14 Oca 2014 23:01
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 15:52
Herkes onları merak ediyor! Kim bu Haşhaşiler?
Başbakan Erdoğan bugün meclisteki grup toplantısında devlet içindeki paralel yapılar hakkında kurduğu cümle akla, Haşhaşileri getirdi. Peki, Haşhaşiler kimdir?
Erdoğan, bugün Ak Parti grup toplantısında konuşurken cemaate bu
zamana kadar kullanmadığı kadar çok sert sözlerle tavır koydu. Şu
mesajları verdi:
"Büyük Selçuklu devletinde Haşhaşiler denilen gözü dönmüş, gizli bir örgütün devlet bünyesini nasıl esir almaya çalıştığını, düşmanlarla İşbirliğine gittiğini asırlar önce gördük. Türkiye Cumhuriyeti devleti, bu sinsi virüslere, sızıntılara asla geçit vermez."
Başta sosyal medya olmak üzere, günün hareketli gündeminin başköşesine oturan konulardan biri de Haşhaşiler oldu.
Peki kim bu Haşhaşiler?
Haşhaşiler, suikastlerle tanınıyor
Tarih kaynaklarına göre, Haşhaşiler, 1090 yılının eylül ayında İsmaili din adamı Hasan Sabbah tarafından kurulmuş bir dini tarikat ve siyasi bir örgüt. Tarikat 11.yy'da İsmaililik mezhebi esaslarına dayanan Fatımiler devleti içindeki dinsel bir hizipleşme sonucu ortaya çıktı. Bu hizipleşme sonucu ortaya çıkan iki koldan biri olan Nizarilik kolunun temsilcisi olan Haşhaşin Tarikatı önce İran sonra da Suriye'ye yayıldı. Kuşatılması ve ele geçirilmesi güç kaleler temelinde örgütlenmiş olan Haşhaşin Tarikatı önemli kişilere yönelik suikastlere dayanan etkili bir askeri strateji geliştirerek Orta Çağ İslam dünyasında çok önemli ve farklı bir güç olarak ortaya çıktı. Haşhaşin Tarikatı ideolojik açıdan dönemin Sünni siyasi ve dini çevrelerini düşman olarak gördü. Özel olarak da Abbasi Halifeliği ve onun koruyucusu olan Büyük Selçuklu Devleti esas düşmanları oldu. Topluluk, suikastleriyle tanınırken, iddialara göre suikastlerden önce kendilerinden geçmek için içtikleri haşhaştan isimlerini almışlardır. Topluluğun, Büyük Selçuklu Devleti zamanında terör estirip, pekçok üst düzey devlet adamını ve Abbasi soyunu öldürdüğü biliniyor. Bu kötü şöhretleri sayesinde, çoğu batı dilinde suikastçi anlamına gelen assasin kelimesi Haşhaşi kelimesinden gelmiştir. Romanlara ve filmlere konu olan Haşhaşiler, sarp bir kayalığın tepesinde, ulaşılmaz Alamut Kalesi'nde yaşamışlardır.
Hasan Sabbah kimdir?
Tam adı Hasan bin Ali bin Muhammed bin Cafer bin Hüseyin bin Sabbah el-Hamari’dir (1034-1124). Büyük Selçuklu Devleti zamanında yaşamış olan, tarihin eski ezoterik ve batıni örgütü Haşhaşileri kuran ve ölene kadar liderliğini yapan İranlıdır. Tarihteki en gizemli insanlardan biri olarak adı geçer. Müridlerinin adını Seyduna olarak bildiği Hasan Sabbah gençliğinde çeşitli çelişkiler yaşamış, islamiyeti büyük ölçüde sorgulamış, tarikat ve mezheplerle ilgili birçok toplantıya katılmıştır. Hasan Sabbah’ın kurmuş olduğu bu haşhaşilik tarikatının müritleri, kendi çağlarında bir çok Selçuklu devlet adamına suikast düzenlemiş ve amacına ulaşmıştır. "Suikast" kelimesinin İngilizce karşılığı olan "Assasinate" kelimesi bu tarikatın isminin İngilizce’deki karşılığıdır.
"Büyük Selçuklu devletinde Haşhaşiler denilen gözü dönmüş, gizli bir örgütün devlet bünyesini nasıl esir almaya çalıştığını, düşmanlarla İşbirliğine gittiğini asırlar önce gördük. Türkiye Cumhuriyeti devleti, bu sinsi virüslere, sızıntılara asla geçit vermez."
Başta sosyal medya olmak üzere, günün hareketli gündeminin başköşesine oturan konulardan biri de Haşhaşiler oldu.
Peki kim bu Haşhaşiler?
Haşhaşiler, suikastlerle tanınıyor
Tarih kaynaklarına göre, Haşhaşiler, 1090 yılının eylül ayında İsmaili din adamı Hasan Sabbah tarafından kurulmuş bir dini tarikat ve siyasi bir örgüt. Tarikat 11.yy'da İsmaililik mezhebi esaslarına dayanan Fatımiler devleti içindeki dinsel bir hizipleşme sonucu ortaya çıktı. Bu hizipleşme sonucu ortaya çıkan iki koldan biri olan Nizarilik kolunun temsilcisi olan Haşhaşin Tarikatı önce İran sonra da Suriye'ye yayıldı. Kuşatılması ve ele geçirilmesi güç kaleler temelinde örgütlenmiş olan Haşhaşin Tarikatı önemli kişilere yönelik suikastlere dayanan etkili bir askeri strateji geliştirerek Orta Çağ İslam dünyasında çok önemli ve farklı bir güç olarak ortaya çıktı. Haşhaşin Tarikatı ideolojik açıdan dönemin Sünni siyasi ve dini çevrelerini düşman olarak gördü. Özel olarak da Abbasi Halifeliği ve onun koruyucusu olan Büyük Selçuklu Devleti esas düşmanları oldu. Topluluk, suikastleriyle tanınırken, iddialara göre suikastlerden önce kendilerinden geçmek için içtikleri haşhaştan isimlerini almışlardır. Topluluğun, Büyük Selçuklu Devleti zamanında terör estirip, pekçok üst düzey devlet adamını ve Abbasi soyunu öldürdüğü biliniyor. Bu kötü şöhretleri sayesinde, çoğu batı dilinde suikastçi anlamına gelen assasin kelimesi Haşhaşi kelimesinden gelmiştir. Romanlara ve filmlere konu olan Haşhaşiler, sarp bir kayalığın tepesinde, ulaşılmaz Alamut Kalesi'nde yaşamışlardır.
Hasan Sabbah kimdir?
Tam adı Hasan bin Ali bin Muhammed bin Cafer bin Hüseyin bin Sabbah el-Hamari’dir (1034-1124). Büyük Selçuklu Devleti zamanında yaşamış olan, tarihin eski ezoterik ve batıni örgütü Haşhaşileri kuran ve ölene kadar liderliğini yapan İranlıdır. Tarihteki en gizemli insanlardan biri olarak adı geçer. Müridlerinin adını Seyduna olarak bildiği Hasan Sabbah gençliğinde çeşitli çelişkiler yaşamış, islamiyeti büyük ölçüde sorgulamış, tarikat ve mezheplerle ilgili birçok toplantıya katılmıştır. Hasan Sabbah’ın kurmuş olduğu bu haşhaşilik tarikatının müritleri, kendi çağlarında bir çok Selçuklu devlet adamına suikast düzenlemiş ve amacına ulaşmıştır. "Suikast" kelimesinin İngilizce karşılığı olan "Assasinate" kelimesi bu tarikatın isminin İngilizce’deki karşılığıdır.