yetiştirdikleri hayvanlarla, büyüttükleri meyve
ağaçlarıyla, aralarındaki işbölümüyle barındırdığı çocukları hayata
hazırlayan, sürdürülebilir bir hayat veren bir eğitim
merkeziydi.
Devlet baskısıyla 1983’te kapatıldı.
YETERSİZ KANUN
2011’de azınlık vakıflarının 1974'ten itibaren el konmaya başlanan
taşınmazlarının iadesini, üçüncü şahıslara geçen taşınmazlarının da
belirlenecek bedel üzerinden tazminini düzenleyen bir kanun
hükmünde kararname çıktıysa da Kamp Armen bu düzenlemenin
sınırlarının dışına kaldı.
28 Ağustos 2011’de Resmi Gazete'de yayınlanan kanun hükmünde
kararname, azınlık vakıflarının 1936 beyannamesinde zikredilen ama
o zaman tapuda kaydı bulunmayan veya daha sonra el konulan
gayrimenkullerin iadesini sağlıyordu.
Kamp Armen'in arazisi Gedikpaşa’daki Ermeni Protestan Kilisesi
tarafından 1961’de, Tuzlalı Durmaz ailesinden alındı ve kilise
adına tescil edildi.
Senelerce çok sayıda yetim Ermeni çocuğa yuva olmuş bu kamp, yıllar
sonra azınlık vakıflarının mal edinemeyeceği gerekçesiyle
yetimhanenin elinden alındı ve satıldı.
Zaman içinde arazi birden fazla kez el değiştirdi. Zaman zaman yeni
sahipleri üzerine yapılacak projeler planladıysa da bunlar hiçbir
zaman gerçekleşmedi.
Hiçbir dönemde restorasyon izni verilmeyen kamp binası yıllarca
atıl durumda kaldı.
EMEĞİ GEÇENLERİN YAŞATTIĞI TARİH
Kamp Armen’de yetişmiş, kimi Türkiye’de kimi yurtdışında yaşayan
insanlar kampı hiçbir zaman gerçek anlamda terk etmedi.
Kampı kolladılar, binayı ayakta tuttular, yılda bir gün kamp
alanında bir araya gelmeye devam ettiler.