Hasan Akgün’ün Bir Çiftliği Var! Ne Mahkeme Ne Yönetmelik Ne de Yasa İşlemiyor
Gazeteci Şenol Demirci, Medyaradar'a özel somut belgelerden yola çıkarak yeni bir dosya hazırladı.
Sevgili okurlar, sizlere bugün anlatacağım olaylarda Türkiye’nin röntgenini çekmeyi amaçlıyorum. Kahramanımız CHP’li Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün. Sıfatında Dr. titri olsa da inanmayın…Akademik bir sıfat değildi…Şahsına sıfat eklemek gerekirse “Semender” en uygunuydu. Akgün, 30 yıllık siyasi kariyeri boyunca bir Semender gibi hem karada hem suda zorlanmadan yaşıyordu. Ne yönetmelik ne imar kanunu ne de kanunları umursamadan gönül rahatlığıyla ilçeyi bir çiftlik gibi yönetiyordu.
Gitti Pensilvanya Geldi Menzilvanya
Hasan Akgün, 1994 yılında ANAP’tan dönemin ANAP Genel Başkanı kendisi gibi Rizeli olan Mesut Yılmaz kontenjanının Büyükçekmece Belediye Başkanlığına aday oldu ve kazandı. Tam 30 yıldır da bu makamda oturuyordu. 30 yıldır çok büyük işler mi yaptı? Hayır! Ama kazanmak için olmadık cinlikler icat ettiği biliniyordu. Mesela Fetullah Gülen hareketi mi güçlü. Hiç sorun değildi o’nun için. Hemen bir bağlantı kurup kolaylıkla yanına sokulup bir de hatıra fotoğrafı çektirebilirdi. Menzil tarikatı mı güçlü, hemen bir yolunu bulup bu tarikatla yakınlık kurup, belediyenin ihalelerini hovarda misali paslardı. Kendi belediyesi yetmezmiş gibi Menzilcilere, Ekrem Başkanının İBB’sinden de üstelik “hayali ihale” (Pandemi döneminde kültürel gezi ihalesi) verdirebilirdi. Dedim ya, Akgün’ün vizyonuyla kimse baş edemezdi. Ama en büyük kozu istediği gibi harcama yapma yetkisine sahip olmasıydı. Civardaki tüm bürokratları, siyasileri sıklıkla toplar Kıbrıs’a gezilere gönderirdi. Ve o bürokratlar Kıbrıs’ta neler mi yapardı? Kültürel ve tarihi yerler gezilir, etkinlikler kamera kaydına alınır, anı biriktirilirdi.
İmar Yolsuzluğu Değil Yolsuzluk Tefrikası
Hasan Akgün çiftliğinde geçmişte yaşanan ve hala yaşanmakta olan konumuza gelelim. Evet, konumuz Büyükçekmece’de faaliyetleri bir türlü bitmeyen Eresin Yaşam Merkezi Rezidans inşaatı… Bu inşaat adeta Türkiye’nin özetiydi …Türkiye’de parası olana ne yargının ne imar kanununun ne yönetmeliğin işlemediği, her türlü filim fırıldağın hayat bulduğu bir inşaat faaliyetiydi Eresin Rezidans. Takvimler 2000’leri gösterirken Eresin Grup Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bircan Eresin, B. Çekmece ’de D-100 karayolu üzerinde bulunan 8363 metrekarelik arsasına inşaat yapmak için harekete geçiyordu. Eresin Grup, 12 Ağustos 1999 tarihinde B. Çekmece Belediyesi’ne başvurarak inşaat ruhsatı alıyor… Ardından inşaat faaliyetleri başlıyor. İnşaattaki ilerlemeler dikkatli gözlerden kaçmıyor. Yolsuzluklara ve Haksızlıklara Karşı Mücadele Derneği, inşaatın imara aykırı ilerlediği gerekçesiyle savcılığa suç duyurusunda bulunuyor… Savcılık, şikâyet üzerine bilirkişi görevlendiriyor…Bilirkişi, incelemesinde ruhsat başvurusu yapıldığı tarihte zorunlu olan harcın yatırılmadığını fark ediyor. Ruhsat harcı yatırmadan bu iznin almasının kanunen imkânsız olduğundan yola çıkarak araştırmasını derinleştiriyor ki bir de ne görsün? Ruhsat harcının 11 Eylül 2000 tarihli olduğunu tespit ediyor. Evet, Hasan Akgün’ün yönettiği belediye geçmişe dönük sahte belge hazırlamış, ancak geçmişe dönük ruhsat harcına kılıf uyduramamıştı. Belediye yönetimince geçmişe dönük belge hazırlanabiliyor, ancak geçmişe dönük belediye hesabına para yatırması mümkün olamıyordu. Peki kurnazımız neden bu yola başvurmuştu? Basit! Dikkat ederseniz sahte ruhsat, 1999 Gölcük depreminden 5 gün öncesine, yani 12 Ağustos tarihliydi. Neden? Çünkü büyük depremin ardından tüm inşaat faaliyetleri durdurulmuş, ardından inşaat yönetmeliği değiştirilmişti. Deprem öncesinde alınan ruhsatlar eski yönetmeliğe göre daha az maliyetle yapılıyordu. Gördüğünüz gibi deprem-meprem çok da umurunda olmuyordu Sayın Akgün’ün!
Brezilya Dizisi Gibi: Bitmiyor!
Bilirkişi, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığına hazırladığı raporda, ruhsat harcının 11 Eylül 2000 tarihinde yatırıldığını ortaya çıkarıyor. Hazırlanan raporda bu durum, ”Geçmişe dönük evrakta sahtecilik cürmü işlemek suretiyle ruhsat düzenlendiği, geçmişe dönük harcın yatırılmasının ise imkânsız olduğu için 57 bin 316 TL’lik tutarın belediye hesabına 11 Eylül 2000 tarihinde aktarıldığı görülmektedir” notuyla savcılığa sunuluyor. Yasadışı başlayan inşaat faaliyetlerinin bununla sınırlı olmadığını yine bilirkişi raporundan öğreniyoruz. Bilirkişinin hazırlayıp Büyükçekmece Başsavcılığına sunduğu rapor şöyle: “454 ada 3 parselde 8363 m2 büyüklükte, inşaat izni 3345 m2 oturuma sahiptir…İnşaatta yapılan ölçümlerde inşaat oturumunun 5102 m2 kare olduğu ve fazladan 1757 m2 imara aykırılık görülmüştür. E:2.50 yapılanma şartlarında 454 ada 3 parselde 20,907 m2 imar planına esas net inşaat alanı yapılması gerekirken; zemin üstünde bürüt:71,592 m2, net:42729,46 m2 inşaat alanı yapılarak imar mevzuatına aykırı 21,821 m2 fazladan inşaat yapıldığı, zemin altında imar mevzuatına aykırı 9723 m2 fazladan inşaat yapılarak toplamda 31545, m2 imar mevzuata aykırı fazladan inşaat alanı yapıldığı tespit edilmiştir.”
Hasan Akgün belediyeciliğini gördünüz… Bir inşaatın baştan sona yasalara aykırı nasıl yükseldiği resmî belgelerle ortaya konuluyordu. Peki, bu alanda tek yetkili Büyükçekmece belediyesi mi? Hayır! Anaarter olması sebebiyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi bu inşaat hakkında bir işlem yaptı mı? Hayır! Gördüğünüz gibi CHP’li ilçe belediyesi ile AKP’li İBB büyük inşaat rantında körler ve sağırları oynuyordu…
Mahkeme Tiyatrosu ve Kâinat İmamı
Eresin Yaşam Merkezi inşaatı Büyükçekmece Başsavcılığı tarafından başlatılan rüşvet, görevi kötüye kullanma soruşturmasında Eresin Grup Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bircan Eresin başta olmak üzere inşaat teknik sorumluları ile belediye yöneticilerinin de aralarında bulundu 8 şüpheli tutuklanıyor. İstanbul Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesinde 2011 yılında yargılamalara başlıyordu. Yargılama süreci başlamıştı, tüm tutuklu sanıklar telefon dinlemelerine takılmıştı. Tapelerde sanıkların tamamının rüşvet konuşmaları yaptığı belirlenmişti ve ceza almaları kaçınılmazdı. İşin ucunun kendisine dokunacağından şüphesi olmayan Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün B planını devre sokmaktan kaçınamazdı. Yanına Eminönü eski Belediye Başkanı Ahmet Çetinsaya’yı alarak birlikte Pensilvanya Disneyland’ın yolunu tutuyordu. Burada Kainat İmamı’nın huzuruna çıkıyor ve bir de hatıra fotoğrafı çektirerek yurda dönüyordu. Şimdi Bakırköy 3. Ağır Ceza başkanı ve üyelerine bir göz atalım: Başkanı Recep Baş. Üyeler: Mübeccel Saraçoğlu, Nilgün Güldalı. Mahkeme Başkanı Recep Baş ile Nilgün Güldalı'nın 2016 tarihinde FETÖ ile iltisaklı oldukları gerekçesiyle meslekten ihraç edildiğini öğreniyoruz. Hal böyle olunca 8 sanıklı dava da haliyle tatlıya bağlanarak beraatle sonuçlanmış. Evet, evet tüm iddialar somut olmasına rağmen dava delil yetersizliği nedeniyle düşürülüyordu. Şaşırdık mı? Asla!
Yasa Dışı Rant: 1,5 Milyar
Evet gördüğünüz gibi Eresin Yaşam Merkezi tüm bu badireleri düşe kalka atlatmayı başarmıştı. İskana uygun olmayan bu yapı yargı sürecinin aşılmasıyla ne durumdaydı. İskân alması imkansızdı ve grup iflasın eşiğindeydi. Yüzlerce milyon harcanan binanın akıbeti belirsizdi. Derken Türkiye Cumhuriyeti imdadına yetişiyor, 2018 yılında İmar Affı çıkarılıyordu. Devasa büyüklükteki rezidans için kurtuluş umudu doğmuştu. Eresin Grup, İmar Affının yürürlüğe girmesinin hemen ardından İstanbul Çevre ve Şehircilik Müdürlüğüne başvurarak aftan yararlanıyordu. Fazladan 31 bin 545 m2 rezidans kaçağı bulunan Eresin Yaşam Merkezi’ne İstanbul Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü ne kadar yasallaşma bedeli çıkarıyordu? Tam tamına 4 taksitle ödemek koşuluyla 20 milyon 340 bin 358 TL. Yanlış okumadınız! Bu bedeli neye göre çıkardı devletimiz anlaşılamıyordu. Döviz olarak 2018 tarihinde 4 milyon dolar rajon kesiliyordu Eresin Grup’a. Rezidansın yasallaşması üzerine kat irtifakları çıkıyor ve kredili satışa uygun hale geliyordu. Eresin Yaşam Merkezi rezidanslarında satışlar nasıl hesaplanıyordu? Buraya dikkat! Metrekaresi 50 bin TL’den satışa çıkılıyor ve rezidanslar kısa bir sürede satılıyordu. Şimdi gelelim hesap kitaba. Kaçak rezidansımızın yasadışı fazlalığı ne kadardı? 31 bin 545 m2. Bu fazlalığı 50 bin TL ile çarpıyoruz ve çıkan rakama inanamıyoruz: 1 milyar 585 milyon 639 bin 627 TL. Rantın büyüklüğü gördünüz mü? Bu rant Eresin Grup’u ve Büyükçekmece Belediyesi’ni durdurabildi mi? Hayır, asla! Aynı inşaatta imar affı sonrasında da kaçak yapılaşmaya devam ediliyor. İki kule rezidansın arasında iki katlı bir çelik konstrüksiyonu yükseliyordu.
Ne diyelim? Gözünüz doysun, gözünüz!
ŞENOL DEMİRCİ