Hıncal Uluç RTÜK'ü topa tuttu: Sizde hiç utanma yok mu?

Dizilerde 15 dakika reklam arası veren televizyonların izleyiciyi eşşek yerine koyduğunu belirten Hıncal Uluç, RTÜK üyelerine "Peki bu rezillikleri düzene koyma, halkın haklarını savunma görevi yapan siz ne yerine konuyorsunuz o zaman? Hiç mi sıkılmıyorsunuz? Hiç mi utanmıyorsunuz?" diye sordu.

İşte Hıncal Uluç'un yazısının ilgili bölümleri:

Dedim ya daha evvel.. Sırf Beyaz Gölge ve Koçum Benim adlı nostaljik dizilerin merakıyla, son yıllarda ilk ama ilk kez, bir dizi izlemeye karar verdim de Efsane’yi kaydetmeye başladım ya.. İyi ki de başlamışım..

Neler öğrendim, neler!.

1- Bu dizileri evden dışarı çıkmayan ve sosyal medya ile de ilgileri olmadığı için yapacak başka hiçbir şeyleri olmayan insanlar izliyor olmalı. Çünkü ancak onlar, bunca rezilliğe tepki göstermez ve insanları resmen ve alenen eşek yerine koyan sistem, her televizyonda yıllardır sürer gider..

2- Elinden akıllı telefon düşmeyen, geceleri de genelde çıkan, yani üç saat süren bir şeyi (Adını koyamadım) izleyecek vakti de sabrı da olmayan gençlik ekran başında olmayınca, reytingler tamamen aldatma olur. Çünkü asıl tüketici durumunda olan gurup bu rezilliği izlemez!.

3- Televizyonlar “Gördüğünden göz kirası, birbirini taklit” sistemi ile çalıştıklarından ve hiçbirinde bir “Yenilik yapmak, fark yaratmak” yüreği olmadığından, bu halka zerre saygısı olmayan sistemi sürer gider..

4- Bu ülkede güya “Halkın haklarını korumak” üzere kurulmuş, ama hiçbir işe yaramayan, göre göre, bile bile, halkın binlerce, on binlerce kere eşek yerine konmasına göz yuman, göstermelik, “Salla başını al maaşını sistemi” ile çalışan, maaşlarını vergileri ile ödeyen halkına ihanet eden, memur zihniyetli Radyo Televizyon Üst Kurulu/RTÜK diye bir devlet kurumu vardır.
Sondan başlayalım mı?.

***

Dünyanın neresinde yayını “Reklam” diye 15 dakika kesen bir ülke var?. Bunlar hiç mi yabancı kanal izlemez, “Bunlarda ne oluyor” diye bakmazlar?.

Evdeki yaşlılar için iyi.. “Hanım kalk bir kahve yap!.
Hanım biraz atıştırmalık getir.. Hele bir tuvalete gideyim” için iyi..
Ama tekrar ediyorum..

Asıl tüketici gurup ne 3 saat diziye, ne 15 dakika araya tahammül eder.. Hadi aradaki reklam neyse..
Asıl rezillik sonda.. Yüz karası RTÜK bu, yüz karası.. Sizde hiç utanma yok mu?.

Bir sahne.. Potaya atılan şut çembere doğru düşmeye başlıyor.

Yavaş çekim giriyor.. Topun çembere yaklaşması sürüyor Allah sürüyor.
Tam 10 santim kalmış..

Reklam.. 15 dakika.. Tam 15 dakika..

Bitiyor.. Al baştan ayni sahne.. Genç adam şutu atıyor.
Potaya atılan şut çembere doğru düşmeye başlıyor. Yavaş çekim giriyor..

Topun çembere yaklaşması sürüyor Allah sürüyor. Tam 10 santim kalmış..

Bölüm bitiyor. Yani araya 15 dakika reklam koyup, son sahneyi bir daha tekrar ederek, bitiriyorlar..
Söyler misiniz RTÜK üyeleri, ekran başında olan ben, benim gibi binlerce insanımız ne yerine konuyor?.

“Eşşek” lafı az değil mi?.

Peki bu rezillikleri düzene koyma, halkın haklarını savunma görevi yapan siz ne yerine konuyorsunuz o zaman?.

Hiç mi sıkılmıyorsunuz?. Hiç mi utanmıyorsunuz?.

“Efendim biz doğru yönetmelik yaptık, onlar boşluğunu buldular..” Yapma o zaman böyle kalbur gibi yönetmelik..

“Herhangi bir sebeple programa verilen ara, hiçbir şekilde 5 (Beş) dakikayı geçemez.

O 5 dakika sonra, program kaldığı yerden başlar” de de, boşluk bulsunlar, bakalım.

“Program, son reklam arasından sonra, en az 10 dakika devam eder ve öyle biter” de bakalım da, delsinler görelim..

Ben yazayım mı size bir “Reklam Yönetmeliği”, eğer utanmazsanız, sıkılmazsanız?.

Daha ne diyeyim size RTÜK’çüler?. Daha ne diyeyim ha?.

Öbür maddeleri de yazacağım, tabii.. Yavaş yavaş..