18 Ağu 2021 13:06 Son Güncelleme: 18 Ağu 2021 13:19

Hıncal Uluç, skandal olayda asıl suçu kimde buldu?

Süper Lig'in 1. haftasında oynanan Giresunspor-Galatasaray maçında Marcao, Kerem Aktürkoğlu'na kafa atıp yumruk savurmuştu. Uluç, olayda suçun Terim veya Marcao'da olmadığını, asıl suçlunun Başkan Burak Elmas olduğunu yazdı.

Süper Lig'in 1. haftasında oynanan Giresunspor-Galatasaray maçında Marcao, Kerem Aktürkoğlu'na kafa atıp yumruk savurmuştu. Sonrasında ise Galatasaray, Marcao'yu kadro dışı bıraktı, Federasyon da disipline sevk etti.

Sabah yazarı Hıncal Uluç, "Galatasaray’da sorun Marcao değil, Burak Elmas!.." başlıklı yazısında Fatih Terim'in maç sonu açıklamalarına değinerek, "Bu durumda, 1 numaralı sorumlu Marcao değil, Fatih Terim mi oluyordu?. Hayır!. 1 numaralı sorumlu, Galatasaray'da Başkan olmadığını bir kere daha gösteren Burak Elmas oluyordu.." dedi.

"FENER'DE BİR BAŞKAN VARDI AMA..."

2018 yılında Fenerbahçe Başkanı Ali Koç'un Akhisar maçı sonrası takımı uçak yerine otobüsle İstanbul'a gönderdiğini hatırlatan Uluç, "Galatasaray'da Marcao'nun cezası ise, havaalanına takımla gelmemek oldu, o kadar. Önceden taksiyle yollandı. Birlikte otobüse binmediği takımla aynı uçağa bindirildi. Ona, 'Bu takımla seyahat etme hakkına sahip değilsin. Haydi otobüse' diyen bir Ali Koç yoktu, Giresun'da.. Neden?. Çünkü, ne kadar kızılsa ve ne kadar ağır eleştirilse bile, Fener'de bir Başkan vardı, ama Galatasaray'da ne yazık ki, yoktu. Göstermelik olarak bile yoktu..." ifadelerini kullandı.

Uluç'un yazısının ilgili bölümü şöyle:

Bodrum-Alaçatı arasındaki 400 kilometrelik yolu 4 saatte gelirken kendine gelemeyen ve en yakın kişisel dostu Yüzevler Sabahattin'in dükkânını darmadağın etmek için basan Fatih Hocam için, 50 metrede kendine gelememek, öfkesine hâkim olamamak ve takım arkadaşını dövmek neydi ki?.

Hocam "Ne olacak?" diyenlere, "Sabah ola hayır ola" diye cevap verdi..

"Hele bir İstanbul'a dönelim. Orda çözeriz. İkisi de iyi oyuncu bunların.

"UMURUNDA OLAN..."

Marcao önce Kerem'den, sonra takım arkadaşlarından, sonra da tüm Galatasaray camiasından özür diler" diye de kafasındaki çözümü önerdi.
Galatasaray'ın gelenek ve görenekleri, "Batı'ya açılan pencere" oluşu umurunda değildi. Umurunda olan, stoperini kaybetmemekti.

Önemli olan puan almak, önemli olan kupa kaldırmaktı.

Bu durumda, 1 numaralı sorumlu Marcao değil, Fatih Terim mi oluyordu?.

Hayır!.

1 numaralı sorumlu, Galatasaray'da Başkan olmadığını bir kere daha gösteren Burak Elmas oluyordu..

Genç, tecrübesiz ve daha işbaşına gelir gelmez, hayranı olduğu Fatih Terim'e kulübün anahtarlarını hem eylem, hem de söylemleri ile teslim ettiğini gösteren Burak Elmas...

"ALİ KOÇ YOKTU GİRESUN'DA"

Futbolseverler hatırlar.. 2018 yılında Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, Akhisar'da tüm takıma ceza vermişti. Ceza spor tarihimize geçti. Başta takımın Sportif Direktörü Damien Comolli olmak üzere, tüm teknik ekip ve futbolcuların uçak biletleri iptal edildi. Hepsi İstanbul'a otobüsle döndüler.
Galatasaray'da Marcao'nun cezası ise, havaalanına takımla gelmemek oldu, o kadar. Önceden taksiyle yollandı. Birlikte otobüse binmediği takımla aynı uçağa bindirildi. Ona, "Bu takımla seyahat etme hakkına sahip değilsin. Haydi otobüse" diyen bir Ali Koç yoktu, Giresun'da..

Neden?.

Çünkü, ne kadar kızılsa ve ne kadar ağır eleştirilse bile, Fener'de bir Başkan vardı, ama Galatasaray'da ne yazık ki, yoktu. Göstermelik olarak bile yoktu..

Daha geldiği gün Fatih Terim'e teslim oldu, genç ve tecrübesiz Burak..

Kulüp tarihinde Başkan'ına "Galatasaray düşmanı" diyen ilk ve tek maaşlı eleman, Kongre ve Divan Kurulu üyesi Fatih Terim'e, sözleşmesi bittiği ve yenisi yapılmadığı halde, Florya'da sahaya çıkarılıp takıma idman yaptırıldı.

Hemen ardından da kulübün borçları ve maddi durumu yüzünden "fazla" diye eleştirilen maaşına da yüzde 100'e yakın zam yapılarak, 3 yıllık sözleşme imzalandı. 3 yıl.. Yani kendisinden sonra gelecek Başkan'ın da elini kolunu bağladı.

"TERİM TERSİNİ UYGULADI"

Ardından basın toplantısı yaparak, kendisinin ve yönetimin görevini özetledi..

"Fatih Hocam karar verir, biz uygularız." Yani Başkan'ın ve arkadaşlarının, Terim'in emir kulu olduğunu söyledi, çekinmeden sıkılmadan..

Bunu nasıl gerçekleştirdiğini de gösterdi..

Başkan, Feghouli ile bizzat görüşmüş, "Kendine takım ara, seni istemiyoruz" demişti.

Fatih Terim tam tersini uyguladı.

Feghouli'yi Avrupa maçında oynattı ki, Avrupa liglerinde oynayan hiçbir kulüp ona talip olmasın.. Böylece transfer pazarını daralttı.

Sonra Galatasaray'da oynatmaya başladı. Bir yandan da basındaki emir kullarına "Gazlayın" talimatını verdi..

Ve başkana, sözleri yalatıldı.

Feghouli kaldı, göreceksiniz. Ocak transferinde Belhanda'yı da kiralık miralık geri alırsa şaşırmayın..

Hadi Türkleri ezmesi, yok etmesinden geçtik, Falcao gibi bir dünya çapında yıldızı değil, Feghouli gibi sıradan bir adamı, taraftara ve Başkan'a rağmen "kazanmaya(!) çalışan" bir Teknik Direktör için ne düşünürsünüz?.

Bu soruyu Burak Elmas'a sorduğumu sanmayın.

Burak, dedim ya, kulübün anahtarlarını teslim etmiş, oturuyor.

Galatasaray Başkanı olarak, kendinden evvelki Başkan'a "Düşman" diyeni baş tacı yapıyor.

Ama Galatasaray Kulübü'nü maddi yıkımdan kurtaran, tersine, arkasında transfer limitleri en yüksek bir takım bırakan, bir yıldır ağır hasta, şu anda da ölümle pençeleşen Mustafa Cengiz'i kulüp onur kuruluna sevk ederken, ona hakaret edene kulübü teslim eden Burak Elmas, ne kadar başkan ki, ona soru sorayım!.