Hande Fırat ABD'de 15 Temmuz gecesini anlattı

New York'ta, Türk İşkadınları Derneği (TİKAD) tarafından düzenlenen 'Büyüyen Türkiye, Gelişen Demokrasi' konulu panelde bir konuşma yapan Fırat, 'Biz Mısır değildik, değiliz. Biz Suriye değildik, değiliz. Dolayısı ile darbe girişimi olabileceğini düşünmedik' dedi.

İlerleyen saatlerde bunun bir darbe kalkışması olduğunun anlaşıldığını belirten Fırat, 'Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanını, patronum Aydın Bey'i aradım. Dedim ki, Aydın Bey böyle bir durum var Emir komuta zinciri dışında bir darbe kalkışmasından bahsediliyor...' Aydın Doğan'ın, 'Kızım, ne olursa olsun demokrasinin yanında kalın. Ülke bu tip işlerden çok çekti, demokrasinin içinde yer alın' dediğini aktaran Hande Fırat, darbecilerin sivil halkın üzerine ateş açtığı anlarda yaşadığı deneyimleri de aktardı.

Fırat şunları söyledi: 'Açıkça söyleyeyim, ben korktum, memleketim için korktum, hayatlarımız için korktum. Okumuş insanlar olarak, bir terör örgütü olmasa bile darbelerin memleketleri ne getirdiğini bildiğim için korktum. Yarınlar için korktum, sabah olamayacak diye korktum.'

"HEM DARBE GİRİŞİMİ, HEM TERÖR HAREKETİ"

Zaman ilerledikçe 15 Temmuz gecesi yaşananların tek başına bir darbe girişimi olmadığının, aynı zamanda bir terör hareketi de olduğunun ortaya çıktığını anlatan Fırat, 'Çünkü dünyanın hiçbir yerinde, insanlar kendi insanlarını bombalamazlar, bu şekilde, savaş uçaklarıyla. İzli mermilerle ateş açmazlar, tanklarla üzerine çıkmazlar' diye konuştu.

O an için, 'hayatımız, memleketimiz, çocuklarımız ellerimizden gidiyor' diye düşündüğünü anlatan Fırat, yoğun iş gündemi arasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a nasıl ulaştığına ilişkin bilgileri de paylaştı.

Erdoğan ile yaptığı canlı Facetime bağlantısının, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Özel Kalem Müdürü'ne ulaşmasından sonra gerçekleştiğini anlatan Fırat, 'O gece Başbakan konuştu ama Cumhurbaşkanı ne diyecek? Nerede? Ne yapıyor? Tüm Türkiye onu merak ediyor. Başlı başına büyük haber. Özel Kalem Müdürü'nden aldığım bilgileri, iyi olduğunu ekrana taşımaya devam ettim' diye konuştu.

Aradan bir süre geçmesine karşın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın o gece hala açıklama yapmamış olmadığını anımsatan Hande Fırat, 15 Temmuz gecesi yaşadıklarına ilişkin şöyle konuştu. 'Türkiye'de olağanüstü bir geceden geçiliyor. Biz Marmaris'e canlı yayın aracı bile gönderemiyoruz. Yollar askerler tarafından tutulmuş. Cumhurbaşkanı açıklama yapmayınca, Özel Kalem Müdürü'nü tekrar aradım. 'Cumhurbaşkanı konuşacak ama teknik sorunlar oldu' dedi. Oysa Cumhurbaşkanı'nın tek başına görüntüsü bile o gecenin son dakika haberiydi'

Yurtdışına ya da Ankara dışına çıktığı zamanlarda, 11 yaşındaki kızı ile Facetime üzerinden konuştuğunu anlatan Fırat, 'Aklıma tek bu geldi, Facetime ile bağlanalım dedim. Beyefendiye sormam lazım dediler, kısa süre sonra yayın masasında otururken telefonum çaldı. Özel Kalem Müdürü önde, Cumhurbaşkanı arkasındaydı' dedi. Daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Facetime üzerinden canlı mesajlarını aktardığını anlatan Hande Fırat, '15 Temmuz'u gerçekten unutmamak gerekiyor. Sayın Cumhurbaşkanının verdiği mesajlardan sonra, Türk milleti sokaklara daha yoğun çıktı. İnanamayacağınız görüntüler vardı. Sağcısı, solcusu, genci, yaşlısı, meyhaneden çıkmış olanlar da dahil olmak üzere hepsi sokaklardaydı.Tankları durdurmaya kalktılar, askerleri engellemeye çalıştılar' diye konuştu.

Darbecilerin o gece Türkiye'ye yaşattıkları terör olaylarını örneklerle sıralayan Fırat, FETÖ terör örgütünün işleyiş yöntemine ilişkin bilgileri de paylaştıktan sonra, 'Biz Türkiye olarak, Türkiye Cumhuriyeti'nin vatandaşları olarak demokrasimizi savunduk, demokrasimize sahip çıktık. Bizler bu örgüte karşı 170 ülkeyi dost olarak uyarıyoruz. Lütfen bizlerin yaşadığını yaşamayın, siz de şimdiden Fethullah Gülen terör örgütüne karşı tedbir alın. Bizler, Türkiye olarak bu haklı mücadelemizde ülkemizin yanında olunmasını istiyoruz. Tek amacımız, çocuklarımıza daha güçlü bir demokrasi bırakmak. Bizler çağdaş, demokratik, ve ülkesini, milletini seven insanlarız' diye konuştu.

Hürriyet Gazetesi Yazarı Fikret Bila da paneldeki konuşmasında, Türkiye'nin daha önce yaşadığı darbeler sırasında, TBMM'nin, Cumhurbaşkanlığı'nın, emniyet müdürlüklerinin kendi uçaklarımız tarafından bombalanmadığını, askerlerin sivil halkın üzerine ateş açmadığını, bomba yağdırmadığını anlattı. Bila, bütün bunlara karşın 15 Temmuz darbe girişiminin çok tarihi bir özelliği olduğunu belirterek, 'O da halkımızın gösterdiği dirençtir. 50 yıl sonra ilk kez ordu içerisinde hiyerarşi dışı örgütlenmiş bir cunta tarafından gerçekleştirilmiş bir darbe girişimi olması da bir özelliğidir. Başka bir özelliği de 15 Temmuza kadar yapılan bütün darbeler ve darbe girişimleri, laikliği korumak, Kemalizmi korumak gibi gerekçelerle ordu tarafından gerçekleştirilmiştir. İlk kez 15 Temmuz'da laik rejimi ortadan kaldırmak üzere, demokrasiyi ortadan kaldırmak üzere bir darbe girişiminde bulunulmuştur' dedi.