HANGİ ÜNLÜ EKRAN YÜZÜNÜN BEŞİKTAŞ-GALATASARAY DERBİSİNDE KEMİKLERİ KIRILDI? (MEDYARADAR- ÖZEL)
Derbideki olayları tribünden takip eden usta televizyoncunun çıkan olaylar sırasında ayak tarak kemikleri kırıldı.
RSFM’de yayınlanan "Atilla Güner’le Akşam Postası" programına
olaylı derbinin canlı tanığı gazeteci Rıdvan Akar konuk oldu.
Olaylı biten Beşiktaş-Galatasaray derbisini statta izleyen ve
olaylar esnasında ayak tarak kemikleri kırılan gazeteci Rıdvan Akar
yaşadıklarını “Atilla Güner’le Akşam Postası”na
anlattı. Ellerinde muşta ve bıçak taşıyan bir grubun önce
kendilerine saldırıp ardından sahaya indiğini söyleyen Akar;
“Olayların önceden hazırlanmış bir provakasyon olarak düşündüğünü”
belirtti.
Beşiktaş-Galatasaray derbisinin olaylı bitmesinin ardından konuyla
ilgili tartışmalar sürüyor. 90+3’üncü dakikada sahaya girip maçın
tatil edilmesine yol açan 67 kişi hakkında maçlardan 1 yıl men
cezası verilirken olaylara kimlerin neden olduğu akıllarda soru
işareti bıraktı.
Atatürk Olimpiyat Stadı’ndaki maç esnasında tribünde olan gazeteci
Rıdvan Akar izlenimlerini “Atilla Güner’le Akşam
Postası”nda anlattı. Tribünlerde yaşanan arbedede ayak
tarak kemikleri kırılan Akar; olayların önceden planlanmış bir
provakasyon olduğunu belirtirken çevik kuvvet polislerinin
sahadakilere dokunmamasına dikkat çekti.
“ELLERİNDE MUŞTA VE BIÇAKLA SALDIRDILAR”
Atilla Güner: Orada tam olarak neler yaşandı?
Rıdvan Akar: Orada maçın 85’inci dakikasından
itibaren Doğu tribünün iç kısmında olan bazı kişiler ki onlar
aslında Doğu tribününe parmaklıklardan atlayarak geçmiş olan
kişilerdi. Görece daha pahalı olan kapalıya geçmiş oldular. Oradan
aşağıya su atıp, küfür etmeye başladılar.
Atilla Güner: Onların hedefinde yine aynı Beşiktaş
taraftarları mı var?
Rıdvan Akar: Beşiktaş taraftarları var.
Aşağıdakiler onlara dönüp “yapmayın” diye uyarıda bulununca bunlar
50-60 kişilik grup halinde aşağı indiler. İner inmez de
saldırdılar. Ağırlıklı olarak da bizim bulunduğumuz gruba
saldırdılar. Bizim bulunduğumuz grup da daha çok gazetecilerden
oluşan yıllardır hep beraber maç seyrettiğimiz grup. Saldırı
sırasında saldırganların bir bölümü tekbir getiriyordu. Ellerinde
muşta ve bıçak gördüm. Bize saldırdılar ben ayırmaya çalıştım.
Doğrudan fiili olarak bana değil ama benim yanımdaki insanları darp
ediyorlardı. Onun üzerine onları durdurmak için bir şey yaptım
fakat yere düştüm. Bir daha kalkıp o rüzgârın içersine daldım ama
bu sefer grup halinde hepsi üzerime düştüler. O ara ayağımı
kırmışım.
“‘ŞEREFSİZ ÇARŞI’ DİYE TWEET ATANLAR OLAYIN PROVAKASYON
OLDUĞUNU DÜŞÜNDÜRÜYOR”
Atilla Güner: Çarşı’nın duruşundan rahatsız olan
kesimin bir hesap görme hali mi bu?
Rıdvan Akar: Biraz öyle andırıyor. Çünkü
genellikle maçlarda Çarşı’nın tekbir getirmesi pek vaki değildir.
Çarşı kendine özgü değerleri olan bir yapıdır ve o değerler
içerisinde futbol sahasında önce küfredip sonra tekbir getirmek
yok.
Genellikle tribün kavgalarındaki özellik şudur; gruplar kavga eder
sonra gider kendi yerlerinde maç izlemeye devam ederler. Bu bir kan
davasına dönüşmez, birileri araya girer ve bu iş biter. Ama bu defa
öyle olmadı. Bu defa bu grup saldırıp, oradakileri darp ettikten
sonra doğruca sahaya girdi.
Benim gördüğüm en son manzara Çevik Kuvvet polisleri santra
noktasında o bildiğimiz klasik Çevik Kuvvet duruşuyla kendi
güvenliklerini sağlıyorlardı. Ama sahada dolaşan kişilere
dokunmuyorlardı. Bu tamamen bilinçli ve hazırlanmış. Beşiktaş ve
Beşiktaş seyircisini paralize etmeye dönük bir provokasyon. Daha
olaylar bittiği andan itibaren çeşitli siyasi kimliği olan kişiler
tarafından “şerefsiz Çarşı” denilerek bunun Çarşı
tarafından gerçekleştirildiğine ilişkin atılmış olan tweetler de bu
provokasyonun önceden planlandığını gösteriyor bana.
MEDYARADAR- ÖZEL