HANGİ GAZETECİ AÇLIK GREVİNDE 14 KİLO VERDİ? (MEDYARADAR/ÖZEL)
TGC yönetim kurulu üyesi Recep Yaşar RS FM'de yayınlanan Atilla Güner'le Akşam Postası programına konuk oldu.
Suriye’de tutuklu bulunan gazeteci Cüneyt Ünal’ı Türkiye’ye getiren
heyette bulunan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Yönetim Kurulu
Üyesi Recep Yaşar ve Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS)
Başkanı Ercan İpekçi’nin Suriye’den sonraki durağı Diyarbakır
oldu. Amaç Diyarbakır Cezaevi’nde tutuklu olan gazeteci Tayip
Temel’i ziyaret etmekti. Ancak 68. Günde sonlandırılan açlık
grevindeki tutuklular arasında yer alan DİHA editörü Tayip
Temel, Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne
kaldırılmış tedavisine orda devam ediliyordu. Yaşar ve İpekçi,
hastaneye giderek Temel’le görüştü.
RS FM’de yayınlanan ‘Atilla Güner’le Akşam
Postası’ programına telefonla bağlanan Recep Yaşar
görüşmenin detaylarını ve Temelin sağlık durumu hakkında bilgi
verdi.
Recep Yaşar: Biz bugün ilkönce Diyarbakır
cezaevine gittik. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin daha öncede
planladığı cezaevindeki gazetecileri ziyaret etme çalışmaları
vardı. Bu hafta için bize izin verilmişti. Tayyip Temel’i ziyaret
etmek üzere planlama yapmıştık. Tayyip Temel de açlık grevinde
bulunan gazetecilerden biriydi. Biz öncelikle sabah hapishaneye
gittik. Gerçi onun da hastaneye kaldırılmış olabileceği
olasılığının da farkındaydık ama yine de durumu netleştirme adına
öncelikle cezaevine gittik. Cezaevinden kendisinin hastanede
olduğunu öğrendik. Onun üzerine biz Diyarbakır Eğitim ve Araştırma
Hastanesine gittik. Cemiyetimizin üyesi aynı zamanda Türkiye
Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Ercan İpekçi’yle beraber
kendisini hastanede ziyaret ettik. O imkân tanındı bizlere, zaten
Adalet Bakanlığı’ndan aldığımız yazılı bir izin vardı.
Atilla Güner: Tayyip Temel’in durumu nasıldı?
Recep Yaşar: Genel durum şöyle özetleyim;
hastanenin 10. katı tamamen açlık grevine katılmış tutuklu ve
hükümlülere ayrılmış durumda, o katta başka bir hasta yok.
Her odada ortalama 2 hasta yer alıyordu. Çok geniş bir güvenlik
önlemi vardı. Hem polis hem jandarmanın aldığı geniş bir güvenlik
önlemi vardı açıkçası. Temel’in yanında da başka bir tutuklu hasta
vardı. Genel durumu çok iyiydi, öncelikle bunu belirtmekte fayda
var. Konuşabiliyordu, zayıflamıştı, 74 kilodan 60 kiloya indiğini
söyledi.
Atilla Güner: 14 kilo vermiş.
Recep Yaşar: 14 kiloluk bir zayıflama vardı. Bu
süreçte 12 Eylül’de açlık grevine başlayan ekibin içindeydi. Ne
yaptınız? Nasıl geçti? Nasıl bir beslenme modeli diye sorduğumuzda
da daha ağırlıklı tuz, şeker, meyve suyu ama mümkün mertebe bol
sıvı, günde 3 litrelik bir sıvı tüketerek eylemi devam ettirmişler.
Onun dışında herhangi bir destek olmamış. B vitamini ağırlıklı bir
destekte olmuş. Sürecin sonuna geldiğinde “peki ne için bu eylem?”
diye sorduk. Çünkü sonuçta insan hayatı üzerine odaklanmış bir
eylemdi. Aldığımız yanıt ilginçti. “Ülkemizde insan ölümleri çok
fazla, bu kadar insan ölümünün gerçekleştiği bir toplumda bir
kişinin ölümü eğer duyarlılık yaratacaksa bireysel hayatımız o
kadar önemli değil” dediler.
MEDYARADAR/ÖZEL