Gündem
04 Haz 2010 12:19 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 11:20

''HEDEF GÖSTERME'' DAVASINDA KARAR! GAZETECİ NEDİM ŞENER BERAAT ETTİ!

Gazeteci Nedim Şener'in, "Hrant Dink Cinayeti ve İstihbarat Yalanları" adlı kitabında, "hedef göstermek" suçundan yargılandığı dava beraatle sonuçlandı.

"Hrant Dink Cinayeti ve İstihbarat Yalanları" adlı kitabında "terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterdiği" iddiasıyla yargılandığı davada beraat eden gazeteci Nedim Şener, "Davaya katılanların kirli ellerini bu dosya üzerinden yıkamalarını kabul
etmiyorum" dedi.
İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz sanık Nedim
Şener ile emniyet görevlisi şikayetçi Muhittin Zenit katıldı. Davanın diğer
şikayetçileri olan emniyet görevlileri Ali Fuat Yılmazer ve Faruk Sarı’yı da
avukatları Seyfettin Uzunçakmak temsil etti. Emniyet görevlisi olan
şikayetçilerden Ramazan Akyürek’in avukatı ise mazeret bildirdiği için duruşmaya
gelmedi.
Duruşmada şikayeti sorulan Muhittin Zenit, "Görevim esnasında
kullandığım kod ismin deşifre olması nedeniyle terör örgütlerine hedef
gösterildim. Kod ismimin değiştirilmesi, bu durumu düzeltmeyecektir.
Şikayetçiyim" dedi.
Esas hakkında görüşü sorulan İstanbul Cumhuriyet Savcısı Celal Kara,
şikayetçiler yönünden "hedef gösterme" suçunun ayrı ayrı değil, bir kez
oluşacağı gerekçesiyle sanık Şener’in, bu suçtan cezalandırılması talebine
yönelik önceki görüşünü tekrar ettiğini söyledi.
Savunması sorulan Şener’in avukatı Yücel Döşemeci ise şikayetçi Muhittin
Zenit’in adı ve kod adının "Hrant Dink cinayeti" davasının görüldüğü İstanbul
14. Ağır Ceza Mahkemesinin iddianamesinde belirtildiğini ve şikayetçilerden
Ramazan Akyürek’in de atamasının Resmi Gazete’de yayımlandığı, herkes tarafından
bilindiğini ifade etti.
"Müvekkilim, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde bilinen bilgilerin
dışında farklı bir şey yazmamıştır" diye konuşan Döşemeci, Şener’in yazdığı
kitapla ilgili Abdi İpekçi ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) ödüllerini
aldığını, Uluslararası Basın Enstitüsünce de "Basın kahramanı" ilan edildiğini
hatırlattı.
Ödüllerle ilgili belgeleri mahkemeye sunan Döşemeci, müvekkilinin
beraatını istedi.
Duruşmada savunmasını yapan tutuksuz sanık Nedim Şener de şikayetçilerin
hiçbirini terör örgütüne hedef göstermediğini belirterek, İstanbul 14. Ağır Ceza
Mahkemesine gelen belgeleri yazmak dışında hiçbir şey yapmadığını söyledi.
"Eğer bir suç varsa, bu suçu şikayetçilerin amirleri ve Cumhuriyet
savcıları işlemiştir" ifadesini kullanan Şener, şikayetçilerin bu mahkemeden bir
ceza kararı alarak İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen diğer davasıyla
ilgili yargıyı etkilemeye çalıştıklarını iddia etti.
Şener, "Ben davaya katılanların kirli ellerini bu dosya üzerinden
yıkamalarını kabul etmiyorum" diyerek beraatını talep etti.
Birleşen dosyalarda sanık Şener hakkında "açıklanması yasaklanan gizli
belgeleri açıklama ve temin etme" ile "kamu görevlilerini terör örgütlerine
hedef göstermek" iddiasıyla kamu davası açıldığını hatırlatan mahkeme heyeti,
davada şikayetçi olanların bir kısmının İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde
açılan Hrant Dink cinayeti davası ile ilgili iddianamede ve yargılama aşamasında
dosyaya gelen belgelerde mevcut olduğunun anlaşıldığını belirtti.
Sanık Şener’in dava konusu kitabını yazmadan önce söz konusu isimlerin
kamuoyu tarafından bilindiğini vurgulayan heyet, gizli olduğu belirtilen
belgelerin de aynı mahkemenin dosyası içine gönderilen belgeler olduğunu ve
kitaptan önce gizlilik olayının kalktığını kaydederek, suç unsurlarının
oluşmadığını ifade etti.
Heyet, bu nedenle sanık Şener’in atılı tüm suçlardan beraatına
hükmetti.
Yargılama aşamasında esas hakkında görüşünü açıklayan Cumhuriyet Savcısı
Celal Kara, "yasaklanmış bilgileri temin etme ve açıklamak" iddialarından
açılan davaların unsurlarının oluşmaması nedeniyle sanık Şener’in beraatına,
"terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek" suçundan ise 1 ile 3
yıl arasında hapis cezasına çarptırılmasını istemişti.