HANGİ GAZETECİLERE ÖRTÜLÜ ÖDENEKTEN MAAŞ BAĞLANDI? HANGİLERİNİN EV KİRASI KARŞILANDI? İŞTE ÖRTÜLÜ MEDYA!..
'İstanbul 2010 Kültür Başkenti Ajansı'na proje sunan gazeteciler çokça tartışıldı. İddia, projenin giderek bir yağmaya dönüştüğü şeklindeydi.Peki tarihte iktidarla-gazetecinin 'para' ilişkisi nasıldı?
'Örtülü' medya
'İstanbul 2010 Kültür Başkenti Ajansı'na proje sunan gazeteciler çokça tartışıldı. İddia, projenin giderek bir yağmaya dönüştüğü şeklindeydi.
Peki tarihte iktidarla-gazetecinin 'para' ilişkisi nasıldı? Kimi gazeteciler örtülü ödenekten adeta maaşa bağlandı, kimilerinin ev kirası bile karşılandı...
İstanbul 2010 Kültür Başkenti Ajansı'na proje sunan gazeteciler tartışıldı geçen hafta. Projenin giderek bir yağmaya dönüştüğü ve vurgun yapıldığı iddia edildi. Habertürk'ün haberine göre çok sayıda gazeteci ve televizyoncu, projeden fon alabilmek için başvurmuştu.
Talep edilen proje tutarları oldukça abartılı olsa da bu yasal bir haktı ve dileyen başvurabilirdi. Ama konu gazetecilik olunca etik tartışması da beraberinde geldi. Projeye başvuran birçok gazeteci habere tepki gösterdi. İtiraz edenler ve dava açanlar oldu.
İLK SKANDAL DP'DEN
Peki, yakın tarihimizde iktidarla medyanın para ilişkisi nasıldı? Üstü örtülü birtakım fonlardan, gazetecilere para kullandırılmış mıydı? Gazeteciler bunu alışkanlık haline getirmişler miydi?
'Örtülü ödenek'ten yapılan usulsüz harcamalarla ilgili ilk skandal Yassıada mahkemelerinde patlamıştı. 27 Mayıs yönetimi, Başbakan Adnan Menderes ve Başbakanlık Müsteşarı Ahmet Salih Korur başta olmak üzere Demokrat Parti yöneticileri hakkında dava açtı.
İşin tuhaf yanı Menderes ve Demokrat Partililer, kasaları gibi kullandıkları örtülü ödeneğin bir de kaydını tutmuşlar, 27 Mayıs sonrasında mahkeme heyetine adeta delil hazırlamışlardı. Oysa örtülü ödeneğin kayıt altına alınması zorunlu değildi. Örtülü ödenekten sorumlu olan isim ise Başbakanlık Müsteşarı Ahmet Salih Korur'du. Üstad-ı azam derecesine yükselmiş bir masondu. Mason locasına başkanlık eden Korur'un şahsi harcamaları da bu davayla ortaya çıkmıştı.
BELGE'YE 6 AYLIK EV KİRASI
Menderes, masajcısından oğullarının okul taksitine kadar hemen her kalem harcamayı örtülü ödenekten karşılıyordu. Ama en ilginci emlak vergisiydi. Emlak vergisi 1. taksiti örtülü ödenekten karşılanmıştı. Başbakanların namusuna emanet edilmiş bu paradan gazetecilere ödeme yapılmış mıydı? Peki kimlere? Kimler yoktu ki listede? Murat Belge'nin babası gazeteci Burhan Belge defalarca örtülü ödenekten para almıştı. Aslında defalarca demek yanlış olur. Çünkü Belge, neredeyse aylığa bağlanmıştı. 1953 yılında Burhan Belge'ye önce iki kere 350 liralık ödeme yapılmış ardından verilen bin 650 liranın karşısına ise ilginç bir not düşülmüştü. 'Burhan Belge'ye 6 aylık ev kirası.'
LİSTEDE KİMLER VARDI?
Örneğin 1953 yılında örtülü ödenekten gazetecilere yapılan ödemelere bir bakalım isterseniz.
Kenan Akmanlar'a İran seyahati için 1000 lira. Kimdi Kenan Akmanlar? Adnan Menderes'in halasının oğluydu. Küçük bir notu da ilave edelim. Akmanlar'ın eşi Lütfiye Hanım da Prof. Emre Kongar'ın halasıydı. Devam edelim. Selim Ragıp Emeç'e ve Mithat Perin'e yine 1000'er lira ödenmişti. Mithat Perin şu ünlü İstanbul Ekspres gazetesinin sahibi olan gazeteciydi.
6-7 Eylül olaylarını başlatan 'Atatürk'ün evine bomba atıldı' haberini yapan gazete. Selim Ragıp Emeç ise hem Demokrat Parti'nin kurucularındandı hem de Son Posta gazetesinin genel yayın yönetmeniydi. Aydın Emeç ise Hürriyet'in Ertuğrul Özkök'ten önceki genel yayın yönetmeni olan merhum Çetin Emeç'in de babasıydı.
SÜRPRİZ İSİM NADİR NADİ
Ahmet Emin Yalman, gazete satışından çok örtülü ödenekten gelir etmişti. Şaka bir yana Yalman neredeyse her ay örtülü ödenekten para aldı. 1953 yılından ayrılmadan devam edelim. Ünlü İran seyahati için ona da 1000 lira verildi. Ama sıkı durun... Asıl ilginç isim Cumhuriyet gazetesinin sahibi Nadir Nadi'ydi. Yazar Tayfun Er 'Yalıdakiler' kitabında Nadir Nadi'nin de örtülü ödenekten nasıl para aldığını anlatır. Rasih Nuri İleri'nin harika çalışması Örtülü Ödenek'te ise uzun uzun örtülü ödenekten usulsüz para alanların listesi verilir. Ama kitabın ilginç tarafı; arka kapakta Cumhuriyet yazarı Uğur Mumcu'nun yazdığı yazıdır. Mumcu şöyle diyor. 'Kitapta yer alan 'örtülü ödenek davası' kararına göre Adnan Menderes çocuklarının okul taksitlerinden 'Müslüman başbakan' olarak Eyüp Sultan'da kestirdiği kurbanlara kadar bir çok kişisel harcamaları örtülü ödenekten yapmaktadır. Örtülü ödenek 'besleme basın' yaratma amacıyla da kullanılmaktadır.' Basın şehidi Uğur Mumcu, ne yazık ki kitapta geçen listelere tam göz atmamıştı. Çünkü yazdığı gazetenin sahibi Nadir Nadi de örtülü ödenekten para alan gazetecilerden biriydi.
SEVGİLİSİNİN EŞİ BİLE ALMIŞ
Durun, gazetecilere devam edeceğim. Ama biraz daha sansasyonel bir konuya gireyim. Geçtiğimiz günlerde yaşamını yitiren Menderes'in sevgilisi Ayhan Aydan'ın da adı örtülü ödenek davasında çok geçmişti. Bebek davasının dışında örtülü ödenek davasına da dahil olmasının sebebi ona usulsüz para ödemeleri değildi. Bir de eşi Ferit Alnar'a yapılan ödemelerdi. Ünlü besteci ve Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası şefi Hasan Ferit Alnar hemen her yıl örtülü ödenekten yüklü miktarlarda para aldı. Hatta babası Ragıp Bey bile bu furyadan nasibini almıştı.
Gazetecilere devam edelim. Halil Lütfü Dördüncü. Ünlü Tan gazetesinin ortaklarından deneyimli gazeteci Dördüncü de örtülü gazetecilerdendi. Menderes'ten sadece 1953 yılında 5 bin 865 lira almıştı. Örnek olması için 1953 yılını seçtim. Yoksa adı geçenler, DP iktidarı boyunca hemen her yıl örtülü ödeneği yağmalamışlardı. ( 3 sene önce Selanik'te Atatürk'ün evindeki hatıra defterine AKP karşıtı sözler yazan ve Başbakan Erdoğan'ın yazdığı sayfayı yırttığı kişi Fethi Dördüncü, Halil Lütfü Bey'in manevi oğluydu. Ona soyadını vermişti.)
ÖZAL, EĞİTİM İÇİN İNGİLTERE'YE YOLLADI
Süleyman Demirel, Menderes'in başına gelenlerden ders almıştı. Örtülü ödenek işlerine dikkat etti. Turgut Özal, halterci Naim Süleymanoğlu'nun Bulgaristan'dan kaçırılması için 1 milyon doların örtülü ödenekten verildiğini açıkladı. Daha sonra ise bunun 1 milyon 800 bin dolar olduğunu söyledi. Özal, örtülü ödeneği gazeteciler için de kullandı. Bir grup gazeteciyi eğitim için İngiltere'ye yolladı. Örtülü ödenekten karşılanan bu programa katılanlar kimlerdi? Hulki Cevizoğlu, Can Dündar, Derya Sazak, Lale Sarıibrahim, Belgin Akaltan, Berrin Tuncel ve Deniz Dülgerler 'Basın Bursu'yla Londra'ya giden gazetecilerdi. Hulki Cevizoğlu şimdi piyasada bulunmayan kitabı 'Misyon'da bu geziyi ve misyonlarını anlatır.
Tansu Çiller ise örtülü ödeneği eline yüzüne bulaştıran bir siyasetçiydi. Gazetecilerle ilişkisi pek açığa çıkmadı ama dolandırıcı Selçuk Parsadan'a kaptırdığı paradan tutun da, gece yarısı banka açtırıp Abdullah Öcalan'ın kellesini getireceği söylenen Abdullah Çatlı'ya verildiği söylenen (!) 500 milyar liraya kadar her türlü pis koku Çiller zamanında örtülü
ödenekten geldi. Evet, örtülü ödenek, başbakanların namusuna emanet edilmiş paralardır. Gazeteciler ise ahlaki değerleri en yüksek meslek grubu olarak kabul edilir... Yorum sizin...
GÜRKAN HACIR/AKŞAM