Hıncal Uluç'un "Göbeklitepe, Ece Vahapoğlu'dur" yazısı çileden çıkardı: Yuhun da ötesi!

Sabah gazetesi yazarı Hıncal Uluç, UNESCO Dünya Mirası Kalıcı Listesi’ne alınması ve dünyaca tanınmasının kişisel gelişim uzmanı ve çeşitli gazetelerde köşe yazarlığı yapan Ece Vahapoğlu’nun ‘eseri’ olduğunu savundu.

Uluç, “Göbeklitepe, Ece Vahapoğlu’dur” başlıklı yazısında, kazıyı yapan Almanların Göbeklitepe’yi gizli tutmak için ellerinden geleni yaptığını ancak Vahapoğlu’nun bu hazineyi fark ederek önce Türkiye’ye sonra da dünyaya duyurduğunu iddia etti.

Hayatını kaybedene kadar Göbeklitepe kazılarını yürüten Klaus Schmidt’in eşi arkeolog Çiğdem Köksal Schmidt, Uluç’un yazısına, “Afedersiniz ama yuhun da ötesi. Densiz, çapsız insanlar, bir defolup gidemediniz gözümüzün önünden, hayatımızın kenarından pislikler” diye tepki gösterdi.



İŞTE TARTIŞMA YARATAN O YAZI:

"Göbeklitepe Unesco'nun "Dünya Kültür Mirası Listesi'ne alındı" haberi, ülkemiz için harikuladedir.. Müthiştir.. Türkiye'nin nasıl bir tarih ve kültür hazinesi olduğunu dünyaya, özellikle de Batı dünyasına hem de bu günlerde bir kez daha duyurması açısından fevkalade zamanındadır. Önemlidir, özeldir, güzeldir.
..Medyamız bir kere daha işin farkında değil.. Ne zaman oldu ki zaten..
Dünyanın bilinen en eski yapılarıydı, İngilizler'in 7 bin yıllık Stonage'leri.. Mısır'ın 5 bin yıllık piramitleri.. Urfa'daki Göbeklitepe ise 12 bin yıllıktır.. Yani 5 bin yıl daha eski.. Yani en eski insan yapısıdır!
Yani Cilalı Taş devrinde.. Yani insanların taşların ucunu sivrilterek ağaç dallarının ucuna bağlayarak yaptıkları ilkel mızrakların bile bir çağa adını verecek uygarlık işareti olduğu devirde bir mabet inşaat ne demek?..
O devirde yerleşme falan yok.. Tarım yok.. O sivriltilmiş mızraklarla avcılık ve dallardan koparılan meyvelerde yaşıyor, mağara insanları.. Daha sonra "Dünyanın ilk yerleşim yeri olarak arkeoloji kitaplarına geçecek Gaziantep'in yanı başındaki Urfa'da yapılmış bir tapınak Göbeklitepe..
Uygarlığın başladığı yer, ne antik Mısır, ne antik Yunan.. Anadolu yani.. İlk yerleşenler Anadolu'da.. İlk tarım yapanlar bizde.. Bugüne kalan ilk yapıtlar bizde.. Dünyanın bilinen en eski köprüsü de Anadolu'da bilir misiniz?.
Nerden bileceksiniz?.
Anadolu, hele de Antik Anadolu nasıl bir kültür turizmi merkezi farkında mıyız?.
Dünyanın ilk köprüsünden geçmek, dünyanın ilk tapınağını ziyaret etmek, oralarda resimler çektirip, hatıra eşyaları almak istemeyecek bir turist olabilir mi?.
Tabii duyurursanız!. Tabii organizasyonlar yaparsanız!.
Göbeklitepe'den başlayarak "İnanç Turları" düzenlesek mesela..
İlk tapınak.. Göbeklitepe.. Hemen orda Kutsal Balıklı Göl.. Dünyanın ilk kilisesi.. Antakya, St. Piyer.. Kapadokya.. Frigya, yer altı kiliseleri, kentleri, yolları.. Efes.. Meryem Ana'nın öldüğü yer. Hemen İzmir'in burnunun dibindeki tarihi Sinagog, Sardes.. Tüm Akdeniz ve Ege'yi saran eski Yunan ve Roma Tapınakları.. Yalnız İstanbul değil, Anadolu, Trakya baştan başa Sinan eserleri.. Camiler.. Su yolları.. Köprüler de ek.. Tarihin bilinen en eski köprüsüyle..
Dünyaca ünlü Mevlana'nın yaşadığı, öldüğü yer.. Ya Mozaikler.. Hele de dini mozaikler.. Dünya efsanesi Zeugma.. Dünya benzersizi Antakya Müzesi..
Türkiye'nin elinde bugüne dek kullanılmayan bir hazine var..
Ülkemi tanıtacak ve hazineye milyarla dolar sağlayacak bir hazine..

***
Göbeklitepe'nin dünya farkında.. Bunu kim sağladı peki?.
Söyleyeyim.. Ece Vahapoğlu!. Bu ülkede magazin malzemesi olan genç kadın.. Bir gece sunar, haber olur.. Geçen hafta evlendi, haber oldu.. Ama Göbeklitepe'yi dünyaya tanıtan insanın o olduğunu kaç kişi bilir içimizde?.
Göbeklitepe'yi bilen vardı.. Minik şeyler yazanlar vardı.. Ama kazıyı yapan Almanlar gizli kalması için ellerinden geleni yapıyorlardı.. "Niye" diye sormazsınız değil mi?.
Bu hazineyi Ece fark etti işte ve önce ülkemize, sonra dünyaya duyurmaya karar verdi. Önce bir minik ekip kurdu imkanlarıyla.. Gidip gördüğü zaman, dünya tarihini değiştirecek bir olayla karşı karşıya olduğunu anladı. İş onun çapını çok aşmıştı. Şimdi dev bir sponsora ihtiyacı vardı. İki dosya hazırladı. Koç'a ve Doğuş'a..
Ferit Şahenk farkına vardı. Kaptı.. 50 gazeteciyi Göbeklitepe'ye götürecek tur düzenledi, Doğuş'un desteğiyle Ece.. Beni de bizzat gelip davet etti. Gidemedim ama yazdım.. Çok da yazdım.. Göbeklitepe'de yapılan törende zamanın Turizm Bakanı Ömer Çelik, Ferit Şahenk'e bir şiltle teşekkür ederken, Doğuş Gurubu Patronu "Ece'yi de çağırın. Ben bir şey yapmadım. Her şeyi o yaptı" dedi.
Ama Ece'yi ilk unutan da Şahenk ve Doğuş gurubu oldu..
Ece "Olayı uluslararası platforma taşıma zamanı geldi" dedi ama, aldırış eden olmadı. Bu arada Ana sponsorla yaptığı 1.5 yıllık anlaşma da sona erdi. Gurup Turizm Bakanlığı ile anlaşıp resmi sponsor oldu ve Göbeklitepe'yi Davos'ta tanıttı. Ece haberi gazetelerden öğrendi.
"Hayalim Göbeklitepe'nin dünyaya tanıtılmasıydı. Onu büyütenlere teşekkür ederim. Doğuş gurubunu iyi tanırım. Davos'la kalmayıp, projeyi daha ileriye taşıyacaklarına inanıyorum. Göbeklitepe dünyada hak ettiği yeri alacaktır" dedi, 2016 yılına girerken..
..Ve aldı Ece..
"Senin Göbeklitepen" Unesco Dünya Kültür Mirası ilan edildi.
Turizm Bakanlığı sana teşekkür etti mi?. Bilmem.. Ya da Doğuş gurubu.. Sanmam!.
Ama ben kutluyorum işte, Ece.. Ve Göbeklitepe adına, ülkem adına, Dünya Kültürü adına teşekkür ediyorum, tüm gayretlerin ve o gayretlerin unutulması karşısındaki sessiz ve asil duruşun için!.
Ben.. Biz, sana minnettarız Ece!.