Hıncal Uluç'tan sert sözler: Ömür Gedik zıvanadan çıktı!
Sabah gazetesi yazarı Hıncal Uluç, Ömür Gedik'in zıvanadan çıktığını iddia etti.
Ömür Gedik'in kendisine cevap veremediğini ve bu defa da dünyanın
hiçbir ülkesinde ceza ehliyeti olmayan çocuklara saldırdığını
söyleyen Hıncal Uluç, "Varlıklarımız, yarınlarımız çocuklara
"Sapıklar" dedi, köşesinde inanır mısınız? Şu cümleye bakar
mısınız?."Maçka Sanat Parkına dadanan sapık ruhlu çocuklar.."
ifadelerini kullandı.
"Kimse kusura bakmasın.. Hem de yakından tanıdığım ve iyice
dağıtmadan önce çok, sevdiğim bir arkadaşım için bunları söylemek
zor ama dediği" Ömür Gedik'e demediğini bırakmadı.
İşte Hıncal Uluç'un bugünkü yazısından ilgili
bölüm:
Kimse kusura bakmasın.. Hem de yakından tanıdığım ve iyice
dağıtmadan önce çok, sevdiğim bir arkadaşım için bunları söylemek
zor ama, Ömür gerçekten zıvanadan çıktı.
"O aslında hayvanları sevmiyor, insanlardan nefret ediyor"
demiştim.. Aştı.. Şimdi acil profesyonel yardıma ihtiyacı var..
Hemen bir uzman doktora koşmalı.
Ona çok kısa bir soru sormuş ve "Tek cümle ile cevap ver. Hatta tek
kelime ile" demiştim.
"Dünyanın uygar ülkelerinin bir tekinde sokak köpeği gördün
mü?."
"Evet" ya da "Hayır" diyecekti o kadar. Demedi.. Diyemedi. Gene
sütununu tepeden tırnağa "Hıncal Uluç" saldırısıyla doldurdu ama
gene bu basit soruya yanıt yok..
Efendim Hıncal Uluç "Ömür cevap veremiyor" diye kışkırtma amaçlı
cümleler yazıyormuş..
Yahu o zaman niye cevap vermiyorsun.. Tek kelime yahu.. Hadi
versene..
"Dünyanın hangi uygar ülkesinde sokak köpeği gördün Ömür?."
Ama "Zıvanadan çıktı" dediğim bana yönelik saldırıları değil.
Holigan klişeleri bana dokunmaz.. Üzülürüm. Onlar adına üzülür "Vah
vah" der geçerim.. Ama bu defa geçemedim.
Çünkü Ömür, cevap veremediği beni kenara bıraktı, çocuklara
saldırdı bu defa..
Dünyanın hiçbir ülkesinde ceza ehliyeti olmayan çocuklara.. En
kutsal varlıklarımız, yarınlarımız çocuklara "Sapıklar" dedi,
köşesinde inanır mısınız?
Şu cümleye bakar mısınız?.
"Maçka Sanat Parkına dadanan sapık ruhlu çocuklar.."
Şimdi çocuklara "Sapık Ruhlu" diyecek kadar sapıtmış biri var
karşımızda..
Hayvanları sevdiği kadar çocukları sevmez mi insan?. İnsansa
tabii!..
Bu nasıl bir nefrettir?.
Sen insandan değil, insanlıktan nefret ediyorsun Ömür..
"Sapık çocuklar" demekle yetinmiyor.. Bir de polise ihbar ediyor,
çocukları..
Park görevlileri bu "Sapık ruhlu" çocuklara bir şey yapamıyormuş.
Gören vatandaşlar hemen karakolu aramalıymışlar..
O çocukları mı, yoksa Ömür'ü gören mi karakolu aramalı acaba?.
***
Ömür'ün bana, hadi geçtik, adı üstünde "Çocuklar"a böyle gözü kara,
böyle haince saldırdığı gazetede hem de 12 yaşında bir kız
çocuğunun resmi ve haberi vardı.
Yüzünde 52 (Elli iki) dikiş olan bir çocuk.. Şenol Güneş'e atılan
beş dikişi Türkiye hala tartışıyor.. Bu 52..
Bu masum kız çocuğunu parkta oynarken üzerine saldıran bir köpek
ısırmış. Muhtemelen sahipli bir Pitbull.. Altı adam kızı köpeğin
dişlerinden zor almış da hayatını kurtarmışlar.
Kendi gazetesini okumuyor mu Ömür?.
İnsan bir satır yazmaz mı?. Çocuk o köpeğe tekme atsa, "Sapık
Ruhlu" olurdu ama. Neler yazardı o zaman.. Yazdı zaten..
İşte cevapsız kalacak bir soru daha..
"Uygar bir ülkenin parkında böyle bir şey olur mu, olabilir
mi?."
Parktaki çocuklara "Sapık" deyip ihbar yazısı yazan, bu sahipsiz
canavar parkta çocuk parçalarsa niye görmez, okumaz, yazmaz, ha?.
Niye?.
O ülke parklarında böyle şey olmaz. Çünkü uygar ülkelerde sahipli
köpeklerin bile tasmasız dolaşmaları yasaktır. Cezası senin
gazetende çalışan muhabirin maaşıdır.. Hadi başıboş salsın
bakalım..
Dahası.. O uygar ülkelerde, sahipleri tasma ile köpek
dolaştırırken, yanlarında bir de minik süpürge ve bir minik poşet
taşımak zorundalar. Taşımazlarsa, onun cezası da bir maaş..
Ne için o poşet ve fırça?.
Köpek kakasını yaparsa, hemen poşete almak ve ağzını bağlayıp ilk
kapaklı çöp kutusuna atmak için..
Neden?.
Ey gazete okumayan Ömür, onu da perşembe günkü gazeteler
yazdı..
"Türkiye'de 34 bin "Kist hidatik" hastası var.
Duydun mu bu lafı, hayatında.. Ezber bilmen lazım oysa. Çünkü
Türkçesi Köpek Kisti!.
Uluslararası Sağlık Teşkilatı Türkiye, Bulgaristan ve Romanya'da
"Köpek Kisti" taraması yaptırmış.. Neden bu üç ülke seçilmiş acaba
Ömür.
Türkiye ayağını Hacettepe Üniversitesi yürütmüş.
Altı şehirde 8500 gönüllü üzerinde ultrasonografi taraması da
yapılmış.
Sonuç.. Ülkemizde 106 bin 237 kişi bu hastalıktan etkilenmiş. Şu
anda 34 bin Köpek Kisti hastası var.
Peki bu hastalık neden tehlikeli, hatta ölümcül?..
"İç organlarda kistlere sebep oluyor. Karaciğerde ağır sarılık,
akciğerde solunum sıkıntısı, kafa içinde olursa şiddetli baş
ağrısı, kusma, şuur kaybı, kalp civarında ise ritim bozukları, kalp
krizi, kalp duvarında yırtılma ve tedavi edilmezse ölüm.."
Ben yaşadım bilirim.. Yıllar önce, kalbimin hemen altında tenis
topu gibi bir kitle tespit edilmişti, röntgende..
Doktorum Doğan Sarıbeyoğlu "Çok muntazam. Kanser olamaz" demişti.
Elimde röntgenle Ankara'ya gittim. Hacettepe'nin uzmanları "Bu kist
hidatik" dediler.
Tedavi?.Ameliyat!.
O zaman Holly ile evliyim. Amerikan Blue Cross sigortam var. Ankara
Gazeteciler Cemiyeti hemen yanımda durdu.
"Dünyanın neresinde istersen, orda ameliyat ettiririz seni.."
Hacettepe Baş Hekimi Yüksel Bozer Hoca yakın dostum. Ona
gittim..
"Sakın ha" dedi.. "Oralarda bu hastalık bitti. Bu ameliyatı daha
önce yapmış operatör bulamazsın. Oysa en iyi operatör o ameliyatı
en çok yapmış doktordur. Bizde yapmayan hemen hemen yoktur. Burda
olman şart."
Sonunda beni kendisi ameliyat etti. Köpek tenyası değil, bir yağ
topu imiş meğer, karnım gaz yaptıkça kalbimi sıkıştıran ve beni 185
çarpıntı ile hastaneye koşturan şey.. Diyafram fıtığından karın
kasları göğüs bölgeme sızar ve giderek büyüyen o topu yaparlarmış.
Neyse..
Peki uygar ülkelerde Köpek Tenyası niye bitti Ömür Gedik nam Sapık
Çocuklar muhbiri?
Çünkü Köpek Tenyası insanlara, sokaklara, kırsal alanlara
bıraktıkları dışkılardaki parazitlerden bulaşır. Dışkı kuruduğu
zaman bu parazitler rüzgârla çevreye ve havaya yayılır. Soluma
yoluyla ciğerlere gittiler ve orada kist oluşturdular mı, en büyük
tehlike. Ameliyat anında bile o kist patlar ve akciğer dağılırsa,
binlerce yeni kist oluşur ve hasta artık kurtarılamaz. Bu
parazitler iyi yıkanmamış sebze ve meyvelerden, kirlenen içme
sularından, mide ve bağırsak yoluyla ve önümüzde yakın, Kurban
Bayramlarında kesilen hayvanların çevreye atılan hastalıklı
organlarını yiyen sokak köpeklerinin dışkılarından da bulaşabilir.
Bu dışkıları yiyen sokak köpekleri en hızlı dağıtıcı olurlar.
Uygar ülkelerde Ey Ömür adlı, insan ve çocuk düşmanı 1- Sokak
Köpekleri olmadığı için, 2- Sahipli köpeklerin, tasmalı ve
taşıyanda poşet ve fırça bulunmadan, dışkıyı anında sokaktan
almadan dolaşmaları yasak olduğundan, Köpek Tenyası kalmadı.
Uluslararası Kuruluş bizim gibi bu bakımdan geri kalmış ülkelerde
araştırma yaptırıyor ki, bu ülkelere iş ya da turizm için giden
uygar ülke vatandaşlarını da uyarabilsin..
Anladın mı Ömür?.
Anlayabildin mi, Sapık Çocuklar Muhbiri, güya hayvansever Köşe
Yazarı, anladın mı nihayet, iş "Kuduz aşısı" yapıp kulağına küpe
takarak sokağa salmakla, hayvanı köpekçe yaşamaya ve bir korku,
dehşet aracı haline getirmekle bitmiyor..
Sorun, "Ölümcül sorun" asıl orda başlıyor, anladın mı?. Asıl orda
başlıyor..
O "Sapık" dediğin çocuklar dahil, bu ülkede nasıl bir tehlike
içinde yaşadığımızı git Hacettepe Üniversitesine ve Prof. Dr. Orhan
Akhan'a sor..
Sor da, sana o anlatsın bir de Köpek tenyasından oluşan Kist
Hidatik'in ne olduğunu ve o nefret ettiğin insanlara
bulaştığını?.
Gerçi sende bu insan nefreti oldukça fark etmez..
"Daha çok ölsünler, ne iyi" dersen şaşmam!.