HMPV Nasıl Bulaşıyor?
HMPV, solunum yoluyla bulaşan virüsler arasında yer alıyor. En yaygın bulaşma şekli, enfekte kişilerin öksürme veya hapşırma sırasında havaya saçtıkları damlacıklarla gerçekleşiyor. Bu damlacıklar, virüsü solunum yoluyla başkalarına kolayca taşıyabiliyor.
Ayrıca, enfekte yüzeylere dokunduktan sonra elleri ağıza, buruna veya göze götürmek de virüsün bulaşmasına neden olabiliyor. El sıkışma gibi yakın fiziksel temaslar da HMPV’nin yayılmasında etkili.
Kış aylarında, insanların kapalı alanlarda daha fazla vakit geçirmesi, virüsün daha hızlı yayılmasına zemin hazırlıyor. Bu durum, özellikle okullar, ofisler ve toplu taşıma araçları gibi kalabalık ortamlarda bulaş riskini artırıyor. Bu nedenle, el hijyenine dikkat etmek, öksürük ve hapşırık sırasında ağız ve burun kapatmak gibi basit önlemler bulaşma riskini azaltmada önem taşıyor.
HMPV'nin en yaygın belirtileri
Çin'de ortaya çıkan yeni virüs HMPV'nin en yaygın belirtileri şöyle:
-
Öksürük
-
Ateş
-
Hırıltı
-
Burun tıkanması
-
Burunda akıntı
-
Boğaz ağrısı
-
Nefes darlığı
Neden Çocuklar ve Yaşlılar HMPV risk grubunda?
HMPV, özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan grupları hedef alır. Çocuklar, bağışıklık sistemlerinin henüz tam gelişmemiş olması nedeniyle virüse karşı daha savunmasızdır. Benzer şekilde, yaşlılarda bağışıklık sistemi yaşla birlikte zayıfladığı için enfeksiyon riski artar. Solunum yollarında kronik hastalıkları bulunan bireyler de bu virüsle daha ciddi sorunlar yaşayabilir.
Uzmanlara göre, HMPV’ye bir kez yakalanmak bağışıklık kazandırabilir, ancak bu bağışıklık kalıcı değildir. Bir kişi yaşamı boyunca birden fazla kez bu virüse yakalanabilir. İlk enfeksiyonun genellikle en ciddi olduğu, sonraki enfeksiyonların ise bağışıklık sistemi AIDS veya kanser gibi hastalıklarla zayıflamadığı sürece daha hafif geçtiği belirtiliyor.
Bununla birlikte, HMPV’nin on yıllardır insanlar arasında dolaşıyor olması nedeniyle, küresel ölçekte toplumda belirli bir bağışıklık düzeyi oluştuğu düşünülmektedir. Bu durum, yayılımın kontrol altına alınmasında etkili olabilir. Ancak çocuklar ve yaşlılar için dikkatli olunması ve koruyucu önlemler alınması hala büyük önem taşıyor.
Çin’de Durum Nasıl?
Çin’de hastanelerdeki yoğunluğu ve insanların maske taktığını gösteren fotoğraflar, sosyal medyada hızla yayılarak panik yarattı. Özellikle, bazı yerel haberlerde hastanelerdeki durumun Covid-19’un başlangıç dönemine benzetilmesi dikkat çekti.
Çin Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi Başkanı Kan Biao, kış ve bahar aylarında çeşitli solunum yolu hastalıklarının artmasının beklendiğini ifade etti. Bir basın toplantısında konuşan Biao, 14 yaş altındaki HMPV vakalarında belirgin bir artış görüldüğünü de dile getirdi. Ancak, toplam solunum yolu hastalığı vakalarının 2024’te, bir önceki yıla kıyasla daha düşük seyretmesini beklediklerini belirtti.
Uzmanlar, HMPV’nin Çin’de bu kış epidemik bir yükseliş sergileyen dört virüsten biri olduğuna dikkat çekiyor. Epidemi Müdahalesi ve İnovasyonu Merkezi Kurucu Direktörü Prof. Tulio de Oliveira’ya göre, diğer üç virüs ise grip, Covid-19 ve solunum sinsisyal virüsü (RSV). Bu durumun, Çin hastanelerinde bir miktar baskı oluşturması öngörülse de, yetkililer mevcut durumu kontrol altında tutabileceklerini ifade ediyor.
Ayrıca, Çin hükümeti nedenini bilinmeyen zatürre vakalarını izlemek için pilot bir sistem başlattığını açıkladı. Bu adım, beş yıl önce Covid-19’un yayılmaya başladığı döneme kıyasla çok daha hazırlıklı olunduğunun bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Dünya Sağlık Örgütü’nden HMPV Açıklaması
Dünya Sağlık Örgütü (WHO), 7 Ocak akşamı yayımladığı risk değerlendirmesinde, Çin'deki HMPV vakalarına dair mevcut durumun kış dönemi için beklenen değer aralığında olduğunu açıkladı. WHO, Çin’deki hastanelerin şu an için kapasite sorunu yaşamadığını da vurguladı.
WHO değerlendirmesinde, Kuzey Yarımküre'de son haftalarda solunum yolu enfeksiyonlarında görülen artışın olağan dışı bir durum olmadığını belirtti. Ancak, aynı anda grip, Covid-19, RSV ve HMPV gibi birden fazla virüsün yayılım göstermesinin, hastaneler üzerinde ek bir baskı yaratma potansiyeline sahip olduğunu ifade etti.
Bu açıklama, küresel düzeyde olası bir sağlık krizi endişesini azaltırken, sağlık otoritelerine koordinasyon ve hazırlık konusunda uyarıda bulunmayı da amaçlıyor. WHO, özellikle risk altındaki grupların korunması için erken teşhis ve etkili tedaviye erişimin önemine dikkat çekti.