30 Mayıs 2013 16:34
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 15:11
HER YÖNE 80 DAKİKA'DA 3. KÖPRÜYE İSİM ÖNERİLERİ!
A Haber'de Zeynep Bayramoğlu'nun sunduğu 'Her Yöne 80 Dakika' programında 3. Köprünün ismi tartışıldı.
Köprüye isim seçilirken Alevi vatandaşlarının ve Arap coğrafyasındaki konjonktürel durumun dikkate alınılması gerekirdi diyen Kaplan 3. köprü için mutasavvıflardan bir isim önerdi. Yazar Vivet Kanetti ise bir padişahın adının köprüye verildiğini ve yeterli olduğunu belirterek, bir şairin ismini önerdi.
İşte o isim önerileri:
HİLAL KAPLAN: “3.KÖPRÜNÜN ADI “HACI BEKTAŞ-I VELİ” OLSUN İSTERDİM”
Bu isim öyle bir isim ki, şu anda Türkiye’deki bütün meselelerin hemen hepsi ile bağlantısı var. Yani üzerine düşünülmeden bu isim seçildiyse, yani bir Osmanlı padişahı ve hilafeti getiren ve bu anlamda önemli görülen bir isim. Sadece bu düşünüldüyse... Eğer düşünülerek yapıldıysa da yapılmaması gerekiyordu bence. Yavuz Sultan Selim Alevi meselesinin tam ortasında yer alıyor. Alevi vatandaşların devletten bazı talepleri var ve bu talepler karşılanmamış durumda. Son iki yılda çeşitli yerlerde Alevilerin evlerini işaretleyen bir grup var. Yani böyle bir bastırılmışlık hissiyatı içinde yaşan bir toplum.
Yavuz Sultan Selim’in 40 bin Kızılbaş’ı ki Şah İsmail’in ordusunun askerlerine öyle deniyordu, onlarla bir şekilde bağlantısı olduğu söylenen 40 bin Kızılbaş’ı katlettiği gibi bir söylenti var. Bunun çok çok abartılmış bir rakam olduğunu düşünüyorum kendi okumalarımdan yola çıkarak. Zaten belgesi ile kanıtlanmış herhangi bir şey söz konusu değil. Ayrıca o dönemde Şah İsmail’in yaptığı Sünni katliamları var. Bunu bir kenara bırakalım. Mevcut durumda Alevi vatandaşlarımızın toplumsal hafızasında, kolektif hafızada böyle bir durum söz konusu. Yavuz Sultan Selim’e benim hak etmediğini düşündüğüm bir etiket bu. Ve şu anda biz, Suriye meselesi üzerinden aslında siyasal olan bir meselenin nasıl mezhepsel bir çekişme alanına çekildiğini kaygı ile izliyorken keşke bu seçim yapılmasaydı diye düşünüyorum.Ben Köprünün isminin Hacı Bektaşi Veli olmasını çok isterdim. Çünkü bugün İstanbul’un fethinin yıl dönümü Hacı Bektaşi Veli onu fetheden yeniçerilere ismini veren onların bağlı olduğu dini ve tarihi bir şahsiyet. Ayrıca hepimizin saygı duyduğu sevgi ile andığı biri. Aynı şekilde sadece Sünnilerin değil Alevilerin de sevgi ile andığı bir şahsiyet. Mesela böyle bir kucaklaşmaya da sebep olabilirdi. Geniş kesimlerin saygı ve sevgi duyduğu bir isim olsaydı daha birleştirici olabilirdi diye düşünüyorum.
VİVET KANETTİ: “YAHYA KEMAL ADI ÇOK DAHA GÜZEL OLUR”
Vivet Kanetti Uluç: Benim de bir önerim var. Padişah adı verildi, Fatih köprüsü var. Şart değil bütün padişahların ismini vermek. Madem bir boğaz, batı ile doğuyu birleştiriyor. Boğazın her köyü için şiir yazmış bir şairin adı verilebilirdi. Yahya Kemal Köprüsü olsun mesela. Çok güzel olur, İstanbul’a çok yakışacak bir isim olur.
İşte o isim önerileri:
HİLAL KAPLAN: “3.KÖPRÜNÜN ADI “HACI BEKTAŞ-I VELİ” OLSUN İSTERDİM”
Bu isim öyle bir isim ki, şu anda Türkiye’deki bütün meselelerin hemen hepsi ile bağlantısı var. Yani üzerine düşünülmeden bu isim seçildiyse, yani bir Osmanlı padişahı ve hilafeti getiren ve bu anlamda önemli görülen bir isim. Sadece bu düşünüldüyse... Eğer düşünülerek yapıldıysa da yapılmaması gerekiyordu bence. Yavuz Sultan Selim Alevi meselesinin tam ortasında yer alıyor. Alevi vatandaşların devletten bazı talepleri var ve bu talepler karşılanmamış durumda. Son iki yılda çeşitli yerlerde Alevilerin evlerini işaretleyen bir grup var. Yani böyle bir bastırılmışlık hissiyatı içinde yaşan bir toplum.
Yavuz Sultan Selim’in 40 bin Kızılbaş’ı ki Şah İsmail’in ordusunun askerlerine öyle deniyordu, onlarla bir şekilde bağlantısı olduğu söylenen 40 bin Kızılbaş’ı katlettiği gibi bir söylenti var. Bunun çok çok abartılmış bir rakam olduğunu düşünüyorum kendi okumalarımdan yola çıkarak. Zaten belgesi ile kanıtlanmış herhangi bir şey söz konusu değil. Ayrıca o dönemde Şah İsmail’in yaptığı Sünni katliamları var. Bunu bir kenara bırakalım. Mevcut durumda Alevi vatandaşlarımızın toplumsal hafızasında, kolektif hafızada böyle bir durum söz konusu. Yavuz Sultan Selim’e benim hak etmediğini düşündüğüm bir etiket bu. Ve şu anda biz, Suriye meselesi üzerinden aslında siyasal olan bir meselenin nasıl mezhepsel bir çekişme alanına çekildiğini kaygı ile izliyorken keşke bu seçim yapılmasaydı diye düşünüyorum.Ben Köprünün isminin Hacı Bektaşi Veli olmasını çok isterdim. Çünkü bugün İstanbul’un fethinin yıl dönümü Hacı Bektaşi Veli onu fetheden yeniçerilere ismini veren onların bağlı olduğu dini ve tarihi bir şahsiyet. Ayrıca hepimizin saygı duyduğu sevgi ile andığı biri. Aynı şekilde sadece Sünnilerin değil Alevilerin de sevgi ile andığı bir şahsiyet. Mesela böyle bir kucaklaşmaya da sebep olabilirdi. Geniş kesimlerin saygı ve sevgi duyduğu bir isim olsaydı daha birleştirici olabilirdi diye düşünüyorum.
VİVET KANETTİ: “YAHYA KEMAL ADI ÇOK DAHA GÜZEL OLUR”
Vivet Kanetti Uluç: Benim de bir önerim var. Padişah adı verildi, Fatih köprüsü var. Şart değil bütün padişahların ismini vermek. Madem bir boğaz, batı ile doğuyu birleştiriyor. Boğazın her köyü için şiir yazmış bir şairin adı verilebilirdi. Yahya Kemal Köprüsü olsun mesela. Çok güzel olur, İstanbul’a çok yakışacak bir isim olur.