"HERKES KENDİ PATRONUNU SOYSUN BİRADER!.." YILMAZ ÖZDİL "SARI BASIN KARTINA İNDİRİMLİ SATIŞLARA" NEDEN İSYAN ETTİ?
Gazeteciler kendi aralarında şirketler kurup, kendi patronlarını soyuyor zaten... Herkes kendi patronunu soysun birader!
Otobüs yüzde 50
Takım elbise yüzde 25
Televizyon yüzde 6.5
Buzdolabı yüzde 6.5
Düğün salonu yüzde 20
(Gelin hariç.)
Gömlek yüzde 10
Kravat yüzde 5
*
Nedir bu?
Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü, bazı firmalarla anlaşma sağlamış, sarı basın kartını gösteren gazetecilere, yukarıdaki indirimler yapılacakmış.
*
Kardeşim!
Vatandaşa buzdolabını bedavaya veriyorsunuz, gazeteciye anca yüzde 6.5 indirim yapıyorsunuz, gazeteci vatandaş değil mi? Neyi eksik, avanta için oy veren vatandaştan? Vatandaş oyunu veriyor, gidiyor... Gazeteci öyle mi? 365 gün aralıksız yalaya yalaya dillerinde pütür kalmadı çoğunun, boşuna mı yaladılar yani? Bu mudur görülen reva?
*
Zarfa koyup para veren belediye başkanı var mesela. Yandaş yazarın eşini işe alan belediye başkanı var.
İnsan örnek alır da, utanır...
Neymiş, televizyon alana indirim yapılacakmış... Direkt televizyon dağıtan gazeteciler cemiyeti başkanı var, n'apsınlar senin indirimini?
*
Gazeteciler kendi aralarında şirketler kurup, kendi patronlarını soyuyor zaten... Elalemin patronunu neden bu işe karıştırıyorsunuz?
Herkes kendi patronunu soysun birader! Tamam, avanta için bi daha evlenilir de... O düğün salonunun çalışanları, biz de gazeteyi yüzde 20 indirimli istiyoruz derse, ne cevap verilecek gazete patronuna?
*
Üstelik...
Kimin malını, kime indiriyorsun? Sen gazetecilerin hepsini fakir fukara mı sandın? Gazetecileri, sadece, belediye otobüsüyle evine giden, üç kuruş maaşla evini geçindirmek zorunda olan, kaynakları yazarlar tarafından sömürülen muhabirlerden mi ibaret zannediyorsun? Otelleri yazıp otellerde kalan, restoranları yazıp restoranlarda ağırlanan, bayramda-yılbaşında "Benim hediyem niye hala gelmedi" diye telefon edip hesap soran, komisyon aldığı dizileri-filmleri öven, bilet göndermeyen tiyatrocuyu yerden yere vuran, yabancı şirketlerin gezileri sayesinde THY pilotlarından fazla uçan, müdürüyle yatan, iyi yattığı için transfer olan... TIR'cı gazeteci var, hamburgerci gazeteci var, müteahhit gazeteci var, artist gazeteci var, manken gazeteci var, şeyh gazeteci var, şeyh... Adamın eteğini öpen, bir dediğini iki etmeyen cemaati var, sen hâlâ indirimli ceket filan vermeye kalkıyorsun.
*
Allah'tan gazeteci değilim... Ama yine de gazeteciler adına üzülüyor insan.
*
Bak, illa kıyak yapacaksan...
Yıllar önce benzer tartışma yaşanmış, "Gazeteciler parayı verenin düdüğünü çalan dalkavuklar mıdır" sorusu ortaya atılmış, rahmetli Reşad Ekrem Koçu da, "tarife"sini yayınlamıştı.
*
Buruna fiske vurma 20 para,
kafaya kabak vurma 20 para,
minderden yuvarlama 30 para, merdivenden yuvarlama 180 para, kel başını tokatlama 45 para, kuyruğu dışarda kalacak şekilde fındık faresini ağzına sokma 400 para... Üzengisi olmayan haşarı beygire bindirilip,temaşasından hoşlanılırsa 300 para.
Yılmaz Özdil/Hürriyet