Hıncal Uluç'tan Ömür Gedik'e sert sözler: Botoksla tanınmaz hale gelen yüzüne bakmak zaten zor da...
Özçivit çiftinin çitalı fotoğrafına tepki gösteren Ömür Gedik'e, Hıncal Uluç'tan sert yanıt verdi.
Ünlü oyuncular Fahriye Evcen Özçivit ve eşi Burak Özçivik’in tatil
için gittikleri Güney Afrika’dan paylaştıkları bir fotoğraf
tartışmalara neden oldu.
Özçivit çifti tatilleri sırasında bir çitayı severken fotoğraf
çektirdiler ve bu fotoğraf Fahriye Evcen Özçivit hesabından
paylaşıldı. Fotoğrafı paylaşan Fahriye Evcen, ziyaret ettikleri
yerin bir sosyal yardım merkezi (Cheetah outreach) olduğunu ifade
ederek, “Burası bir hayvanat bahçesi değil. Nesli tükenen hayvanlar
için kurulmuş bir rehabilitasyon merkezi. Gönüllü çalışan yüksek
eğitimli insanlar var burada. Vahşi doğada hastalık sebebiyle veya
doğuştan herhangi bir engelle yaşamda kalması mümkün olmayan bebek
çitaları koruma altına alıyorlar” dedi.
İşte o paylaşım:
ÖMÜR GİDİK’TEN ÖZÇİVİT ÇİFTİNE TEPKİ
Özçivit çiftinin paylaştığı bu fotoğrafa Hürriyet yazarı Ömür Gedik
sosyal medya hesabından tepki gösterdi. “Birileri para kazansın
diye sürekli uyuşturulan vahşi hayvanların kullanıldığı kirli
ticarete alet olmalarına üzüldüm...” diyen Ömür Gedik, Özçivit
çiftinin Çita ile çekilmiş o fotoğrafını paylaşarak şöyle
yazdı:
“İkisini de çok severim, hayvanları ne kadar sevdiklerini çok iyi
bilirim, ama bu poz olmadı... Birileri para kazansın diye sürekli
uyuşturulan vahşi hayvanların kullanıldığı kirli ticarete alet
olmalarına üzüldüm... Ben yerlerinde olsam bu fotoğrafı sosyal
medya hesabımdan yayınlayıp, hatamı kabul eder ve örnek bir
davranışla kendi hatamı kınardım... Hatayı kabul etmek erdemdir,
bazı şeyleri düzeltmek için en önemli adımdır... @evcenf ve
@burakozcivit in hayvan sevgisinden şüphem yok, bir gün ikisiyle de
bir @hacikodernegi ortak projesinde buluşup, hayvan hakları
konusunda çok güzel çalışmalar yapacağımıza, güzel mesajlar
vereceğimize inanıyorum...”
İşte o paylaşım:
Özçivit çiftinin fanlarından Ömür Gedik’e tepkiler gelmesi üzerine,
Gedik tartışmayı bu kez 10 Mayıs Perşembe günü Hürriyet’teki
köşesine taşıdı. “Özellikle Güney Afrika’da ‘vahşi hayatı koruma’
programı adı altında bu vahşi hayvan ‘okşamaları’ üzerinden kirli
bir ticaret dönüyor. 80 farklı merkezde tutulan çita sayısı 1000’e
yaklaşmış durumda. Bu hayvanlar doğal yaşamı koruma adı altında
tutsak tutuluyor, bir şov malzemesi olarak kullanılıyorlar” diye
yazan Ömür Gedik, “Başta Fahriye ve Burak’ın gittiği Cheetah
Outreach olmak üzere bu merkezlerde bir hayvanın turistlere okşama
(elleme desek daha doğru belki de) ve fotoğraf çektirme malzemesi
olarak kullanılma süresi minimum 6 saat” ifadelerini kullandı. Ömür
Gedik yazısının sonunda da şu ifadeleri kullanmıştı:
“Fahriye ve Burak’ı, şahsen tanıdığım için hayvanseverliklerinden
eminim, pek çok turist gibi masumca anlatılanlara kanmış ve bunda
bir sakınca görmedikleri için o fotoğrafı çektirmişlerdir. Ama
eminim bu tepkilerden ve bu bilgilerden sonra bir daha öyle bir
kareye girmezler.”
HINCAL ULUÇ’TAN ÖMÜR GEDİK’E SERT YANIT
Sabah gazetesi yazarı Hıncal Uluç bugünkü yazısında Özçivit çifti
ve Ömür Gedik arasındaki tartışmaya dahil olarak, Ömür Gedik’i sert
ifadelerle eleştirdi. Hıncal Uluç, “Bravo Fahriye Evcen!. Bravo
Burak Özçivit!.” başlıklı yazısında Ömür Gedik’in Hürriyet’teki
yazısını “Hayvan severliği artık akıllara sığmaz boyutlara ve
nerdeyse insan düşmanlığına uzanan Ömür Gedik de anında yazmıştı..”
diyerek eleştirdi.
Hıncal Uluç, Özçivit çiftinin gittiği “Cheetah Outreach”in Çita
neslinin kurtarılmasında büyük rol oynadığına dikkat çekerek, aynı
merkezin Anadolu’daki çoban köpekleri için benzer bir uygulamayı
başlattığını da yazdı.
Hıncal Uluç’un yazısının ilgili bölümü şöyle:
“Sen nesin Ömür?.
Sevgili Fahriye..
Sevgili Burak ve siz Sevgili Okurlar..
Siz bakmayın Ömür'e..
Botoksla tanınmaz hale gelen yüzüne bakmak zaten zor da.. Ayrıca o
botoks bulunup seri üretimle tüm dünyada milyarlarca dolarlık bir
ticari madde haline gelene kadar, kaç binlerce yılan, kaç binlerce
deney hayvanı öldürüldü, hiç düşündü mü, o Hayvansever(!)
İnsan?.
Şimdi ben anlatayım size Cheetah Outreach'i.. Minnacık bir
araştırma yetti..
***
Çitaların evrilip bugünkü dünyanın en hızlı kara hayvanı haline
gelmeleri 4 milyon yıl sürdü. 100 sene önce de, "Yok olma tehlikesi
içindeki hayvanlar listesi"ne eklendiler. 20. Yüzyıl başlarken,
dünyada 100 bin çita vardı. Afrika, Orta Doğu ve Asya'da
yaşıyorlardı.
Bugün doğada kalan çita sayısı 7 bin.. Yedi bin..
Çitaların yok olmasının önüne geçmek için savaşan "Lafta değil,
gerçekte, palavrada değil, yaşamını ortaya koyarak" savaşan bir
genç kadın, 1997 yılında bir dönüm arazi bularak oraya biri dişi
biri erkek iki çita yerleştirdi.
Çita neslini kurtarmak için, eğitim programları başlattı. Okulları
dolaştı, oralarda seminerler verdi.
Dünyanın dört bir yanında Çita neslini kurtarma kampanyaları
düzenledi.
Benzer "Çita neslini koruma ve arttırma" rezervasyonlarının
kurulması sağladı.
Onlarla işbirliği yaptı.
Bugün nesli tükenme tehlikesindeki hayvandan 7 bin tane var ya..2
bini bu rezervasyon ve onu izleyen gönüllü kuruluşlarla üretilip
doğaya salınanlardan.
Yani resmen çita neslini kurtardılar.
Dahası..
O gönüllü kadın giderek büyüttüğü koruma alanına, Anadolu Çoban
Köpekleri'ni getirtip, onları da çoğaltmaya başladı.
Çünkü Anadolu Çoban Köpekleri, çitaların baş düşmanı vahşi
hayvanlara karşı harika bekçilik yapıyorlardı. Anadolu Çoban
Köpekleri'nin olduğu bölgelere çitalara zarar verecek hayvanlar
yaklaşamıyordu.
Cheetah rezervasyonu bu köpekleri de üretip, yetiştirerek
çiftçilere dağıtmaya başladı. Bir yıllık beslenme ve veteriner
masraflarını da karşılayarak veriyordu hem de... Bunlar sadece
keçi, koyun sürülerini korumakla kalmıyor, yöreye yırtıcı vahşi
hayvan da sokmayarak, doğadaki çita başta diğer bazı nesilleri
tükenme tehlikesindeki hayvanlara da yaşam alanı açıyorlardı.
Çitaların baş düşmanı ayı, sırtlan ve çakallarla Anadolu çoban
köpekleri ölesiye savaşıyorlardı.
İşte bu işleri yapan, hem çitaları, hem de onları koruyan Anadolu
Çoban Köpekleri'ni üreten, tanıtan, başta Afrika Dünyaya yayan ve
her ikisi konusunda eğitim programları düzenleyen, yayınlar yapan
bu gönüllü kuruluşun adı ne bilir misiniz?.
Cheetah Outreach!.
Ömür'ün, oraya gidenleri bile lanetlediği Cheetah Outreach!.”