Hangi ünlü isimler, IŞİD'in 'Ölüm Listesi'ne girdi?
Terör örgütü IŞİD din adamlarına ölüm emri verdi ve "Atatük putlarını kaldıracağız" tehdidinde bulundu.
Terör örgütü IŞİD’in sekiz dilde yayınlanan propaganda dergisi
Rumiyah’ın 4 Şubat’ta beşinci sayısını yayınladı. Derginin Türkçe
versiyonunun kapağında 1 Ocak’ta terör örgütü IŞİD üyesi Abdülkadir
Masharipov’un saldırı düzenlediği Reina’nın fotoğrafı yer
alıyor.
Amerika’nın Sesi’nden Hilmi Hacaloğlu’nun haberine göre, bugüne
kadar yayınladığı tüm sayılarında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan ve Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar için suikast emirleri
veren dergi, bu kez din adamları ve ilahiyatçıları hedefe
koydu.
“Türkiye’deki Belamların Çaresizliği” başlıklı makalede terör
örgütü IŞİD'in hedef listesinde aralarında daha önce çokça eleştiri
ve hakarete maruz bırakılan Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in
dışında isimler de var.
MEHMET GÖRMEZ, CÜPPELİ AHMET, CANER TASLAMAN, İHSAN ELİAÇIK
DA HEDEFTE
Örgüt, Türkiye’deki hücrelerine Görmez’le birlikte İsmailağa
cemaatinin önemli isimlerinden Cüppeli Ahmet adıyla bilinen Ahmet
Mahmut Ünlü, referandumda “hayır” oyu vereceğini açıklayan Furkan
Vakfı Başkanı Alparslan Kuytul, Yıldız Teknik Üniversitesi Felsefe
Bölümü’nden Prof. Caner Taslaman ve Gezi sürecinde çok göz önünde
olan Anti Kapitalist Müslümanlar grubundan İhsan Eliaçık’ın
bulunduğu kişilerin öldürülmesi talimatını veriyor.
“Tevhid dinini ve Müslümanları kötüleyen küfrün önderlerini
öldürün. Mehmet Görmez, Cübbeli Ahmet, Abdullah Yolcu, Mustafa
İslamoğlu, Caner Taslaman, Abdülaziz Bayındır, Abdullah Kurtul,
İhsan Eliaçık, Ubeydullah Arslan ve bunların dışında tağutları
destekleyen sabah akşam İslam Devleti’ne dil uzatan, tevhid dinini
kötüleyen, Müslümanlara ve mücahitlere hakaret eden küfrün
önderlerini öldün. Bizim bilmediğimiz ama sizin bildiğiniz tüm
belamları öldürün”
Makalenin başlığında yer verildiği gibi yazıda sık sık atıfta
bulunan “belam”, İslami terminolojide, “dini bilgisini iktidar
lehine çarpıtan” olarak kullanılıyor.
Makalede kafir belam olarak tarif edilen isimler arasında Beyoğlu
Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan’ın babası ilahiyatçı Ali
Rıza Demircan, Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi profesörü
Hasan Onar ve Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi profesörü Hilmi
Demir de bulunuyor.
Dergide yayınlanan bir yazı, Türkiye’ye yönelik saldırıların da
bilinçli yapıldığını gözler önüne seriyor.
IŞİD, TÜRKİYE'YE KISA, ORTA VE UZUN VADEDE VERDİĞİ
ZARARLARI DA YAZDI
“Mücahidlerin Saldırılarının Müşriklerinin Ekonomisine Etkisi”
başlıklı grafik ağırlıklı yazıda, saldırılarla Türkiye'ye "kısa,
orta ve uzun vadede verilen başlıca zararlar" sıralanıyor.
Buna göre, “Yıkımın kalıntılarının kaldırılması, mülkiyet ve mal
kaybı, şehrin ve yolların kapatılması, dükkanların kapanması,
hastane maliyetleri, tesislerin imha edilmesi Türkiye’nin başlıca
kayıpları; hisse fiyatlarının düşmesi, turizm sektöründeki
zararlar, sigorta sektöründeki zararları, artan iç güvenlik
maliyetleri sermaye göçü Türkiye’nin orta vadedeki kayıpları; asker
maaşları ve tazminatlarının artması, silah cephane ve ekipmanlar,
hastane masraflarının artması, işsizlik artışı ve bütçe açığının
artması Türkiye’nin uzun vadedeki zararları” olarak
gösteriliyor.
IŞİD’DEN İDDİA: TÜRKİYE VE RUSYA ANLAŞTI, ILIMLI MUHALİFLER
SURİYE POLİS BİRİMİNE KATILACAK
“Güvenli Bölge, Komplo Planı ve Temkin Kuruntuları” başlıklı yazıda
ise Türkiye’nin Suriye’de kurmak istediği güvenli bölge
eleştiriliyor. Türkiye’nin hem ülkesine sığınan mültecilerden
kurtulmak hem ileride Suriye rejimiyle pazarlık edebilmek için hem
de Suriye’deki Kürtlerin kuzeyden birleşmesini engellemek için bu
bölgede ısrarcı olduğu belirten makalede bölgenin Türk-Rus
anlaşmasına giren tüm grup ve kuruluşlar için de “barınak”
olacağını iddia etti.
“Bu sırada da güvenli bölgedeki grupların Nusayri Ordusu’na (Suriye
Ordusu) katılması için anlaşma yapılacak. Bu gruplar Ceyş’uş Şabi
gruplarına benzer ketibeler şeklinde olacak. Ya da polis birimine
katılacaklar. Ortak hükümetin içişleri bakanlığı büyük olasılıkla
mürted muhalefetin payı olacak. Bu şekilde İslam Devleti’ne karşı
savaş için çabalar birleştirilmiş olacak.”
IŞİD’DEN TÜRKİYE’YE TEHDİT: ATATÜRK PUTLARINI
KALDIRACAĞIZ
IŞİD’in propaganda dergisi, daha önceki sayılarda olduğu gibi bir
kez daha Türkiye’yi saldırmakla tehdit etti.
“İslam Devleti Allah’ın izniyle Şam’ın kuzeyinde elinden giden tüm
bölgelere geri dönecek. Büyük orduları oradan yeni eyaletler
yapmak, orada Allah’ın şeriatını uygulamak, Atatük putlarını,
demokrasi, laiklik, sufizm, İhvan vesenlerini (suretsiz put)
ortadan kaldırmak için Türkiye topraklarına girecek.”
“Şİİ CAMİLERİNDEN UZAK DURUN”
Dergide bir önceki saldırıda olduğu gibi Reina saldırısı ele
alınırken terör eyleminde ölen Müslümanların "kasten öldürülmediği"
belirtildi.
Yazıda Şii camilerinin hedefte olduğu da belirtildi.
Şii camilerinin dünyanın her yerinde hedef alınacağı ifade
edilerek, “Yeryüzünün batısında ya da doğusunda İslam Devleti
askerleri ‘cami’ diye adlandırılsalar dahi Rafızileri, İsmailileri
ve de daha başkalarını mabedlerinde hedef almaktan
çekinmemektedirler. Oralardan, oralarda durmaktan ya da
oralardan geçmekten durmak gerekir” dendi.